Sizi önce altı yıl önceye götüreyim… 2017 yılının 10 Kasım Cuma gününe… O tarihte Milliyet gazetesinde yazıyordum…
Köşemde şu satırları kaleme almıştım…
“Atatürk’e Fatiha’yı çok gördüler.
Cuma günü Ata’mızı andık.. Saat dokuzu beş gece saygı duruşundaydık..
Kimimiz Anıtkabir’e gitti..
Kimimiz Dolmabahçe’ye koştu..
İki mekân da doldu taştı.. Aynı safta omuz omuza yürüdük..
Öğlen hep birlikte cuma namazına gittik.. Cumada yeniden bir araya geldik.. Yine omuz omuzaydık..
Ama..
Zannettim ki; imam vaazında Atatürk’ü anlatacak..
Zannettim ki; imam vaazında Cumhuriyet’in kazanımlarına değinecek..
Zannettim ki; imam vaazının sonunda bu ülkenin kurucusu için Fatiha okuyacak, okutacak..
Nerde!.
Adını bile anmadı..
Dedim ki, herhalde hutbede bu konu ele alınacak..
Çünkü..
Hutbe imamların inisiyatifinde değil.. Diyanet Başkanlığı hazırlıyor, müftüler aracılığıyla imamlara dağıtılıyor..
Her camiden farklı ses çıkmıyor..
Bütün camilerde hutbede aynı metin okunuyor..
İmam hutbede de Atatürk’ün adını anmadı..
O an içim acıdı..
Diyanet Atatürk’ü yok saymıştı.. Hutbede her konuya değinen, her konuda hutbe hazırlayan, kimi zaman subliminal mesajlar bile veren Diyanet İşleri, Atatürk’ün ölüm yıl dönümünü görmezden geldi..
Ruhuna bir Fatiha okumayı çok gördü..
İnsan üzülüyor..
İnsan kabullenemiyor..
Oysa o Diyanet’in de camilerde görev yapan o imamların da varlık nedeni Cumhuriyet..
Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet..
Diyanet İşleri Başkanlığı Cumhuriyet rejiminin ürünü..
İmamlar da bu ülkenin memurları..
Vergilerimizle maaşlarını alıp bize hizmet veriyorlar ama Atatürk’ün adını ağızlarına almıyorlar..
Ülkenin kurucusuna saygı göstermiyorlar..
Çok yazık..
Cuma günü Cumhurbaşkanı’ndan sokaktaki adama kadar herkesin gündemi Atatürk’tü..
Cumhurbaşkanı’ndan ilkokul öğrencisine kadar milyonlar Atatürk’ü andı.
Ülkenin kurucusuna şükranlarını sundu..
Diyanet İşleri Başkanlığı hariç..
İmamlar hariç..
Camilerde Atatürk’ün adı anılmadı..
Yazık çok yazık..
Diyanet İşleri Başkanı’nın cevabını merak ediyorum..
Atatürk’ün adını camilerde anmamasını, hutbede yer vermemesini, ruhuna bir Fatiha okutmamasını bakalım nasıl izah edecek?
Yoksa sessiz kalıp, üstüne mi yatacak?
Kuvvetle muhtemel. Muhalefete görev düşüyor. Bu meseleyi Meclis’e taşımalı, gündem yapmalı.”
Bu yazının üzerinden altı yıl geçti değişen bir şey olmadı.
Bugün 10 Kasım günlerden Cuma…
Altı yıl önce yazdıklarım bugün aynen tekrarlanacak. Maalesef muhalefet, özellikle CHP bunu önemli bir sorun olarak görmedi.
Diyanet, Atatürk’ü camilere sokmama…
İmamlara adını andırmama kararını sürdürüyor…
Kuşkusuz iktidarın desteğiyle…
Kuşkusuz AKP/MHP ortaklığının onayıyla…
Cumhuriyet’in 100 yılında Atatürk’ün adını ağzına almayan iktidar, iktidarın propaganda makinası gibi çalışan Diyanet’in bugünkü Cuma hutbesinde Atatürk’e yer vermesini beklemiyorum…
Çünkü altı yıl içinde Türkiye daha da muhafazakarlaştırıldı. Diyanet Taliban zihniyetine yakınlaştı. Tarikatlar daha görünür oldu, toplumsal hayata müdahale edecek güce ulaştı…
Tarikatlara bu imkan sağlandı… Siyasi iktidar destekledi…
Adım gibi eminim… 89 bin 817 camide göre yapan imamlar vefatının 85’inci yılında bu ülkenin kurucusuna bir Fatiha’yı bile çok görecektir…