CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Halk TV'de Liderler Özel Söyleşisi'nde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Gazeteci Suat Toktaş, İpek Özbey, Ozan Gündoğdu ve Gökmen Karadağ'ın gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Sedat Peker'in videolarıyla gündeme gelen konulara yönelik muhalefetin yönelik eleştirilere açıklık getirdi.
Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'de mafyanın nasıl varlık gösteriyor olduğuna dair açıklamaları şöyle:
'Man Adası'ndan paraları geldi 1 kuruş vergi ödemediler'
"Bir devlet rüşvet alan kişiyi büyükelçi atarsa mafya ne yapar? Man Adası'nda yani vergi cennetlerinde paralarının var. Yani Erdoğan ailesinin paraları. O paralar Türkiye'ye geldi 1 kuruş vergi ödemediler. Ama esnaf, çiftçi, emekli, asgari ücret ödüyor. Bir devleti yöneten aile, vergi cennetlerinde para tutar ve o parayı Türkiye'ye transfer ederse, vergi ödememek için mafya ne yapar?
'Bakan açıkça devleti soyuyor, mafya ne yapar?'
Devleti soyan bir Ticaret Bakanı. Üstelik bakan olmadan önce, devletin başında olan kişinin eşinin adının kullanıldığını da resmi belgelere aktarılan bir ortamda, bu kişiyi getirip bakan yapıyorsunuz. Ve bakan açıkça devleti soyuyor, mafya ne yapar?
Erdoğan'ı 'mal varlığınızı araştırırız' diye tehdit ediyorlar: Tehdide boyun eğiyor
Bir kişiyi düşünün, devletin en tepesinde ve Türkiye Cumhuriyet'i devletini temsil ediyor. Makamda oturan kişi mal varlığı dolayısıyla tehdit ediliyor. 'Mal varlığını araştırırız' diye tehdit ediyorlar. 'Araştırmazsanız namertsiniz' diyemiyor. Tehdide boyun eğiyor. peki mafya ne yapacak o zaman?
'At izinin it izine karıştığı bir ülkede mafya ne yapar?'
Hazine ve Maliye Bakanı 128 milyar doları yok eden adam, görevinden ayrılırken bir Tweet atıyor; 'at izi, it izine karıştı' diye. At izinin it izine karıştığı bir ülkede mafya ne yapar? Vatandaşlarımız bunu hafızalarının bir yerine tutsunlar. Ne demek at izi it izine karıştı? Yani devlet devlet olmaktan, hükümet hükümet olmaktan çıktı; Türkçe tercümesi budur.
'Mafyanın at koşturacağı bir ülke yarattınız'
Bütün bunlarla aslında mafyanın da at koşturabileceği bir ülke yaratıyorsunuz. Mafya lideri ne diyecek? 'Kardeşim rüşvet alanı büyükelçi yaptın, ben de kokain satıyorum. O da yasak bu da yasak ama sen kanunu tanımıyorsun, ben de bunu tanımıyorum' diyor. İkimizde geçinip gidiyoruz diyor. Böyle bir devlet anlayışı olur mu? Olmaz!
'Mal varlığı karşısında tehdide boyun eğdi ama ben eğmiyorum'
Bütün belgeler doğru. Vakıflar Bankası'nın fişlerini, dekontlarını koydum ortaya. Bana davalar açtı. Doğruları söylemezseniz, tehdide boyun eğerseniz olmaz. Mal varlığı karşısında tehdide boyun eğdi ama ben eğmiyorum; belgesi var, dokümanı var.
'MİT Türkiye'nin bütün sorunlarına vakıf'
Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) Türkiye'nin bütün sorunlarına vakıf olduğunu düşünüyorum. Devlet güçlüdür aslında ama devleti yönetenler yetersiz ve maalesef devleti kötü yönetiyorlar. Onları tehditle, şantajla ya da görevden alarak, devletin organlarının çalışmasına engel oluyorlar. Devleti dumura uğrattılar. Devlet aklının olmadığı yerde devlet dumura uğrar. Tanıdığı da oluyoruz. Dolayısıyla devletin ne kadar kötü yönetildiğini tartışmalıyız. Bu kötü yönetimden, devleti yönetenlerin ve onların beslemelerinin nasıl olağanüstü çıkarlar sağladığını görmektir. Büyük imkanlar belli kişilere aktarılıyorsa, en zengin ile en fakir arasında arası kısa sürede kapanmayacak adaletsizlikler çıkıyor.
