Kayseri Havalimanı’ndan şoför olarak çalışan K.Ö.’nün başına 9 Eylül 2020 sabahı ‘torpil kuşu’ kondu. Hiçbir eğitimi, tecrübesi ve yeterliliği olmadığı halde Malatya Havalimanı’na müdür yardımcısı olarak atandı.
K.Ö., bu makamda ancak iki gün kaldı.
Malatya’ya gitmedi bile.
Ve 11 Eylül’de, eski görev yeri olan Kayseri Havalimanına şef sıfatıyla döndü.
K.Ö.’nün iki günlük terfi macerası sizin de başınızı döndürmüş olmalı diye düşünüyorum. K.Ö., Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nde (DHMİ) iki yıldır yasanın etrafından dolanarak, kayrıldığı iddia edilen 250 çalışandan biri.
K.Ö. ve diğer torpilli yandaşlar ilk önce DHMİ'nin takdiriyle havalimanı müdür yardımcısı yapılıyor. Bir iki gün sonra, liyakat ve görevde yükselme sınavıyla gelebilecekleri kadrolara, sanki müdür yardımcılığından bir alt göreve getirilmişler gibi yukarıdan aşağıya atanıyorlar.
DHMİ yasayı istismar ediyor
DHMİ Genel Müdürlüğü, kurumda kadrolaşmak amacıyla Personel Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği’ndeki boşluğu istismar ediyor.
Yönetmeliğe göre, havalimanı müdürü ve müdür yardımcılığı pozisyonları görevde yükselme sınavına tabi değil.
Müdür yardımcılığı için kriter belirlenmemiş.
İdarenin takdirine bırakılmış.
“Gayret ve çalışmaları ile emsallerine göre başarılı görev yapanlar arasından” seçileceği vurgulanıyor.
Torpilli yandaşlar bu yöntemle ilk önce havalimanlarına müdür yardımcısı yapılıyor. Ardından ikinci ve asıl işlem gerçekleştiriliyor.
Sanki daha alt bir makama getirilmiş gibi, sınav ve yeterlilikle gelinebilecek şef, baş mühendis, teknik şef ve şube müdürü görevlerine atanıyorlar.
Neye göre?
Devlet Memurları Kanunu’nun 68. maddesine göre!
Çünkü bu maddede “Kamu kurum ve kuruluşlarında daha önce bulunulan görevler ile bu görevlerle aynı düzeyde olan görevlere veya alt görevlere sınava tabi tutulmadan atama yapılabilir” deniyor.
Yargı torpili iptal etti
Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) Havacılık Şubesi Hukuk Sekreteri Osman Karaman, 25 atamayı yargıya taşıdı.
Bunlardan biri de K.Ö.’nün şoförlükten müdür yardımcılığına, iki gün sonra şefliğe atanmasına ilişkindi.
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesi, 26 Ekim’de Karaman’ı haklı buldu.
Karardan:
“Şoför kadrosunda görev yapan kişinin önce görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavına tabi olmayan havalimanı yardımcısı kadrosuna atandığı, bu kişinin görevi yürütmeden üç gün sonra görevde yükselme sınavına tabi olan şef kadrosuna atandığı, başka kişiler için de aynı işlemlerin yapıldığı, kurumda görevden yükselme sınavını bekleyen ve sınava hazırlanan kişilerin olacağı dikkate alındığında işlemde kamu yararına, hizmet gereklerine ve hukuka uyarlık bulunmamıştır”
Açıkça adaletsizlik!
DHMİ İnsan Kaynakları Daire Başkanlığı’nda uzmanlık yapan N.A. da 13 Mart 2020’de Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’na daire başkan yardımcısı sıfatıyla getirildi.
Dört gün sonra bu görevden alındı. Türkiye Hava Trafik Kontrol Merkezi Başmüdürlüğü’ne şube müdürü olarak atandı.
En az dört yıllık üniversite mezunu olma, hava trafik başkontrolörü, hava trafik kontrolörü, AIM şefi olarak en az iki yıl çalışma şartlarını sağlamadan ve görevde yükselme/unvan değişikliği sınavlarına girmeden bu makama ‘hak’ kazandı.
Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi’nde açılan dava 20 Mayıs’ta karara bağlandı ve torpilli atama iptal edildi.
Kararda, “Dürüstlük kuralının hukukun her alanında daima dikkate alınması gerektiği” kaydedilerek, şöyle denildi:
“N.A.’nın şube müdürü olarak atanmasındaki sürecin liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde olduğundan bahsetmenin mümkün olmadığı ve açıkça adaletsizlik oluşturduğu…”
Kamu Etik Kurulu kınadı
BTS Hukuk Sekreteri Osman Karaman, DHMİ Genel Müdürü Keskin’i Kamu Etik Kurulu’na şikayet etti. Ve kurul 29 Temmuz 2021’de Keskin’in etik dışı hareket ettiğini saptadı.
Kararda, “Kurumsal düzeyde etik dışı bir uygulamanın olduğu görülmektedir” denildi.
Karardan:
“Takdir yetkisinin amacı dışında kullanılması ile bazı çalışanların sınavla gelebilecekleri görevlere yasal zorunluluklar aşılarak getirilmesine ve bu suretle kayırmacılığa yol açmaktadır”
Keskin, sanmayın ki el çektirildi.
Hatta bu kayırmacılığa savaş açan Osman Karaman’ı Hakkari Havalimanı’na sürdü. Sürgün kararı sendikanın itirazı sonucunda iptal edildi.
Fakat bozuk düzen…
Torpilli yandaşların kayrılması…
Kamunun zarara uğratılması devam ediyor.
En az 250 torpilli yandaş hak etmedikleri ve layık olmadıkları görevlere getirilirken, bir o kadar çalışan da kızağa çekildi.
İddiaya göre torpilliler hak etmedikleri halde, kızağa çekilenlerin çoğu ise işe gitmeden maaş alıyor.