Ziyaret sonrası cezaevi önünde açıklamalarda bulunan Sezgin Tanrıkulu, Figen Yüksekdağ’ın 2016 yılından bu yana hürriyetinden yoksun bırakıldığını hatırlattı. Yüksekdağ hakkında yerel mahkemece verilen kararın üzerinden uzun süre geçmesine rağmen İstinaf Mahkemesi’nin henüz incelemesini tamamlamadığına dikkat çeken Tanrıkulu, yargı sürecinin bilinçli olarak uzatıldığını savundu.
"HÜKÜMET GEREĞİNİ YAPMIYOR"
Tanrıkulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) hem Figen Yüksekdağ hem de Selahattin Demirtaş hakkında verdiği "derhal serbest bırakılma" kararlarını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
"2023 yılında AİHM, Yüksekdağ’ın tutukluluğuyla ilgili ağır bir mahkumiyet kararı verdi. Selahattin Demirtaş ile ilgili de birden fazla karar var. Ancak hükümet bu kararlara uymadı. Bu isimler hukuksuz bir biçimde, siyaseten Türkiye'nin Kürt meselesinin rehinesi olarak cezaevinde tutuluyor."
"SİYASET KURUMU BU HUKUKSUZLUĞU GİDERMELİ"
Yargının AİHM kararlarına direnmesinin toplumsal güveni zedelediğini belirten Tanrıkulu, tutukluluk kararlarının yargıdan ziyade siyasi mercilerde alındığını iddia etti. Hükümete ve yargıya çağrıda bulunan Tanrıkulu, "Bu kararlar Adalet ve Kalkınma Partisi'nin karar mercilerinden çıktı. İlk başta siyaset kurumuna, sonra yargıya sesleniyorum; bu hukuksuzluğu giderin ve bir an önce tahliye edilmeleri noktasında siyasi bir tutum alın" dedi.