'Mafyanın bütün kirliliklerini savunuyorlar'
(Sedat Peker iddiaları) Meclis'te araştırma önergesi vereceğiz. Göreceksiniz, hep beraber tanığı olacaksınız. Ak Parti ve MHP milletvekilleri el kaldıracaklar ve 'hayır olay araştırılmasın, olayı kapatalım' diyecekler. Neden? Bütün bu kirliliklere siper oluyorlar, kirlenmişliği savunuyorlar. Parlamentonun içinde mafyadan yana tavır alan ve mafyanın hakkını hukukunu kendilerine göre savunan bir anlayış ortaya çıkacak, eğer buna hayır derlerse, 'evet' derlerse ben çıkıp kutlayacağım. Parlamento bu kadar kirliliğe tahammül edemedi, tıpkı Susurluk olayında olduğu gibi 'bir araştırma komisyonu kurdu ve bu olayı aratıracak' deriz.
'Lağım patladı, bütün kirlilikleri ortaya çıkıyor'
Lağım patladı. Yolsuzluklar, haksızlıklar, adaletsizlikler artık gizlenemiyor. Bunları yapanların sayısı giderek artıyor. Bunlara da siyasi otoritenin kol kanat gerdiğini görüyoruz. Mafya kendi içlerinde çatışıyor. Bir iç hesaplaşma dönemi başlıyor ve bütün kirlilikleri ortaya çıkıyor. Mafya arasındaki çatışma ve bunların arkasındaki siyasi güçler ortaya çıkmaya başlıyor.
'Bu kirliliği sadece biz bilmiyoruz, bütün dünya biliyor'
İçişleri Bakanlığı'nın muhalefete saldırmasının nedeni bunlar tartışılmasın diye. 'Niye bu konularla ilgileniyorsunuz?' diye bizi suçluyor. İyi de savcı konuşuyor, emniyet müdürü konuşuyor, iyi de herkes konuşuyor. Niye konuşmayım? Bu milletin hakkını hukukunu kim savunacak? Bu kadar kirliliği örtemezler. Bu kirliliği sadece biz bilmiyoruz, bütün dünya biliyor. Boşuna mı Trump 'senin mal varlığını araştırırım' diyor. Kimin neleri götürdüğünü bildiği için. 'Ey Amerika' diyen kişi vallahi kedi gibi miyavlamadı. Kedi miyavlardı hiç değilse, sesi bile çıkmadı?
(Lağım patlayınca ne olur?) Koku her tarafı sarıyor. Hepimiz hissediyoruz o kokuyu. Yolsuzlukları, haksızlıkları, mafya düzenini, mafya düzenin arkasındaki siyasi güçleri de artık toplum görmeye başladı.
'Soylu'nun hiç istifa etmesine gerek yok kapı gibi yerinde dursun'
(Süleyman Soylu'nun istifasıyla sonuçlanır mı?) Soylu istifa ederse bu tartışmanın üzerini örterler. Hiç istifa etmesine gerek yok. Kapı gibi yerinde dursun, ‘onların arkasındayım’ desin açıkça. Bahçeli de söylesin, ‘gittim mafya liderini ziyaret ettim, gerekirse hepsini kucaklayacağım’ desin. Millet gerçeği, bunlar yerlerinde kaldığı zaman gerçeği görecektir. Erdoğan da seçimlere kadar kalsın. Konuşmuyor. Ne söyleyecek? ‘Mafya düzenine, çetelere karşıyız’ diye eskiden söylüyordu. Bunlar ne Allah aşkına?"