Erdoğan’ın Kütahya mitingini izlediniz mi? Eskiden meydanlarda gümbür, gümbür bağırırdı şimdi kasada para kalmadı emekliler kusura bakmasın diye sızlanıyor…
10 bin lira yeterli değil ama kasa tam takır kuru bakır mesajı veriyor. Emekliye seyyanen artış verirse ülke için tek bir çivi çakamazmış…
Batak durumdayız anlaşılan!...
Herkese para var, emekliye yok… 10 bin lira alan 3500 emeklinin maaşı Saray’ın bir günlük harcaması…
Erdoğan ülke yönetimi hesap kitap işi diyor ya hesap kitap yapmışlar….
Günde 35 milyon lira….
İsrafın kılıfı da hazır; itibardan tasarruf olmaz… Saray’ın itibarından mı milletin itibarından mi tasarruf olmaz? Milletin itibarı cebindeki para…
Peki ya emeklinin itibarı!..
Emeklinin itibarı pazara gidip alış/veriş yapabilmesidir. Emeklinin itibarı evini ısıtabilmesidir. Emeklinin itibarı çocuklarına muhtaç kalmamasıdır. Emeklinin itibarı torununa hediye alabilmesidir.
Türk Lirası her geçen gün değer kaybediyor, itibardan tasarruf yapmamak uğruna milyonlarca kişi açlıkla mücadele ediyor…
Milyonlarca genç geleceğini göremiyor… Milyonlar genç karamsar….
Sormak istiyorum; vergiler nereye gitti? Geçtim gelir vergisini, taşıt vergisini, emlak vergisini, kurumlar vergisini bu ülkeden nefes almanın bile vergisi var. Verginin bile vergisi var…
Bazı ürünlerin değerinin üzerine iki katı, üç katı vergi konuldu…
AKP iktidarına hala yetmiyor.
Dolaylı vergiler yüzde 70’e çıkmış. Simit alsanız, çay içseniz bile vergi ödüyorsunuz. Sabah yüz yıkamak bile vergiye tabi…
Erdoğan ekonomik dengeler yerli yerine oturtmaya çalıştıklarını söylüyor…
Ekonomik dengeler bozan kim?
Emekliler mi?
Erdoğan 21 yıldır ülkeyi yönetiyor, ülke açlık ve sefalet içinde. Dünyada gıda fiyatları aşağıya inerken bizde her geçen gün katlanarak artıyor.
Neden?
Nedeni Erdoğan’ın kötü yönetimi… Vergilerimizi betona gömdü… Vergilerimizi kendini destekleyen iş insanlarına ihale yoluyla dağıttı. Balıkesir, Kocaeli gibi uçak inmeyen havaalanları yaptı. Köprülere, otoyollara, havaalanlarına dolarla astronomik garantiler verdi.
Tarımı hiçe saydı, hayvancılığı yok etti…
Et ithalatı 2020 yılında bitecekti, Tarım Bakanı geçen gün ‘2026 ‘da bitirmeyi planlıyoruz’ dedi…
Halimiz bu…
Yetmezmiş gibi. Kendi icadı olan ekonomik kararları hayata geçirdi. Faizi indirdikçe indirdi, hayatı pahalılaştırdı… Hayatı çekilmez hale getirdi.
İnadım inat dediğim dedik diye dövizi tutmak için Merkez Bankası’nın 300 milyar dolarını harcattı. Şimdi diyor ki emekliler 10 bin lira yetmez ama kusura bakmayın para kalmadı…
Hala 11 yıl önceki Gezi olayları, 7,5 yıl önceki FETÖ’cü darbeyi, küresel sıkıntıları bahane ediyor. Ama 2021 yılının eylül ayında ‘Heterodoks’ politikaya geçmesine değinmiyor…
Emeklinin çektiği ızdırabın, işçinin çilesinin, ekmek kuyruğuna giren, et kuyruğunda bekleyen insanların çektiği eziyetin müsebbibi Erdoğan…
Erdoğan’ın ‘ben ekonomistim, dünya yanlış yapıyor doğrusunu ben bilirim’ diye değiştirdiği ekonomi politikası…
Erdoğan yavaş yavaş kabul etmeye başladı. Zaten faizi yüzde 45’e çıkartması yanlış yolda olduğunu kabul ettiğinin göstergesi ama bu konuya hiç girmemişti…
Emekliler ölüyoruz, bitiyoruz diye haykırmaya başlayınca… Dayandığı seçmen altından kaydığını görünce itiraflara başladı. Valla para yok, billa para yok, size para verirsem tek çivi dahi çakamam
(müteahhitlerime para yetiştiremem diye de okuyabilirsiniz) diye sızlanıyor…
Büyük Türkiye’den….
Emeklisine üç kuruş daha fazla para veremeyen Türkiye’ye geldik…
Kimin yönetiminde?