Türkiye, uzun bir süredir mafya-devlet-medya üçgenine dair ifşaları konuşuyor. Hakkında organize suç örgütü yöneticisi olduğu iddiasıyla soruşturma başlatılan Sedat Peker, yaptığı açıklamalarda bu üçgen içerisinde onlarca siyasetçiye, iş insanlarına yer verdi. İddialar çok büyüktü ve işin içerisinde yargı mensuplarının da olduğu iddia ediliyordu.
Peker, üç gün önce yaptığı açıklamada ise Ekba Holding’in sahibi Cihan Ekşioğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve FETÖ Borsası’na dair dikkat çeken ifadeler kullandı.
Peker açıklamasında, Paramount Otel’e tankla girdiği söylenen Cihan Ekşioğlu’nun, FETÖ Borsası'nı kuran kişi olduğunu öne sürdü. Soylu’nun koruma verdiği ortaya çıkan Ekşioğlu’nun birçok bürokratla ve yargı mensuplarıyla yakın ilişkisi olduğu bilinirken Burak Başlılar ismi de dikkat çekti.
Ukrayna'da 'ele geçirilen' otel
Peker, Ekşioğlu’nun Burak Başlılar ile Ukrayna’nın Lviv şehrindeki Victoria Gardens alışveriş merkezini hukuksuz bir şekilde ele geçirdiklerini söyledi. Ve “O alışveriş merkezinin gerçek sahibi olan A… hakkında Sabah gazetesinde Zekeriya Öz’ü yurtdışına kaçıran kişi diye haber yaptırıp adamın Türkiye’ye gelmesine engel oldunuz. Yapılan tahkikatlarda böyle olmadığı anlaşılsa da adam bir daha Türkiye’ye gelmedi. Burak Başlılar arkadaşı olduğu için Ukrayna’daki alışveriş merkezini onun üzerine yaptı. Siz de 66 milyon dolara satıp parayı bölüştünüz” ifadelerini kullandı.
Peker’in, başında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın damadı, eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın kardeşi Serhat Albayrak’ın bulunduğu Turkuvaz Medya Grubu’na ait Sabah gazetesinde yayımlanan bir haberden bahsetmesi ise dikkat çekti.
10 Ağustos 2020 tarihinde, Atakan Irmak imzasıyla yayımlanan “Zekeriya Öz’ü kaçıran isim Ukrayna’da sahnede! Türk işadamını 7 milyon Euro dolandırdı” başlıklı haberde, iş insanı Aytaç Ocaklı anlatılıyordu. Haberde Ocaklı’dan, “FETÖ’nün firari eski savcısı Zekeriya Öz’ü yurt dışına kaçıran isim” olarak bahsediliyordu.
Aytaç Ocaklı, Peker’in de “Malına FETÖ bahanesiyle çöküldü” dediği isimdi.
Aytaç Ocaklı ve gizli tanık 'Sultan'
Ancak Peker’in gündemindeki Aytaç Ocaklı’nın bir başka tanımı daha vardı. Zekeriya Öz’ün iş insanlarıyla tanışmasını sağladığı söylenen Ocaklı, darbe girişiminden 4 ay önce 2016 yılında gizli tanıklık yapmıştı. Ocaklı’nın gizli tanık ismi ise “Sultan” idi.
Bir zamanlar mafyanın Suskunluk-Omerta yasasını kırmak için başvurulan “gizli tanık” uygulaması FETÖ yargısı döneminde sıkça kullanılmıştı. Hatta bu uygulama FETÖ ile mücadele adı altında da yapıldı. Bu gizli tanıklardan en meşhurlarından biri de “Sultan” yani Aytaç Ocaklı idi.
Ve “Sultan”, FETÖ’cü polis ve yargı mensuplarının yurt dışı ilişkilerine dair dikkat çeken beyanlar veriyordu.
FETÖ'cü polis ve yargı mensupları deşifre etmişti
“Sultan” adlı gizli tanık Ocaklı’nın 16 Mart 2016’da, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ek beyanda ise dikkat çeken ifadeler yer almıştı. Ocaklı beyanında, aynı zamanda çalışanı olan Zekeriya Ersin Öktem’den bahsetmişti. Ocaklı, “Zekeriya Ersin Ökten isimli şahıs Anastasiya Pylypenko isimli eşinin hesapları üzerinden Ukrayna’da örgütün okullarına para aktarıldığından haberdar oldum. Bu şahısların araştırılmasını istiyorum. Bunu söyleme sebebim ise kişiler kendi şirketleri üzerinden örgüte finans sağladığı da yapılacak tahkikatla görülecektir” demişti. Yani Ocaklı, kendi çalışanını ihbar etmişti.
“Sultan” adlı gizli tanık yani Aytaç Ocaklı, onlarca beyan vererek ilişki ağını deşifre ederken geçen 4 yılın ardından Sabah gazetesi tarafından “Zekeriya Öz’ü yurt dışına kaçıran isim” olarak haberleştirildi. Ve ilginçti ki FETÖ’cü polis ve yargı mensuplarının yurt dışı ilişkilerine dair beyanlar veren tanık bir anda alaşağı edildi.
Ve Peker’in deyimiyle, Ukrayna’da yatırımları olan Ocaklı’nın “Victoria Gardens” adlı alışveriş merkezini Ekşioğlu ile Burak Başlılar ele geçirdi.
Ve iddiaya göre otelin satışından elde edilen 66 milyon dolar da Başlılar ve Ekşioğlu arasında pay edildi.
O başsavcı vekili kimdi?
Cumhuriyet Gazetesi'nden Furkan Karabay'ın haberine göre, Öte yandan Ocaklı’nın söz konusu beyanında dikkat çeken bir paragraf daha vardı.
Ocaklı beyanında, iş insanı Mustafa Beldağ’ın FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasında yer aldığını söylüyor ve gençlik arkadaşı olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili tarafından korunduğunu belirtiyordu. Beldağ hakkında ise gizli tanık beyanından 2 yıl sonra, “Silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan soruşturma açılmıştı. Ancak Beldağ hakkında takipsizlik kararı verilmişti. Cumhuriyet'ten Seyhan Avşar takipsizlik kararında, "gizli tanık 'Sultan'ın Aytaç Ocaklı olduğu, Ocaklı’nın ifadesine itibar edilemeyeceği" ifadelerinin yer aldığını yazmıştı.
Yani Ocaklı’nın o dönem bahsettiği “bir başsavcı vekili” dediği isimler ise şimdilerde hala görevde olan kişilerdi.
Aslında Peker’in işaret ettiği olayda, hem gizli tanık, hem FETÖ Borsası, hem Pelikan grubu, hem de yargı mensupları vardı. Hepsinin ortak özelliği ise suça bulaşmasıydı...