CHP Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Denizli’de geçimini müzisyenlikle sürdüren, pandemi döneminde işsiz kalan müzisyenlerin sıkıntılarını dinledi. Yaşadıkları yoksulluk ve işsizliğin yıprattığı müzisyenler, ne çocuklarına şeker alabilecek paraları olduğunu ne yeterli destek alabildiklerini ne de faturalarını ödeyebildiklerini anlattı. Pandemide ağırlaşan koşullarda geçim kaynakları enstrümanlarını satmak zorunda kalan müzisyenler yerel yönetimlerden ve yöneticilerden destek taleplerini iletti:
'Ne doğalgaz, ne elektrik faturamı ödeyebiliyorum'
Mermer ocağında çalışmayı denediğini belirten müzisyen şunları söyledi:
“Müzik sektörü bittiği için geçinemez durumdayız. Ben kendi enstrümanımı sattım. Bir sürü arkadaşım satmak zorunda kaldı. Yaşam şartları zor, eşimi ve çocuklarımı köye gönderdim. Ne doğalgaz, ne elektrik faturamı ödeyebiliyorum ne market alışverişi yapabiliyorum. Sezon açılsa düğünler başlasa bile benim düğüne gidecek enstrümanım yok. 11 ayda aldığımız sadece 1000 TL yardım… Başka hiçbir destek yok. Yerel yönetimlerin bize sahip çıkması lazım. Diğer şehirlerde müzisyenlere çalışan olursa 1000’er TL, çalışmayan müzisyen ise 2000 TL yardım veriliyormuş, Denizli Büyükşehir Belediyesi de bize böyle yardım yapsın. Evim kira, 9 aylık kira borcum var, 2-3 güne ev sahibi ‘evi boşalt’ diye geliyor, ayrılsam nereye gideceğim. İş aradım. İŞKUR’a başvurdum, mermer ocağı çıktı. Sen bunu yapamazsın dedi sahibi, sakatlanıyordum orda da olmadı.”
'Öleyim mi ben?'
Pandemi kısıtlamaları nedeniyle işsiz kaldıktan sonra hurdacılık yapmaya çalıştığını söyleyen müzisyen CHP’li Karaca’ya böyle dert yandı:
“Arkadaşımın eski püskü motorunu aldım, hurdacılık yapmaya çalıştım o da olmadı. Motor eskiydi toparlayamadım. Hem müzisyenlik yapıyordum 3-5 kuruş babamla kazanıyorduk. Ama bu pandemiden dolayı enstrümanları sattık. Artık iyice zor durumdayız. Çocuklarımın yanına gidemiyorum. Çağırıp getirsem ‘baba şeker al’ dese, cepte param yok. ‘Bir hamburger yedir’ dese ben ne yapacağım. Ağlayacak duruma geliyorum. Param olmadığı için çocuklarımla görüşemiyorum. Ben kendi karnımı doyuramıyorum. Sosyal yardımlaşmaya gidiyorum ret, ret, ret! Öleyim mi ben?”
Çocuklarının kendisini telefonda engellediğini söyleyen müzisyen, şöyle konuştu:
“Çocuklarıma bakamıyorum. 44 yaşındayım ailemle kalıyorum. Onlar bana bakmak zorunda kalmamalı… 3 icra dosyam var, işe girsem çıkarıyorlar. Nefes darlığım, KOAH’ım var. Rahatsızım. Malulen emeklilik için başvurdum, çalışamıyorum. Belediyeden 2 kez erzak yardımı aldım. Eskilerde kömür geldi, birkaç kez 1000 TL aldım o da sosyal yardımlaşmadan değil. İktidar partisinin bir başkanına gittim. Arz ettim, belgeleri, doktor raporlarımı gösterdim. Üniversiteden ilaç yazdılar, 150 bin TL’lik… Hadi aldım diyelim 450 bin TL’lik makinesi var nasıl alayım. Ak Parti, sizi Kızılay’a gönderelim dedi, sadece bir sefere mahsus 100 TL’lik kart verdiler. Çocuklarım beni telefonda engellemiş. Ben olsam ben de bana küserdim hep yok yok yok… Utancımdan çocuklarımın yanına gidemiyorum.”
'Cep delik cepken delik'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca’ya dertlerini anlatan müzisyen, görüşme sırasında cüzdanını çıkardı, zor durumda kalınca diye sakladığı uğur parası dışında cüzdanından sadece bozuk paralar çıktı. Cebimiz delik, yok, para yok diyen müzisyenlerin sorunlarının takipçisi olacağını söyleyen Gülizar biçer Karaca, “vinçlerle gelip 128 Milyar Dolar Nerede afişlerimizi sökmekle uğraşacaklarına, halkın haline baksınlar. Memleketi harabeye döndürdüler. Ne hemşehrilerim ne yurttaşlarımız iktidarın bu beceriksizliklerinin faturasını ödemek zorunda değil” dedi.
Fazıl Say: Sanatçılar ölüme terkedilmiş gibiler
Haluk Levent, işsiz kalan müzisyenler için reklam filminde oynadı