Ege Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zafer Kurugöl, ailelere, koronavirüs geçiren çocuklarını yakından takip etmelerini önerdi.
Prof.Dr. Kurugöl, çocukların koronavirüsü genelde hafif atlattığını ancak 10 ya da 20 gün sonra ortaya 'MIS-C Sendromu'nun çıkabileceğine dikkat çekti. "MIS-C Sendromu'nun en büyük belirtisinin yüksek ateş olduğunu ifade eden Prof. Dr. Zafer Kurugöl, "Çocuklarda görülen ateş ya da karın ağrısına dikkat etmek gerekir. Bazen ishal ya da kusma olabilir. En sık görülen belirtilerden biri de kalp yetmezliği ve şok tablosudur. Bu çocukta, çok ağır yoğun bakım gerektiren hatta ölüme bile götürebilen ağır bir tabloya yol açabilir. Zaman zaman da koronavirüsü atlatanlarda apandist belirtileri görülür" dedi.
"Aileler semptomları incelesin"
'MIS-C Sendromu'nun kalp krizine bağlı ölümlere neden olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Zafer Kurugöl, şu bilgileri verdi:
"MIS-C Sendromu nisan ayında Amerika'da ilk kez New York şehrinde tanımlandı. Ardından Avrupa'da ve bizde de birçok vaka oldu. MIS-C'de tablo genellikle şu şekilde ilerliyor; çocuk koronavirüs enfeksiyonu geçiriyor. Ancak çoğu zaman hastalığın farkında bile olunmuyor. Çünkü çocuklarda koronavirüs enfeksiyonu genellikle hafif şekilde seyreder. Aileler, çocuklarının hastalandığının bile farkında değildir. Ancak bazı çocuklarda 10-20 gün sonra ani ateş yükselmesi olur. Yüksek ateşle birlikte çocukta, kalp yetmezliği ortaya çıkıyor. Vücutlarında döküntü, gözlerde kızarıklık olur. Şiddetli karın ağrısı olabilir. Hatta bu karın ağrısı apandisit ile karışabilir. Bu durumda MIS-C yi akılda bulundurmak gerekiyor."
"Çocuklar da aşılanmalı"
Aşılamaya dünyada 65 yaş üzeri yaş grubundan başlandığını belirten Prof. Dr. Zafer Kurugöl, sırasıyla diğer yaş grupları hatta 18 yaş üstü gençlerin de aşılanacağını kaydetti. Prof.Dr. Kurugöl, "Çocukların aşılanması da dünya gündemine gelen bir konu. Birçok koronavirüs aşısı için çocuk çalışması planlanıyor. Çocuklarda, Covid-19 hafif seyretmesine rağmen 'MIS-C' gibi ağır tablolara neden olabiliyor. Ayrıca çocuklar taşıyıcı. Çocukların aşılanması kendi korunmalarının yanı sıra ailelerin ve toplumun sağlığı için de önemli. Salgının kontrolü ancak toplumun yüzde 70'nin aşılanmasıyla sağlanır. Bu, "83 milyon nüfuslu ülkemizde 60 milyon kişinin aşılanması" demektir. Türkiye'de 23 milyon çocuk var. Erişkin nüfus 60 milyon. Yani çocukları aşılamazsanız, 60 milyon erişkinin tamamını aşılamanız gerekir. Takdir edersiniz ki bu olanaksız" diye konuştu.
DHA