Tosuncuk lakaplı Mehmet Aydın'ın ağabeyi ve Çiftlik Bank'ın iki numarası olan Fatih Aydın, Uruguay'dan getirildi ve 5 Kasım'da cezaevine gönderildi.
Aydın'ın tutuklanmadan önce sarı lacivert formayla kameralar önüne çıkarılması Fenerbahçelileri öfkelendirdi.
Bu bir provokasyon muydu, iş bilmezlik miydi?
Bilemiyorum.
Kesin olan şu ki görüntüler Fatih Aydın'a yaradı.
Çünkü ifadesi, infialin gölgesinde kaldı.
Genel müdür olduğunu bilmiyormuş!
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nda alınan ifadesine göre Fatih, ailesinin yanında değil, dedesinin evinde büyüdü. Bu yüzden kardeşiyle ilişkisi zayıftı.
Fatih, Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi'ni bitirdi.
Bir otomotiv firmasında stok ve depo kontrol sorumlusu oldu.
Garsonluk yaptı.
Halı ve koltuk yıkama işine girdi.
Mehmet, 2016'da Çiftlik Bank'ı kurunca Fatih'i arayarak, "Şarküteri açtım. Sen bakar mısın?" dedi. Fatih, Bursa'nın Beşevler Mahallesi'ndeki şarküterinin başına geçti.
Köylerden süt, yumurta, bal ve sucuk toplayıp şarküteride sattı.
Fatih, ifadesinde, hikayesini bu şekilde anlatıyor.
Çiftlik Bank'ın nasıl kurulduğuna, katılım için neler vaat edildiğine ve ne kadar gelir elde edildiğine ilişkin bilgi sahibi olmadığını savunuyor. O kadar ki şarküteri çalışanlarının maaşları yatmadığı için şirketten ayrıldığını iddia ediyor.
Fatih, Çiftlik Bilgi İşlem Tarım Hayvancılık Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin genel müdürü olduğunu saklıyor.
Şirketin 2017 yılı itibariyle brüt satışı 2.425.557 TL'ydi.
Özkaynakları 15.374.756 TL'ydi.
Gayrımenkullerinin toplam satın alma bedeli ise 10.268.600 TL'ydi.
Buna rağmen Fatih, "Şirketlerin kuruluş amacını, sermayelerinin nerede, nasıl temin edildiğini bilmiyorum" diyor.
Sizce mümkün mü?
Yüzde 20'lik ortaklık kağıt üzerindeymiş
Fatih, Çiftlik Bank'ın bağlı olduğu Fame Game Software Limited Şirketi'ne yüzde 20 oranındaki ortaklığını da "Kağıt üzerinde" diye açıklıyor.
Şöyle devam ediyor:
"Ben buradan gelir elde etmedim. Sermaye koymadım. Şirkette söz sahibi olmadım. Paranın şirket hesabına yatırıldığına dair hiçbir bilgim yoktur. Benim bildiğim kadarıyla Kıbrıs'taki şirketin aktif faaliyeti olmamıştır."
Bu şirket KKTC'de Gazimagusa Limanı'nda 648 numaralı posta kutusundan ibaretti. Çiftlik Bank'tan kazanılan parayı yurtdışına çıkarmak ve vergi vermemek için kurulmuştu. Aktif faaliyeti işte buydu!
İki lüks araç aldı
Fatih'e göre mafya tehdidi üzerine Çiftlik Bank, İstanbul'a taşındı. Ardından Mehmet, Çiftlik Bank'ın yazılım ekibini Arjantin'e götürdü.
Arjantin, çalışma izni vermedi.
Tosuncuk da Uruguay'a dümen kırdı.
Fatih:
"Kardeşim ve Uruguay'daki adamı Osman Naim Kaya'nın ayarladığı evde kalıyordum. Kardeşim bana Range Rover ve Chevrolet araç satın aldı."
Brezilya sahte kimliğiyle yakalandı
Fatih, bir gün Uruguaylı sevgilisiyle gezerken polis tarafından durduruldu. Polisler, "Mehmet nerede?" diye sordu. Gerekçe, uyuşturucu ticareti iddiasıydı. Bu soruşturmadan yırtsalar da kara para aklamaktan kurtulamadılar.
Osman Naim Kaya, tutuklandı.
Fatih, anlatıyor:
"Bu hususları öğrenince Mehmet ve ekibiyle bağlantımı kestim. Sevgilimle evlendik ve üç çocuğumuz oldu. Çalışma ve oturma izni aldım. Eşimle büfecilik, fast food paket servisi ve çim biçme üzerine hayatımı idame ettirirken, 8 Temmuz'da Uruguay'ın Canolones ilinde gözaltına alındım."
Üzerinden, kardeşi Mehmet'in düzenlettiği sahte Brezilya kimliği çıkınca tutuklandı.
2 Kasım'da Türkiye'ye iade edildi.
Üç davada yargılanacak
Fatih, ifadesinde, Çiftlik Bank'a kağıt üzerinde ortak olduğunu, şirkette maaş karşılığı çalıştığını, yurt dışına kardeşinin davetiyle ve iş için gittiğini ileri sürüyor.
Kimseyi dolandırmadığını iddia ediyor.
"Yönetimde olmadığım için toplanan paraların nerede ve ne amaçla kullanıldığını bilmem mümkün değildir. Bunun cevabını Mehmet bilir" diyor.
Kardeşini teslim olmaya kendisinin ikna ettiğini söylüyor.
"Ben Türkiye'ye gidip teslim olamam. Ancak sen teslim ol, olan biteni anlat, gereği neyse yapılır. Haklıysan ortaya çıkacaktır" dediğini vurguluyor.
Ancak Fatih de vaziyetten kuşkulanıyor.
Şunları söylüyor:
"Kardeşimin Çiftlik Bank organizasyonunu tek başına yaptığına inanmıyorum. Kendisi bilgisayar oyunlarına düşkün ve hayal gücü geniş bir insandı. Ancak yazılım ve pazarlama bilgisi yoktu. Bir ekibi vardı. Kardeşim bu kişilerle birlikte organizasyonu çevirdi."
Fatih Aydın, kardeşiyle birlikte üç ayrı davadan yargılanacak.