Ezgi Çeken, daha ne kadar çekecekti?

.

Ezgi Çeken adlı genç bir kadın, önceki gün Çatalca’da eski eşi Sezgin’i ateş ederek öldürdü.

Aslında…

Ateş etmekten başka çaresi kalmamıştı.

Boşanma davası açan ve hakkında koruma kararı bulunan Ezgi Çeken, eski eşi tarafından çocuğunu görememekle ve öldürülmekle tehdit ediliyordu.

Önceki gün babasının evine kadar takip edildi.

Babasıyla eski eşi boğuşurken yere düşen silahı aldı, bir el ateş etti.

Çeken, çıkarıldığı mahkemede, “Elime ilk defa silah almıştım. Eğer ateş etmeseydim Sezgin babamı öldürecekti” dedi.

Meşru müdafaaya rağmen cezaevine gönderildi.

Hamileyken dövüldü

Ezgi Çeken, 25 yaşında…

Dört yıl önce evden kaçıp Sezgin Çeken’le evlendi.

Bir ay sonra hamile kaldı ve bir çocukları dünyaya geldi.

Evliliğinin ilk gününden itibaren maddi sıkıntı içerisindeydiler.

Koca dayağı da cabası.

Hamileliği sürerken ayrılmaya karar verdi.

Çocuğu doğunca barıştılar.

Çeken, ifadesinde şöyle diyor:

“Sezgin’den sürekli şiddet ve hakaretler görüyordum. Ne kadar kazanırsam kazanayım parayı benden alırdı. Hamilelikte, çocuğumu emzirirken şiddet gördüm. İlk boşanma sürecinde davaya bir ay kala çocuğumuz olduğu için barıştık.”

Babası Kemal Arık, damadına ev tuttu.

Yardımda bulundu.

İş buldu.

Fakat Sezgin Çeken, ıslah olmadı.

24 Haziran’da kayınpederinin evinde eşini ve kayınvalidesini tartakladı.

Eve yaklaşmama tedbiri uygulandı.

Ezgi Çeken, ikinci kez boşanma kararı aldı.

Çocuğu alıkoydu

Geçen ay “Parka götürüyorum” diye aldığı çocuğu Çiftlikköy’deki kendi evine götürdü.

Birkaç saat sonra eski eşini sarhoş halde aradı.

Çeken:

“Sen nerelerde geziyorsun, s… o… hala nikahlı karımsın’ dedi. Karakola gideceğimi söyledim. ‘Çocuğu bir daha göremeyeceksin’ dedi. Şikayet ettim. Çocuğu almak için kollukla beraber gittik. Amacı çocuğu vermek değildi, beni eve çekmek istiyordu. Kolluk Sezgin’i tutarken, hızlıca evden çıktım. Çok korkmuştum. Sezgin, bana saldırmak için balkondan atladı. Jandarmalar yaralandı.”

Sokakta takip

Sezgin Çeken, bu ay başında Ezgi’yi Çatalca’da takip etti.

Ezgi, avukatla görüşmeye gitmişti.

Eski eşinin ofise girdiğini görünce aradı.

“Sürtük, kaşar, kimlerin apartmanına giriyorsun, seni sonunda Bergen’e benzeteceğim. Benimle barışmazsan elini kolunu kıracağım” diye tehdit etti.

Çeken, anlatıyor:

“Hayatımda başka bir erkek yoktu ancak Sezgin, sürekli birisi varmış gibi davranır ve konuşurdu. Sezgin’e şizofreni başlangıcı teşhisi koyulduğunu biliyorum.”

Sezgin Çeken, bir gün sonra Ezgi’nin kapısına dayandı.

Ezgi, karakola giderek, sayısız şikayetlerden birini daha yaptı.

Sezgin, fare zehiri içerek, intihara kalkıştı.

‘Katliamı yaşayacaksın’

Ezgi Çeken, 21 Ağustos’ta iş başvurusu yaptı.

Bu eski eşi arayıp “Sen bana sordun mu iş görüşmesine giderken! Ne yapmaya çalışıyorsun sen kahpe!” dedi.

Ezgi ve kardeşi Sıla Arık, Çatalca’da telefoncuya girdiklerinde Sezgin, yine aradı.

“S… senin belanı. Katliam yaşattıracaksın bana. Ama bugün ama yarın o katliamı yaşayacaksın” diye tehdit etti.

Ezgi Çeken, Kestanelik Karakolu’nu aradı.

Koruma kararı olduğu halde rahatsız edildiğini söyledi.

Ezgi minibüsteyken…

Sezgin çocuğunun fotoğrafını gönderdi.

“Çocuğu götürdüm, bir daha göremeyeceksin” dedi.

Görüntülü aradı.

Çocuk gerçekten yanındaydı.

Ezgi, panik yaptı ve karakolu aradı.

Sezgin, jandarmalara “Parka götürüyorum, kötü niyetim yok” dediği için şikayetten vazgeçti.

