Mahmut Efendi: Metropoldeki şeriat gettosunun şeyhi

İsmail Saymaz, halktv.com.tr'de 'Mahmut Efendi: Metropoldeki şeriat gettosunun şeyhi' başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Şeyhleri Mahmut Ustaosmanoğlu'nun vefatından biraz sonra İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı'nın Twitter hesabından şu mesaj yayınlandı:

"Hanım kardeşlerimizin dikkatine!

Mahmut Efendi Hazretlerimizin hanımların cenazelere katılmalarına razı olmadığı kesin olarak bilinen bir husustur. Hanım kardeşlerimizin Mahmut Efendi Hazretlerimizin hassasiyetini dikkate alıp cenazeye katılmamalarını rica ederiz."

Laikleri ürperten, muhafazakarlar için radikal gelebilecek bu çağrı, İsmailağa'nın en ayırt edici niteliği.

Ustaosmanoğlu'na göre sadece kadınların cenazeye katılması değil, dükkan açması, memur olması, okuması, sokakta gezmesi ve araba sürmesi de helal değil.

Düşünün ki...

Eşiyle el ele gezen Cumhurbaşkanı Erdoğan bile İsmailağa için ancak tövbe getirmesi gereken bir günahkardır.

Metropoldeki şeriat gettosu

Müritlerince 'Mahmut Efendi' diye bilinen Mahmut Ustaosmanoğlu, 1929'da Trabzon Of'ta doğdu. Fatih Çarşamba'daki tarihi İsmailağa Camisi'nin 1954 yılından 1996 yılına kadar imamlığını yürüttü.

El aldığı Ahıskalı Ali Haydar'ın 1960 yılındaki vefatından sonra şeyhliğini ilan etti.

İskenderpaşa Camisi imamı Mehmet Zahit Kotku gibi imamlık yaptığı camide tarikatını kurdu. Memuriyeti öz örgütlenmesini oluşturmak için kullandı.

İskenderpaşa ve Erenköy tarikatları ile İstanbul Nakşibendiliğinin üç büyük kolundan biri olan İsmailağa, dindar yoksulların inanç sığınağını ve itirazını temsil ediyor. Müritleri çoğunlukla dar gelirlilerden oluşuyor.

İsmailağa Camisi'ni merkez üs yapan tarikat zamanla yaşadığı semti de dönüştürdü.

Günahkar dünyanın kenar mahallesinde kurulan şeriat gettosunda yaşamayı arzulayanlar bir bir Çarşamba'ya taşındı.

İlkin semtin sakinleri değişti.

Sonra esnafı...

İsmailağa'nın kendi hastanesi, kitapçıları, marketleri ve giyim mağazaları bulunuyor.

ABD'deki 'Amişleri' andıran İsmailağa'cılar siyah-beyaz bir hayat sürüyor.

Erkekler cübbeli, sarıklı ve sakallı.

Kadınlar çarşaflı.

Evlerde televizyon açmak, kadınların internete girmesi yasak.

Üç cinayet

İsmailağa'nın dışa kapalı kurumsallığından kaynaklanan karanlık, kayıt dışı, kriminal bir tarihi var. Örneğin Üsküdar Müftüsü Hasan Ali Ünal'ın 1982'de öldürülmesi, İsmailağa'dan biliniyor. Ünal'ın İsmailağa'nın kurs açmasını, tarikat üyesi imamların cübbe ve şalvarla gezmesini engellediği için Ustaosmanoğlu'nun fetvasıyla öldürüldüğü ileri sürülüyor. Ustaosmanoğlu, bu suçtan yargılandı ve beraat etti.

Ustaosmanoğlu'nun damadı ve veliahtı Hızır Ali Muratoğlu, 1998 yılında İsmailağa Camisi'nde ibadet sırasında silahla öldürüldü.

Bir diğer veliaht Bayram Ali Öztürk ise 2006'da İsmailağa Camisi'nde vaaz verirken, cemat üyesi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Saldırgan o an linç edildi.

Muratoğlu ve Öztürk, tarikatın şehidi sayılıyor.

Tarikatın 'reytingi' yüksek hocalarından Abdülmetin Balkanlıoğlu da birkaç yıl önce bir otelde kalp krizine yenik düştü. Bu ölüm çeşitli dedikodulara yol açtı.

Doğu Karadeniz Nakşiliği

Nakşibendiliğin Halidi kolunda, özellikle Menzilcilerde Kürtlerin ağırlığı görülürken,

İsmailağa'da Doğu Karadenizlilik öne çıkıyor. Ustaosmanoğlu başta olmak üzere İsmailağa'nın önde gelenleri çoğunlukla Trabzonlu ve Rizeli.

AK Parti ile birlikte bürokrasiden inşaat burjuvazisine, mafyadan spor dünyasına, her alanda Doğu Karadeniz hemşericiliği yaşanırken, tasavvuf dünyasının bu dalgadan uzak kalacağını düşünmek saflık olurdu. İsmailağa, aynı zamanda bir hemşeri örgütlenmesidir. Bu niteliklerinden ötürü en milliyetçi tarikatlardan kabul ediliyorlar.

