UEFA Şampiyonlar Ligi tarihinde zirvenin adı değişmedi: 15 kupayla Real Madrid, organizasyonun en çok şampiyon olan takımı olmaya devam ediyor. Olimpiyatlar Eflatun-beyazlılar, 1 Haziran 2024’te Wembley’de oynanan finalde Borussia Dortmund’u 2-0 yenerek rekorunu 15’e çıkarmış ve “Avrupa’nın Kralı” unvanını bir kez daha perçinlemişti. O maçta goller Dani Carvajal ve Vinícius Júnior’dan gelmiş, İtalyan teknik direktör Ancelotti de beşinci Avrupa şampiyonluğuna ulaşarak farklı bir rekor kırmıştı.
2025’te Paris Saint-Germain’in Münih’te Inter’i 5-0’la geçip tarihinde ilk kez kupaya uzanması, rekabetin boyutunu gösterse de Real Madrid’in liderliğini değiştirmedi. Kıtanın dev sahnesinde kupaya en çok ulaşan ikinci ekip 7 şampiyonlukla Milan. Bayern Münih ve Liverpool ise altışar zaferle İtalyan devini takip ediyor. Bu tablo, modern dönemde de istikrarı ve turnuva genetiğini koruyan kulüplerin hâlâ fark yarattığını kanıtlıyor.
Real Madrid’in son zaferi, kulübün Avrupa kupalarındaki uzun soluklu üstünlüğünün güncel bir teyidi niteliğindeydi. Toni Kroos’un vedası öncesi yaptığı asist, Carvajal’ın kritik kafa vuruşu ve Vinícius’un bitiriciliği; tecrübe ile soğukkanlılığın finallerde neden belirleyici olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Ayrıca Nacho, Carvajal, Modrić ve Kroos gibi isimler, Real efsanesi Paco Gento’nun ulaştığı altı Avrupa Kupası zaferi seviyesini yakalayarak kulüp tarihine geçti.
İlki 1956’da başlayan Avrupa zaferleri zinciri, 1950’lerin beş yıllık serisi, 2016–2018 arasındaki üçleme ve 2023/24’te yenilgi görmeden tamamlanan yürüyüşle yeni kuşağa aktarıldı. Kulüp, bu süre zarfında hem saha içi kültürünü hem de sürekli yenilenen kadro yapılanmasını koruyarak, Şampiyonlar Ligi’nin taktik ve atletizm düzeyinin yükseldiği döneme de başarıyla uyum sağladı ve mirasını büyüttü.