Halk TV'de yayınlanan Gökmen Karadağ ile Açıkça programı bu akşamki yayınını Muğla İçmeler'de gerçekleştiriyordu. Canlı yayın sırasında yayına girmeye çalışan kişiler yayının kesilmesinin "Yanlış şeyler konuşulduğunda engelleriz" diyerek yayın ekibine saldırdılar.
5 saldırgan da serbest bırakıldı
Yayını basan ve isimleri Mert Topaloğlu, Bilal Topaloğlu, Şeyhmus Urebe, Sertan Yüce, Fatih Çoban saldırının ardından gözaltına alındı. 4 kişi serbest bırakılırken, şişeyle saldıran Mert Topaloğlu tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mert Topaloğlu da savcılıktan bırakıldı.
Darp raporu almışlar
Gazeteci Murat Ağırel, sosyal medya hesabından saldırganların, ‘’Bize saldırı oldu, asıl biz şikayetçiyiz" deyirek darp raporu aldığını açıkladı.
Saldırganın, Mehmet Ağar ile fotoğrafı ortaya çıktı
Halk TV canlı yayınını basan saldırganlardan Sertan Yüce’nin, Mehmet Ağar ile fotoğrafı ortaya çıktı.
'Yayın yapmamıza engel oldular'
Organize saldırının ardından yayına devam eden Gökmen Karadağ: "Burası herkese ve her görüşe açık bir platform. Elbette ne diyeceğini bilemeyeceğimiz insanları doğrudan canlı yayına alamayız. Verdiğimiz kısa arada kendilerine ne söylemek istiyorsanız söyleyin yayın başladığın da ben bunları ileteceğim dedim. Israrla yayına katılmak istediler. Bunun mümkün olamayacağını defalarca ilettim. Bunun üzerine yayın yapmamıza engel oldular." dedi.
Karadağ: Fiziksel müdahaleye varan eylemler oldu
Verilecek olan kısa aranın bu saldırı ile daha da uzadığı söyleyen Karadağ sözlerini şöyle sürdürdü "Burada giderek gerginleşen bir ortam oldu. Açıkçası yayın yapmamız engellendi. Fiziksel müdahaleye varan eylemler oldu."
İsmail Saymaz: "Gerekirse sabaha kadar burada yayın yaparız"
Gazeteci İsmail Saymaz: "Kendi siyasal kimliklerini söylemediler ancak benim kanatim AKP'lilerdi. Bunca acının arasında, bunca yangının arasında herhalde hayatlarında ilk defa cesaretli bir şeyler yapıp muhalif kanalı basarak iktidarı savunma adına burada boy göstermeye kalktılar.
Türkiye Cumhuriyeti'nin 6 tane uçağını kaldıramayan Bakan'ı için aynı şeyi yapabilirler miydi? İşsizliğin 20 milyona dayandığı bu günlerde 'hayır bu doğru değil' diyebilirler miydi? Diyemezlerdi. Burası bizim vatanımız. Dağlarına, ormanlarına içimiz parçalandığı için bugün buradayız.
Bizi hiç bir kuvvet engelleyemeyecek. Hiç bir kışkırtılmış grup, bir telefonla etrafımıza toplanmış hiç kimse bizi doğru bildiklerimizi söylemekten alıkoyamayacak. Bu güne kadar feriştahının gücü yetmedi, beş tanesinin birden gücü yetmeyecek. Kaba kuvvet karşısında geri adım atmayacağımızı az önce gördüler. Eğer iş inada binerse sabaha kadar burada canlı yayın yaparız"
Murat Ağırel: Bu iş fikrini beyan etme değil, bir tehdittir
Murat Ağırel: "Bu gibi durumlarda söylenecek sarf edilecek söz çok az. Buraya dışarıdan arkadaşlar 'bir saniye biz de konuşmak istiyoruz' diye girince ben güvenlik güçleri müdahale edecek diye düşündüm.' biz de bir şeyler söylemek istiyoruz' deyince biz de tabi ki buyurun burası Halk TV zaten.
Gelin buyurun oturun konuşalım. Siz de anlatın. Yanlış söylediğimiz ne varsa siz de anlatın dedik. Gruptan bir kişi 'eğer siz bu yayına devam ederseniz ve söylediklerinizin yanlış olduğunu düşünürsek size bu yayını yaptırmayız' dedi.
Bu iş fikrini beyan etme değil, bir tehdittir. Bu, buradaki gazetecilere tehdittir. Buradaki gazeteciler, vekiller bu tehditlere boyun eğecek insanlar değiller."
Şen: Ülkenin atmosferinin geldiği noktadır
Salim Şen, "Gelinen noktada şiddetle cebirle ortadan muhalifler kaldırmaya çalışılıyor. Burada yaşanan şey ülkenin atmosferinin geldiği noktadır" dedi.
Şikayetçi olundu
Yayının ardından Halk TV Programcısı Gökmen Karadağ, Salim Şen, Murat Ağırel ve İsmail Saymaz ile birlikte şikayetçi oldular.