İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen ve Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesine ilişkin Avrupa Konseyi sözleşmesi, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 11 Kasım 2011 tarihinde TBMM’ye sunulmuş ve 24 Kasım’da kabul edilerek yasalaşmıştı. Dönemin Aile Bakanı Fatma Şahin başta olmak üzere, birçok AKP’li komisyon başkanı ve AKP milletvekilinin sözleşmeyi öven cümleleri TBMM tutanaklarına yansımıştı.
"Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi" 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul'da 13 ülke tarafından imzalandı ve bu nedenle İstanbul Sözleşmesi olarak anıldı.
Türkiye adına Davutoğlu imzaladı
Dönemin Dışişleri Bakanı olan, daha sonra AKP’den ayrılarak kurduğu Gelecek Partisi’nin Genel Başkanlığın halen yürüten Ahmet Davutoğlu’nun Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına imza koyduğu sözleşme, Başbakan Erdoğan imzasıyla 11 Kasım 2011 tarihinde TBMM’ye sunuldu.
Erdoğan: Uluslararası saygınlığına olumlu katkıda bulunacak
Davutoğlu dışında, DEVA Partisi Genel Başkanı olan Ali Babacan’ın da Başbakan Yardımcısı olarak imzası bulunan Kanun tasarısı; Başbakan Erdoğan tarafından 11 Kasım 2011 tarihinde TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Erdoğan’ın imzasını taşıyan tasarıda, İstanbul Sözleşmesi’nin olumlu katkıları olacağı şu şekilde dile getirildi:
“Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'ne taraf olunmasının ülkemize ilave bir yük getirmeyeceği ve ülkemizin gelişen uluslararası saygınlığına olumlu katkıda bulunacağı değerlendirilmektedir.”
Fatma Şahin ve Sibel Gönül destekledi
Tasarı; TBMM Dışişleri Komisyonu ile Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nda görüşüldü. İki komisyona da katılan dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı, bugün Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı olan Fatma Şahin tasarının kabul edilmesini, yararlı olduğunu anlattı. Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı AKP milletvekili Azize Sibel Gönül ile Dışişleri Komisyonu Başkanı Volkan Bozkır de tasarının oy birliği ile kabul edildiğini komisyon tutanaklarına geçirdi. Dışişleri Komisyon raporunda, “Sözleşmenin çekince konulmadan imzalanmasının son derece olumlu karşılandığı, Kadına yönelik şiddetin yakın zamanlarda artmasının üzüntü verici olduğu, Kadına yönelik şiddetin özellikle erkek egemen düşünceden kaynaklandığı ve kadına yönelik şiddete sebep olan düşünce yapısına yönelik tedbirlerin toplumsal hayatın her alanında alınmasının gerekli olduğu, bu anlamda, en başta eğitim sisteminde düzenlemelerin yapılması gerektiği” vurgulandı.
Türkiye, ilk kabul eden ülke oldu
Komisyonlarda kabul edilen tasarı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma Günü’nden bir gün önce 24 Kasım 2011 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek oybirliği ile kabul edildi. Tasarı oylamaya katılan 247 milletvekilinin 246’sının oyu ile kabul edildi, sadece bir milletvekili “çekimser” kaldı. Türkiye, Sözleşmeyi, Meclisinde 24 Kasım 2011 tarihinde onaylayarak yasalaştıran ilk ülke oldu.
Öznur Çalık: Başbakanı kutluyorum
TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmelerde konuşan bugün AKP Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli de sözleşmeye destek vermişti. AKP ve MHP Grup Başkanvekilleri İstanbul Sözleşmesi’ne şu şekilde destek vermişlerdi:
AKP Grup Başkanvekili, Malatya Milletvekili Öznur Çalık: Özellikle 1985 yılında imzaladığımız Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi gibi Avrupa Konseyinin İstanbul Sözleşmesi de Türkiye için çok önemlidir. Bu konuda emeği geçen başta Başbakanımız (Recep Tayyip Erdoğan), İçişleri Bakanımıza (İdris Naim Şahin) çok teşekkür ediyorum ve tüm insanlığa şiddete hayır diyorum.
Canikli: Bu gurur gerçekten tarihi bir an
AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli: Ben öncelikle şu saatte ortaya çıkan bu güzel ve uzlaşma tablosundan dolayı son derece memnun olduğumu ifade etmek istiyorum ve bu vesileyle bütün arkadaşlara, bütün gruplara, emeği geçen herkese şükranlarımı arz ediyorum… Türkiye bu sözleşmenin hazırlanmasında ve sonuçlandırılmasında öncülük eden ülkelerden bir tanesi, on üç ülkeden bir tanesi. Türkiye'de imzalandı, mayıs ayında imzalandı sözleşme. Ve daha önemlisi belki, Parlamentosundan geçiren, yasalaştıran ilk ülke olma onuru da inşallah bize ait olacak biraz sonra; hepimize ait olacak, bütün milletvekillerimize, bütün gruplarımıza ve Türkiye'ye ait olacak. Bu gurur gerçekten çok tarihi bir anın da aynı zamanda yansımasını ifade ediyor.
Şandır: MHP olarak destek veriyoruz
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır: Kadına şiddet konusu Türkiye'de bir kültür hâline gelmeden tedbir almak gerekiyor. Bu anlamda bu konuyu gündemde tutmak, toplumun gündeminde tutmak ve bir duyarlılık talep etmek zannediyorum doğru bir yol olacaktı. Bunun için bu hafta biliyorsunuz her partimiz, işte Adalet ve Kalkınma Partisi de bu kanun tasarısını getirerek o da katıldı bu gayrete, üç muhalefet partisi bu hafta grup önerileriyle kadına şiddet konusunu TBMM’ye getirdi. Ben arzu ederdim ki ve talep ediyorum ki, geliniz, kadına şiddetle mücadele veya aile içi şiddetle ilgili bir Meclis komisyonu kuralım, bu dönemin ilk kurulmuş araştırma komisyonu bu konuda olsun. Bir samimiyet göstergesi olarak söylüyorum, kadına verdiğimiz önemin ifadesi olarak söylüyorum, gelin, bir araştırma komisyonu kuralım ve bu konuyu gündemde tutalım. Bu konu bu Meclisin ortak paydası olarak toplumun huzuruna getirilmelidir. Bu sebeple bu kanuna MHP olarak tabii ki biz de destek veriyoruz ama bu uluslararası sözleşmenin iç hukuktaki yansımaları da hızla tamamlanmalı.
ANKA