Reis Kovid olduysa biz de olalım yarışı başlar mı?

Gazeteci Mehmet Tezkan, iktidara yakın gazetelerin yaptığı haber ile halkın yaşadığı gerçeğin tezatlığını halktv.com.tr'deki köşesinde değerlendirdi. İşte Tezkan'ın "Reis Kovid olduysa biz de olalım yarışı başlar mı?" başlıklı yazısı...

Nedense genellikle iktidara yakın duran yazar/çizerler halka sorunca…

Halk…

Seçim meçim istemeyiz.

Seçim zamanı değil, siyaset zamanı değil.

Ekonomiyi toparlama zamanı. Elektrik ve doğalgaz faturalarıyla baş etme zamanı.

İşsizlikle mücadele zamanı.

Diyormuş!..

Halk böyle söylemiyor tabi gazeteci böyle yazıyor. Hayat pahalılığıyla kim son verecek?

Bu iktidar mı?

Hep söylüyorum müsebbibi kendisi!

Dün akşam motorine 80 kuruş daha zam geldi. Bu akşam da benzine 90 kuruş zam gelecekmiş. Benzin bayileri fiyat değiştirmekten yoruldu. Motorine son zam geçen hafta yapılmıştı. Her hafta zam yapan hükümet enflasyonu nasıl dizginler ki…

Motorine bir yılda yüzde 134 zam yapıldı. Geçen yıl bu zamanlar 6 lira 59 kuruş olan motorin 15 lira 50 kuruş oldu.

İnsaf…

AKP Genel Başkan Vekili Kurtulmuş ‘sanki bu gelişmeleri muhalefet görüyor da biz görmüyoruz algısı çok haksız’ diye sitem etmiş.

Memleketin durumunu görüyorsanız neden seyrediyorsunuz?

Numan Bey son model Mercedes araba ile dolaşıyor. Deposunu kendi doldurmadığı için akaryakıt fiyatlarının nasıl can yaktığını bilmiyor.

Erdoğan da öyle…

Tarım Bakanı da, ulaştırma Bakanı da, Maliye Bakanı da öteki bakanlar da.. Halktan kopmak böyle bir şey. Elini cüzdanına atmazsan hayatın ne kadar ağır olduğunu anlayamazsın.

Göstermelik değil, gerçekten alışveriş yapmak için markete gireceksin. Aracının deposunu dolduracaksın, elektrik faturanı ödeyeceksin ki halkın çilesini gör. Halkın derdini anla.

Bunları yapmazsan hayatın nefes bile alınamayacak hale geldiğini muhalefetin algısı zannedersin!

Dün de değindim ülke Saray’dan yönetilmez. Yönetilemiyor işte…

Erdoğan bütün yetkileri kendinde topladı, tek kişilik hükümet oldu ama sorumluluk almadı. Anayasa ile kendini güvenceye aldı. Hesap sorulmaz yaptı.

Bu rahatlık onu halktan kopardı. O halktan kopunca çevresi de koptu.

Efendim durum sizin bildiğiniz gibi değil, halkın hali perişan diyen fırçayı yiyor olmalı ki, Saray’a bilgi akış kesildi. Anlaşılan o ki; kimse çıkıp gerçek fikrini söylemiyor.

(Hatırlatırım. Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu geçen yaz Erdoğan ile görüşmüştü. Erdoğan’ın halk hayatından memnun, esnaf çok mutlu, sıkıntı olduğu muhalefetin abartması dediğini aktarmıştı. )

Numan bey; ‘ağır fatura oldu, bunun farkındayız ama zorunluluktan aldığımız bir durumdu’ demiş..

Zorunluluğu yaratan kendileri.

Döviz kurunu patlatan kendileri.

Biri çıkıp ‘sayın Cumhurbaşkanı bu yaptığınız çok yanlış, ekonomi raydan çıkar, enflasyonla baş edemeyiz, yapmayın etmeyin’ dedi mi?

Hayır… Kapalı kapılar arkasında dedilerse bile ülke yangın yerine dönerken tavır koymadılar ağızlarını açmadılar.

Aralık ayının on dördünde. Dolar on üç liraları görmüşken Merkez Bankası hala faiz indirdi. Dolar on sekiz liraya çıktı.

Bir AKP yöneticisi, bir bakan ağzını açmadı. Faiz indirimine karşı olan Maliye Bakanı Lütfü Elvan sesiz sedasız gitmeyi kabul etti ama gıkı çıkmadı.

Sorsan hepsi ülkeyi düşünüyor.

Sorsan hepsi ülkenin menfaatini kendi menfaatlerinin üzerinde tutuyorlar.

AKP’yi destekleyen gazeteciler, yazarlar, çizerler kalem oynatmadı. Akademisyen geçinenler ağzını açmadı.

Tam tersi, Çin modeline geçtik diye alkış yağmuruna başladılar. Çin modeli tutmayınca Türk modeline geçtik sonunda ekonomik bağımsızlığımızı ilan ettik diye nutuk attılar.

Türk lirasını dolara vidalamak mı bağımsızlık?

Mazotu 15 liraya satmak mı bağımsızlık?

Yüksek kur nedeniyle Edirne’nin ötesine geçememek mi bağımsızlık?

Elektriğe yüzde yüzün üzerinde zam yaparak halkı perişan etmek mi bağımsızlık?

Halktan kopan Saray’da yaşayan bir iktidar var. Geçinemiyoruz diyene polis gönderen bir yönetim var.

Türkiye’nin meselesi bu.

Çözüm? Hep söylüyorum seçim. Seçim zamanı değil, enflasyonla mücadele zamanı diyenlere aldırmayın. Seçim olmadan enflasyonla mücadele olmaz.

Seçim olursa belki Erdoğan ve çevresi halkı hatırlar.

Bu arada Sabah Gazetesi Başyazarına göre, Erdoğan’ın Omicron virüsü kaparak halkı ile aynı kadere paylaşması kuşaklar boyu anlatılacakmış!

Erdoğan’ın Kovid olması halka indiğinin, halkla iç içe olduğunun ispatıymış.

AKP’de ben de Omicron oldum ben de halkın hastalığına tutuldum yarışı başlarsa şaşırmam…

Reis olduysa biz de olalım!

Türkiye Haberleri