Saynur Gelendost: Cennetin göbeğine termik santral olmaz

Muğla'daki Kemerköy Termik Santrali'ne sıçrayan yangının ardından beldedeki insanlar tahliye edilirken facianın eşiğinden dönüldü. Halktv.com.tr ekibi olarak, Kemerköy Santrali'nin yapımına ilk karşı çıkan ve santralin yapılmaması için direnen Çevreci Aktivist Saynur Gelendost'un o dönemde neler yaşadığını Bodrum Kent Konsey'i Başkanı Arif Yılmaz'dan dinledik.

 

MERVE NAYİŞ

Halktv.com.tr olarak, Çevreci Aktivist Saynur Gelendost'un dün tüm uyarılara rağmen yangınların arasında kalan Kemerköy Termik Santrali'nin yapımına başlandığı 1984'te 'doğayı katledecek santralin' yapılmaması için yaptığı eylemleri ve neler yaşandığını Bodrum Kent Konsey'i Başkanı Arif Yılmaz'dan dinledik.

Yılmaz, Saynur Gelendost'u anlatırken onun ne kadar 'inatçı', doğa için çevre için ne kadar duyarlı ve bugünleri görüp haklı çıktığından bahsetti.

Arif Yılmaz, Saynur gibisi yoktu diyerek sözlerine şöyle devam etti;

"Bir kere inatçı bir insandı. Tek faaliyeti termik santral değildi, Gökova'da çöp toplama kampanyalarından tutun, Türkiye- Yunanistan dostluk girişimlerine kadar.... Abdi İpekçi dostluk ödülünü de almıştı"

Dediğim gibi çok inatçı bir insandı, o dönem termik santraller konusunda kıyameti kopardı. Çok eylemler yapıldı. Bacaya kendisini zincirlemekten tutun yakmaya kadar kalktı.

Santralin bulunduğu bölgenin termik santral için uygun olmadığını ve bugünleri gördüğünü söyleyen Yılmaz sözlerine şöyle devam etti;

'Çok karşı çıktı bugünleri öngörüyordu'

"Çok karşı çıktı çünkü bugünleri öngörüyordu. Orası termik santral yapılacak yer değildi. Çünkü hepimizin çok kıymet verdiği körfezin en çok dolaşılan koylarıydı. Kıymetli bir yerde konum olarak. Santralin bacasından çıkan gazların, küllerin doğaya korkunç zararlar vereceğini öngörüyordu. Bir kere özel ağaçlar vardı o bölgede. Ağaçların zarar göreceğini öngörüyordu.

Ormanlık alanda termik santralin ne kadar zararlı olabileceğini biliyordu. Haklı da çıktı... Bir sürü eylemler yapıldı o dönemde. Saynur abla açlık grevine kadar yaptı hatta sağlığını bozdu. Fakat biz hep oyalandık, bir avuç çevreci gözüyle bakıldı.

Ve bugün bakıldığında Saynur ablanın ne kadar haklı olduğunu böyle yerlerde bunun yapılmaması gerektiğini bir kere daha gördük"

Saynur Gelendost'un öncülüğünde yanındaki çevreci arkadaşlarıyla birlikte çok mücadele ettiklerini belirten Bodrum Kent Konsey'i Bakanı Arif Yılmaz, yetkililerin onları geçiştirmek için kandırdıklarını belirterek şöyle devam etti;

'O dönemde yapılan eylemler, direniş bir sonuç verdi mi? Önlem alındı mı?'

"Yok öyle kandırdılar bizi. Endişelerimizin yersiz olduğunu söylediler. İkna etmeye çalıştılar. O bacalardan tamam bir şeyler çıkıyor da işte filtre takılacak zararı yok gibi şeylerle kandırdılar. 

Zaten geri adım atmak için ya hukuksal yollar deneniyor ya bu bize gerçekten zararlı diye vazgeçiyorlar ya da yapacaklarını yapıyorlar...

Ama işte yapsalar da sonuçları kötü oluyor bugün o yerleri yapan iktidarlar da gitti. Bundan sonra da bu böyle olacak"

'Vizyon sahibi ve ileri görüşlü olduğunu anladık'

"Son olarak bu yaşadıklarımızdan da Saynur ablanın ne kadar vizyon sahibi, ileriyi gören bir insan olduğu şimdi belli oldu. Tabi sadece Saynur abla değil o hep ön plandaydı, onunla birlikte etrafında bir sürü mücadeleye güç katan destek olan bir sürü insan var. Bu grubun renkli siması Saynur ablaydı tatlı sert sevimli halleriyle huysuz biraz da... Öyle bir insandı"

Saynur Gelendost kimdir? (10 Mayıs 1930- 02 Mart 2003) 

Türkiye çevre hareketinin önemli isimlerindendir. Bodrum Çevre Gönüllüleri Derneği'nin kurucusudur ve genel sekreteri olarak görev yapmıştır.1979'da eşi Can Gelendost ile yerleştiği Bodrum'da birçok çevre mücadelesi içinde yer almıştır. Türk-Yunan Dostluk Derneği üyesidir. 2000 yılında Abdi İpekçi Barış ödülüne layık görülmüştür. Yaşamını ve çevre mücadelesini anlatan "Mavi Kadın- Saynur Gelendost- başlıklı bir kitap bulunmaktadır.

 

Türkiye Haberleri