AK Parti'ye oy fetvası

İsmailağa, siyaseten Milli Görüş'çü olmakla beraber oy rengini belli etmemeye gayret ederdi. Cemaatte her tercihten mürit olabileceği için oy tercihini açıklamanın tasavvuf terbiyesine aykırı olduğunu düşünüyorlardı.

Fakat 2015'ten sonra bu tutumları değişti.

Artık seçim ve referandumlarda AK Parti'ye oy çağrısı yapıyorlar.

O kadar ki...

'Cübbeli Ahmet' diye bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, 2019'da İstanbul seçiminde Binali Yıldırım'a oy vermenin helal olduğu yönünde fetva verdi.

Kılık kıyafetinden ötürü yakın zamana kadar devletten uzak duran İsmailağa, iktidara yakın olmanın meyvesini tattı. Diyanet'teki kadrolar İsmailağa medreselerinden yetişen imamlara açıldı. Artık İsmailağa'cı müftüler var.

Küresel tebliğ

Ustaosmanoğlu, bir imam olarak yola çıkarken sınırlı olanakları vardı. İsmailağa'daki Kuran kursları ile başladı. Medreseler yeraltından yeryüzüne çıktı.

İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu eliyle uluslararası yardım ve tebliğ gerçekleştiriyor. Afrika ve Uzak Asya'da medreseler açıyorlar.

İnternet siteleri, yayınevleri ve dergileri var.

Fatih-Beykoz

Ustaosmanoğlu'nun sağlığının bozulması ve bakıma muhtaç hale gelmesinden sonra İsmailağa, iki ana gruba bölündü.

Biri, Çarşamba'yı elinde tutan İsmailağa İlim ve Hizmet Vakfı.

Diğeri Ustaosmanoğlu'nun tedavisini üstlenen bacanağı Muhammed Keskin'in Marifet Derneği.

Ustaosmanoğlu, ölene dek Marifet Derneği'nin Beykoz Çavuşbaşı'ndaki külliyesinde kaldı.

İsmailağa'nın iki merkezi uzun süre gerilim yaşadı.

Birkaç yıldır barış sağlandı.

Kürsü hitabetiyle öne çıkan diğer figür, 'Cübbeli Ahmet' diye bilinen Ahmet Mahmut Ünlü.

Ünlü ayrı bir örgütlenmeye sahip.

Hoca Ahmet Yesevi Derneği adlı kuruluşu, Lalegül adlı bir TV kanalı ve radyosu var.

Bir de tarikattan aforoz edilen Masum Bayraktar'ın Fatih Medreseleri Grubu bulunuyor. Bayraktar, Fatih'te paralel bir İsmailağa olarak devam ediyor. FM TV adlı kanalları ve medreseleri var. Bayraktar yanlıları zaman zaman Hac'da denk geldiklerinde İsmailağa'cılarla yumruk yumruğa dövüşmekle meşhur.

Şeyhlik makamına dünür geçecek

Ustaosmanoğlu yaşarken, iki ismi halefi olarak işaret etti. Bunlardan Mustafa Bilici, geçen martta vefat etti.

Geriye Ustaosmanoğlu'nun dünürü Hasan Kılıç kaldı.

İsmailağa'yı vekaleten idare eden Kılıç, iki yıl önce Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ziyaret edilmişti.

Ancak yaşı 90'nın üzerinde olan Kılıç'ın ardından İsmailağa'yı bir belirsizlik bekliyor.

Hali hazırda İsmailağa'yı 'Büyük Heyet' adlı kurul yönetiyor.

Kılıç vefat ederse üçüncü şeyhi bu kurul seçecek.

Büyük Heyet'te Ustaosmanoğlu'nun oğlu Ahmet de yer alıyor. Kılıç'tan sonra şeyhliğe 'Ahmet Efendi'nin geçmesi sürpriz olmaz.

Her tarikat holdinge, her şeyh ailesi CEO'ya dönüşürken İsmailağa'nın etkilenmemesi olası değil. İsmailağa'nın oluşturduğu birikim ve servet de günün sonunda Ustaosmanoğlu Ailesi eliyle yönetilecek.

İsmailağa, 'Mahmut Efendi'den sonra, belki bir müddet daha birarada kalabilir. Hasan Kılıç'a hak vaki olduğunda İsmailağa'da bölünmeyi yaşayabilir.

Fatih ve Beykoz ayrışabilir.

Cübbeli Ahmet, yoluna tek başına devam edebilir.

Türkiye'nin en eski ve en yaşlı şeyhi Ustaosmanoğlu, bugün Fatih Camisi'nde son yolculuğuna uğurlanıyor. Kuşkusuz, bir devir kapanıyor. Fakat bu tarihi anlara İsmailağa'nın 'hanım kardeşleri' şahit olamayacak.

Türkiye Haberleri