Yalova’da, üç polisi şehit edip ölü ele geçirilen IŞİD - Horasan üyesi altı teröristen ikisinin kimliği ilk andan beri biliniyor.
Bu kişiler Zafer Umutlu ve Haşem Sordabak.
Gel gör ki, saldırının üzerinden iki gün geçtiği halde diğer dört teröristin kimliği hala açıklanmadı.
Ancak kimlikleri belli…
Güvenlik kaynaklarından öğrendiğim kadarıyla bu teröristlerin isimleri şu şekilde: Musa, Mehmet Cami ve Lütfi Sordabak kardeşler ile İbrahim Yaman.
Aileyi IŞİD’e sürükledi
Dünkü yazımda Zafer Umutlu ve Haşem Sordabak’tan ayrıntılı şekilde söz etmiştim.
Bugün diğer teröristleri tanıyalım.
Çatışmada dört üyesi öldürülen Sordabak Ailesi’nin nasıl ve ne şekilde radikalleştiğini anlayalım.
Aile Bitlis Güroymaklı.
Yalova’ya göçüp tersanelerde ve inşaatlarda işe girmişler.
Musa Sordabak, ailede selefiliğe meyleden ilk kişi.
1996 doğumlu.
‘Ahlak Sünnet Dergisi’ temsilciliğinde cuma namazını kıldıran ve hutbeyi veren O idi.
Dernek kapatılınca ‘Sünnet-i Yaşam Dergisi’ altında bir mescit açmak için başvurdu ancak gerekli izinleri alamadı.
Sonradan İstikamet Kitabevi’ni kurdular.
Musa Sordabak, babası Maşallah ile kardeşleri Mehmet Şerif, Mehmet Cami, Lütfi, Haşem, Caner ve Abdulcabbar’ı peşinden sürükledi.
Aile bölündü
Babası Maşallah Sordabak anlatıyor:
“Musa’nın Yalova’ya geldikten sonra bu derneğe gidip gelmeye başladığını öğrendim. Birgün onunla gittik, namaz kıldık, Kuran okuduk. Gözlemlediklerimi Musa’ya da anlattım. Oradakilerin tekin insanlar olmadıklarını, IŞİD olduğunu söyledim. IŞİD ile alakaları olmadığını söyledi. Konuşmalarının ve düşüncelerinin gün geçtikçe IŞİD’e kaydığını hissettim. Zaten sonradan ‘IŞİD’li olmayan kafirdir, başının kesilmesi vaciptir’ diye konuşup bizi tehdit etti.”
Önce babası Maşallah geri durdu.
Sonra da kardeşlerden Mehmet Şerif, Caner ve Abdulcabbar …
Fakat Musa, Mehmet Cami, Haşem ve Lütfi dernekten ayrılmadı, hatta daha da radikalleştiler.
Kız kardeşleri Nebahat Sordabak ve Sebahat Çokişler’i de ikna ettiler. Lütfi’nin eşi Nihal ve Mehmet Cami’nin eşi Filiz, örgütün içindeydi.
Babalarını “Sen kafirsin, nikahın düştü” diyerek, annelerinden ayırmak istediler.
Babalarına ve kardeşlerine ateş ettiler.
Eniştelerini tekfir ederek, ablalarından ayırdılar.
Selamı sohbeti kestiler.
Birbirlerine selam vermez oldular.
Cihat göçünün önünü kestiler
Yalova hücresinin devlet tarafından ilk fark edilişi 2024 yılında oldu.
Terörle Mücadele Dairesi, 1 Ekim 2024’te Zafer Umutlu, Lütfi Sordabak, Haşem Sordabak ve Mehmet Cami Sordabak ile Bayram Kalkan’ın Afganistan/Pakistan çatışma bölgesine gidip IŞİD’in sözde Horasan Vilayeti saflarına katılmak üzere legal/illegal yollardan gitme arayışında olabilecekleri” yönünde bilgi elde etti. Bu çerçevede Lütfi Sordabak, Umutlu, Kalkan ve Görmez’in telefonları dinlendi.
Lütfi, Haşem ve Mehmet Cami Sordabak’ın yanı sıra Görmez, Umutlu ve Kalkan’a 8 Ekim 2024’te yurtdışına çıkış yasağı kondu.
Bir gün sonra, 9 Ekim’de, babaları ve kardeşlerine saldırıp ateş eden Mehmet Cami ve Haşem Sordabak tutuklandı.
Sordabak’lardan Musa, Lütfi, Haşem, Mehmet Cami ve Filiz’in yer aldığı 18 sanık hakkında yasadışı örgüt üyeliği iddiasıyla 6 Şubat 2025’te iddianame düzenlendi.
Askeri kamuflajlar bulundu
İddianameye göre…
Musa Sordabak’ın evinde askeri kıyafetler bulundu.
