Gazetelerin son dönemde ekonomik sıkıntı yaşadığını ve Cumhuriyet Gazetesi'nde bir deprem yaşandığını söyleyen Arslan, Bursalı'ya son günlerde Cumhuriyet Gazetesi'nde neler yaşandığını sordu.
'Çalışanlar yeterince temsil edilmemesinden kaynaklı'
Bursalı, yaşanan sorunun Cumhuriyet'in yapılanmasından kaynaklandığını aktararak, "Cumhuriyet çalışanlarının vakıfta ve yayın kurulunda yeterince temsil edilmemesinden kaynaklı bir durum var. Bunun değiştirilmesi gerekir" dedi.
'Kural hatası işlendi'
"Buradaki 8 arkadaşın kapının önüne konmasında bir kural hatası da işlendi" diyerek sözlerine devam eden Bursalı, Cumhuriyet Gazetesi'nde 8 kişinin işten çıkarılma sürecini anlattı.
Gazetenin eski Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya'ya 15 kişinin işten çıkartılması için, "Sen saptayacaksın" talimatı verildiğini söyleyen Bursalı, bunun için 15 Aralık'a kadar süre verildiğini ancak bu süre dolmadan birdenbire vakfın atadığı şirket yönetimi tarafından 8 kişinin işten çıkartıldığını anlattı.
İşten çıkarılan 8 gazetecinin önemli isimler olduğunu belirten Bursalı, "Bu şekilde çıkartılmaları çalışanlar arasında tepki yarattı. Bir de Aykut görevden alındı" dedi.
'Uzun zamandır gazetecilikle bir ilgisi yoktu'
Arslan'ın genel yayın yönetmenliğine kimin geldiğini sorması üzerine ise Bursalı şöyle konuştu:
"Dün yine tepki çeken bir karar alındı. Nasıl oldu onu da bilmiyorum. Arif Kızılyalın diye eski bir spor servisi şefi vardı. Spor servis şefliğinden bu yönetim zamanında alınmıştı. Aykut onu korumuştu aslında. Spor yazıları yazıyordu. Vekaleten o atandı. Uzun zamandır da gazetecilikle bir ilgisi yoktu. Yani yazı işleri ile bir ilgisi olmayan bir arkadaşımızdı. Ayrıca, bir şey daha söyleyeyim. Arif Kızılyalın politikaya atılan bir insan. CHP'den Kadıköy Belediyesi Meclis Üyesi, seçime girdi. İlk kez Cumhuriyet Gazetesi tarihinde böyle bir şey oluyor, partili ve CHP meclis üyesi bir arkadaşımız vekaleten yayın yönetmenliğine atanıyor. Bu da tepki çekti tabii"
Bursalı ayrıca çalışanların, işten çıkarılan 8 kişinin geri alınarak yazı işlerinden birinin genel yayın yönetmenliğine atanmasını istediklerini aktardı.
'Servis Şefleri istifa edecek' iddiası
Bursalı, Cumhuriyet Gazetesi'nin servis şeflerinin görevlerinden ayrılmayı düşündüğünü belirterek, "Gerçekleşir mi, bilmiyorum. Ben öyle duydum sadece. Ben istifa etmeyin diyorum" dedi. "Bunun kriz yönetimi konusunda, vakıf yönetiminin başarısız olduğunu görüyorum. Süreci çok daha iyi, çalışanlarla birlikte hareket ederek, birlikte karar vererek onların onaylarını sürece dahil ederek bu kararları alması gerekirdi" ifadesiyle vakıfta yazı işlerinden kimsenin olmadığını belirtti.
'Gazetenin sahipleri gazeteyi yapanlardır'
Son yaşanan olaylarda 'Patronun işçileri istediği gibi kapının önüne koyabilir' gibi bir görüntünün olduğunu ve bunun çok rahatsız edici olduğunu belirten Orhan Bursalı, "Ben hala çalışanların geri alınması için burada vakıf yönetiminin çaba göstermesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Gazeteye ruh verenin çalışanları olduğunu aktaran Bursalı sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Cumhuriyet bugün çok iyi haberler veriyor ve başka bir ses olarak ortaya çıkıyorsa bunun nedeni, çalışanlar. Yazarlarıyla, haber yapanlarıyla, araştıran soruşturanlarıyla birlikte bunların bütünüdür. Gazetenin sahiplerinden bahsedeceksek iki tane esas sahibi var: Gazeteyi yapanlar ve okurlar. Vakıf yönetimi de aslında bütün bu sistemi çok düzenli bir şekilde işlemesi için çaba sarfetmesi gereken bir oluşum olarak görüyorum. Çalışanlar da oraya alınmalı diye düşünüyorum. Bu süreci bir şekilde durdurmak lazım. Ama akıl ortadan kaybolmadan, duygular ve başka inançlar ortaya çıkmadan bu süreci durdurmak lazım diye düşünüyorum"
Orhan Bursalı, yayın kurulundan ayrıldı
Cumhuriyet gazetesinden 8 çalışanın işten çıkarılmasının ardından Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya görevden alındı ve yayın baş danışmanlığına atandı. Yerine vekaleten Serkan Ozan atandı. Aykut Küçükkaya ise görevi kabul etmeyerek istifasını verdi. Serkan Ozan da bu kararın ardından istifa etti. Orhan Bursalı da yayın kurulu üyeliğinden ayrıldı.