Erdoğan’ın Millet İttifakı ile seçim yarışına girmeyeceği belli oldu. Çünkü başa çıkamıyor. Boksör gibi düşünün rakibine sağdan vuruyor olmuyor, soldan vuruyor olmuyor. Karnına çalışıyor olmuyor, çeneyi deniyor tutmuyor.
Olmuyor, olmuyor, olmuyor…
Ne yapmak lazım?
Federasyon heyetini siz belirlediyseniz, hakem de sizinle ise tek ve son çare ce kolay hamle oyun kuralarını değiştirmektir.
AKP Genel Başkanı’nın yapmak istediği bu. Millet İttifakı’ndan korktuğu belli. Çünkü oyunu istediği gibi kuramıyor, istediği kutuplaşmayı yaratamıyor.
Karşısında geniş bir yelpaze var, sosyal demokrat kanatta CHP, mütedeyyin kanatta Saadet Partisi, ortalarında milliyetçi, muhafazakar kesimi temsil eden İYİ Parti, ara kulvara girmeye aday AKP’den kopan DEVA ve Gelecek Partisi, dışarıdan destek veren HDP…
Hangi birine vurarak bu kaleyi yıkabilirsiniz ki!..
Gedik açsanız bile yıkmak imkansız… Partilerin anketlerde oy oranlarını yan yana koyup hesap yapmanız sizi sonuca götürmez.
Onların yarattığı sinerjiyi düşünün, onların toplumda yarattığı enerjiyi düşünün…
O enerji ile baş etmek zor.
Erdoğan yılların kurdu, yılların siyasetçisi, bu ittifakla baş edemeyeceğini anladı, çözümün ittifakı dağıtmaktan geçtiğine inandı.
Seçim barajının yüzde 7’ye ineceğini açıkladılar ya bu birinci hamle. İkinci hamle ittifak yasağı olacak.
Partiler ittifak yaparak seçime giremez diyecekler.
Her koyun kendi bacağından asılmalı diyecekler.
Çıkın meydana boyunuzu posunuzu görelim diyecekler.
Geçmişte söylediklerini inkar etmemek adına, tükürdüklerini yalamamak için Meclis seçiminde ittifakı kaldırıyoruz, yürütmenin ve devletin başı seçimi için şartları yerine getiren herkes aday olabilir, istiyeh istediğini destekleyebilir bunda bir sıkıntı yok diyecekler.
Durun bir dakika!..
Aday çıkarmayan parti başka partinin adayını desteleme açıklaması yapamaz, başka adayın seçim kampanyasını destekleyemez kanunu da çıkartırlar mı?
Yaparlar mı yaparlar?
MHP ne yapar o zaman!..
Siyaset mühendisleri Saray’da harıl harıl çalışıyordur!..
Şurası belli… Karar ne olursa olsun, iktidar yanlısı yazarlar da bu kararı şiddetle alkışlayacak.
İttifak sistemini koalisyonlar kalkıyor Türkiye kurtuluyor diye alkışlamışlardı ya. İttifakın kaldırılmasını da aynı coşkuyla alkışlayacaklar.
Elleri mahkum!
Soru şu; Erdoğan’ın ittifakla seçime girilmesini kaldırmasındaki amaç ne olabilir?
BİR: barajı geçemeyeceğine inandığı partileri devre dışı bırakmak.
İKİ: beş/altı partinin birleşmesiyle oluşacak sinerjinin önüne geçmek.
Bunu sağladıktan sonra kendine küsen muhafazakar/mütedeyyin kesimi yanına çekmek için çeşitli hamleler yapacak.
İlk hamlesini yaptı bile. İktidar mensupları Anadolu’da, Karadeniz’de, muhafazakar bölgelere şu propagandayı yapıyor: AKP kaybederse azgın azınlık, laik kesim, Kemalistler sizden intikam alır.
Ne yaparlar?
İmam Hatipleri kapatırlar, başörtünüzü çıkartırlar, dininizi dilediğiniz gibi yaşamanıza izin vermezler.
Bu kara propaganda tutar mı?
Belli bölgelerde evet.
Bunca yıkıma, bunca kötü yönetime, ekonomideki bunca tahribata, bunca işsizliğe, bunca yoksulluğa, bunca çaresizliğe rağmen iktidar partisinin hala yüzde 30 bandında kalmasının sebebi bu.
Kampanyanın ana başlığı belli: Gelecekler ‘dinsizler’ ülkesi yapacaklar, intikam alacaklar!..
Karşılarında Millet İttifakı olduğu sürece bu propagandayı yapmaları zor, hatta imkansız…
Çünkü; Saadet Partisi için mi söyleyecekler, içlerinden kopan Gelecek Partisi için mi, DEVA için mi?
Bu sebeple Millet İttifakı’nı dağıtmak zorundalar.
Siyasi mühendislikle, siyasi hamlelerle, siyasi vaatlerle dağıtamadılar, yasal olarak dağıtacaklar.
İttifak kurmayı yasaklayacaklar.
Saray’ın Millet İttifakı’nı dağıtma planı
Erdoğan’ın Millet İttifakı ile seçim yarışına girmeyeceği belli oldu. Çünkü başa çıkamıyor. Boksör gibi düşünün rakibine sağdan...