Bu eşyalar şunlar: İki askeri kamuflaj pantolon, bir askeri kamuflaj gömlek, bir askeri kamuflaj mont, bir takım askeri tören elbisesi, iki askeri kep, bir askeri tören şapkası, bir askeri kravat, bir askeri silah kılıfı.
Sordabak, susma hakkını kullandı.
Hakimlikte, sakallarını kesmesi için babası tarafından kendilerine baskı yapıldığını ileri sürdü. “El-Kaide, DEAŞ, IŞİD, hiçbir örgüte üye değilim, hepsi terör örgütüdür, Türkiye'nin Dar’ul Harp olup olmadığı hususunda söyleyeceğim bir husus yoktur, bunu ancak bir din alimi söyleyebilir” dedi.
Sordabak, tutuksuz yargılandı.
Siyer Defteri’deki notlar
Lütfi Sordabak, 2000 doğumlu.
IŞİD’le irtibatının olmadığını savundu.
Ailesinin Lütfi’ye “Bizim eşlerimiz ile beraber cihada girmemiz lazım, İŞİD’e katılmalıyız” dediği iddia ediliyor.
Lütfi’nin “IŞID’in gerçek Müslüman olduğunu, yeni bir İslam devleti kuracakları ve sonuna kadar onlarla birlikte olacaklarını” duyurmak istedi.
Türkiye Cumhuriyeti’ni tağut olarak görüp görmediği sorusuna “Bilmiyorum” diye yanıt verdi.
Evinde ‘Siyer Notları’ adlı not defteri bulundu.
Notlarda şunlar yazıyor:
“Cemaatin sağlam bir çekirdek yapısının olması, davaya giren kişilerin hem kendilerini hem de birbirlerini gizlemeleri, toplantı merkezlerinin gizli olması, dava liderinin şehadet ve zafer gününe erleri hazırlaması, eğitim ve kadrolaşma için seçilen merkezin gizliliğe elverişli olması, cemaatin elektronik cihazları asla tanımadığı ve güvenmediği kimselere yaptırmaması gerektiği, yeni tanıştıkları birini cemaatin organizasyonlarına çağrılmaması, rutin olarak gittikleri yerlere aynı güzergâhtan gitmemeleri ve farklı güzergâhlar kullanmaları, güvenli evi ve içindekileri tehlikeye sokmamak için ortalık sakinleştikten sonra güvenilir biriyle irtibata geçilmesi, dava adamlarının bir görevden önce mutlaka görev sonrası toplanacağı bir mekân belirlemesi, not ile haberleşmede yazılı notun yabancı birinin eline geçme ihtimaline karşı sadece dava adamının anlayacağı şekilde şifrelenmesi…”
Mehmet Cami Sordabak, 1993 doğumlu.
Babasına ve kardeşlerine saldırarak ateş ettiği için tutuklandı.
İki kızını okula göndermiyor.
Gerekçesi şöyle:
“Çünkü okullarda hijyen sıkıntısı vardır. Çocuklarımın hasta olmasından korkuyorum. Çocuklarımın eğitimini eşimle birlikte ben veriyorum. Çocuklarımın ikiside okuma yazma biliyor.”
Sordabak’ın “Yeryüzünde bir tane hak yol var ise bu IŞİD’tir. Hepimiz gidip ona katılıp cihat etmeliyiz. IŞID’in gerçek Müslüman. Yeni bir islam devleti kuracağız ve sonuna kadar onlarla birlikte olacağız” dediği ifade ediliyor.
Sordabak, 14 Ekim 2023’te tutuklandı.
O ve arkadaşı Haşem, 21 Ekim’de tahliye edildi.
Tüm sanıklar yönünden yasadışı örgüt üyeliği suçundan beraate hükmedildi.
Allaha küfredenler öldürülecektir
IŞİD - Horasan’ın silahlı kanat liderliğini Mart 2023’te Amer Onay ile Gürcistan’a kaçan Harun Usta yapıyor.
‘Adana / Kiremithane Grubu’ndan ayrılan ve şehirde faaliyete gösteren Şeyhmus Doster liderliğinde Şura Kitabevi ve
Şura Kitabevi’nde 11 Mart 2023’te toplantı yapıldı.
Katılımcılar arasında Ankara’da faaliyet gösteren, Ahmet Doğan’ın grubu da vardı.
Şuracılar tarafından Allah’a küfrededenlere yönelik olarak güç durumuna göre müdahale edilmesi, silah ve silahlarda kullanılmak üzere susturucu temin etti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gerçekleştirilen 5 Mayıs 2023 tarihindeki operasyonda M.G.’nin evinde susturuculu tabanca yakalandı. Adana’da farklı tarihlerde farklı bölgelerde “Allah’a küfür eden öldürülecektir” diye yazılamalar yapıldı.