Ateş etmese babasını öldürecekti

Minibüs köy meydanında durduğu sırada Sezgin, el edip araca bindi.

Ezgi, telefonunda kurulu olan Kadın Destek Uygulaması (KADES) hattından ihbarda bulundu.

Çeken:

“Sezgin, benimle konuşacağını söyledi. Ben konuşmayacağımı söyledim. ‘Görüş günü gel, çocuğu al’ dedim. ‘Sen çocuğu gösterme, canını almayan Sezgin’in Dağyenice üstünden geçsin’ dedi. Bizi takibe başladı. Babamın yanına geleceğini ve ona neler neler göstereceğini söyledi. ‘Babanız mı kurtaracak sizi, a… k… kahpeleri’ dedi.”

Ezgi ve kardeşi Sıla ile Sezgin, peş peşe avluya girdi.

Baba Kemal Artık, bahçede çalışıyordu.

Sezgin, kayınpederine “Bizi niye ayırmaya çalışıyorsun? Niye yuvamızı yıkıyorsun?” dedi.

Arık, “Evliliğinizi bitiren sensin. Kızıma sordum, boşanmak istiyor. Bana göre de bitsin evliliğiniz” dedi.

Çeken:

“Sezgin ‘Kimse bitiremez evliliğimi. Onun bunun altına yatan karıyı karım yaptım. Bu akşam ya sen öleceksin ya ben… Burayı kan gölüne çevireceğim’ dedi. Babam ‘Ben kızlarıma güveniyorum’ dedi. Sezgin de ‘Bende ne videoları var kızlarının, sana onları göstereyim’ dedi.”

Artık, sinirlendi.

Kalkıp kömürlüğe gitti.

Silahla döndü.

Üç dört el havaya ateş edip Sezgin’e “Git buradan. Uyarıyorum seni” dedi.

Çeken:

“Sezgin, ‘A… k… çocuğu, ecdadını s…, sen kimi kovuyorsun’ diye küfretti. Babam ‘Defol git’ dedi. Sezgin, ayağa kalktı, elini beline attı. Babama koştu. KADES uygulamasına bastım. Babamla Sezgin boğuşmaya başladı. Sezgin’i babamın üstünden çekmeye çalıştım. Gücüm yetmedi. Tabanca yere düşünce aldım. Bir buçuk-iki metre mesafeden Sezgin’e arkadan bir el ateş ettim. Elime ilk defa silah almıştım. Amacım kavgayı bitirmekti. Birinin vurulacağını düşünmedim. Eğer silahı alıp ateş etmeseydim Sezgin babamı öldürecekti.”

Savcı, ‘Meşru müdafaa’ dedi

Baba Kemal, küçük çocuğu olduğu için kızına “Babam vurdu” demesini öğütledi.

Ezgi Çeken, karakolu aradığında böyle söyledi.

Artık, silahı kanalizasyona sakladı.

Ancak karakolda, tetiğe Çeken’in bastığı tespit edildi.

Arık’a göre…

O günün sabahında eski damadı önünü keserek, “Bu akşam ya sen ya ben öleceğiz” dedi.

Arık, sakin şekilde cevap verip evine geçti.

Saatler sonra kızı ve damadı eve geldiklerinde bahçedeydi. Arık:

“Küfretmeye başladı. Elleri titriyordu. Yüzü kızarmıştı. Madde kullandığından şüphelendim. ‘Bu evi bu akşam kan gölüne çevireceğim’ dedi. Videodan bahsedince sinirlendim. Şuurumu kaybettim ve kömürlükteki silahımı aldım. Sezgin’i uyarmak için dört-beş el havaya ateş ettim. Elini beline attı. Boğuşurken silah elimden düştü. Sonra silah sesi duydum.”

Dün Çatalca Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan Arık, adli kontrolle serbest bırakıldı.

Çeken, “meşru müdafaa kapsamında eşini kasten öldürmekten” tutuklandı.

Mahkemede son sözleri şöyleydi:

“Ben silah kullanmayı bilmem. Eline silah almış insan değilim. Kesinlikle öldürme kastım yoktur.”

Avukatı Serdar Balcı, Çeken'in taksirle ölüme sebebiyet vermekten yargılanma ihtimali olduğunu söylüyor.

Elbette Sezgin Çeken’in işlediği suçların cezası ölüm değildi.

Ancak söyler misiniz…

Ezgi Çeken, ne yapmalıydı?

Babasının dövülmesini mi izlemeliydi?

Yoksa eski eşinin ateş etmesini mi beklemeliydi?

Babasının ve kendisinin yaşam hakkını savunmamalı mıydı?

Koruma kararı olduğu halde öldürülmekle tehdit edilen, sürekli küfür ve hakaret işiten, sokaklarda adım adım takip edilen Çeken, bu çileyi daha ne kadar çekecekti?

Türkiye Haberleri