Artvin'in 'Küçük Almanya'sı harabeye döndü

Artvin’in Murgul ilçesine bağlı, bir dönem refah düzeyi ve sosyal imkanları nedeniyle "Küçük Almanya" olarak anılan Damar Mahallesi, özelleştirme sonrası ekonomik ve sosyal çöküşle karşı karşıya kaldı.

Artvin’in maden kasabası olarak bilinen Damar, özelleştirme sürecinin ardından yaşadığı dramatik değişimle gündemde. Geçmişte canlı sosyal hayatı, sinemaları, okulları ve yüksek istihdamıyla bölgenin cazibe merkezi olan mahalle, bugün kamu hizmetlerinin çekildiği ve çevresel tahribatın pençesinde bir yerleşim yerine dönüştü.

Mahalle Muhtarı Arif Arslan yaptığı açıklamada, mahalledeki madende özelleştirme sonrası istihdamın 5 binden 538’e düştüğünü belirtti. Bölge sakinleri de geçmişte “işçi kenti” Damar’da bugün kamu hizmetlerinin neredeyse tamamen ortadan kalktığını, geriye ise çevre kirliliği ve sağlık endişelerinin kaldığını dile getiriyor.

Özelleştirmenin ardından yaşanan dönüşüm, Artvin’in Murgul ilçesine bağlı Damar Mahallesi’nde yeniden tartışma konusu oldu. Uzun yıllardır sürdürülen madencilik faaliyetlerine ek olarak gündeme gelen siyanürlü ayrıştırma havuzları planı bölgede tepkileri büyütürken, mahalle sakinleri geçmişin “işçi kenti” Damar’da sosyal ve ekonomik yaşamın gerilediğini, çevresel tahribat ve sağlık kaygılarının ise her geçen gün arttığını anlatıyor.

“ETİ BAKIR BÖLGEYE İSTİHDAM DIŞINDA FAYDA SAĞLAMIYOR”

Damar Mahallesi Muhtarı Arif Arslan, Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır AŞ’nin faaliyetlerine ve bölgede planlanan siyanürlü altın ayrıştırma tesisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Arslan, geçmişte Damar’ın bir işçi kenti olduğunu hatırlatarak, özelleştirme sonrası yaşanan değişimlere dikkati çekti.

Arslan, konuşmasında şunları söyledi:

“Eti Bakır işletmesinin bulunduğu bölgede muhtarlık görevini yürütüyorum. 1951 yılında Karadeniz Bakır İşletmeleri burada kurulduğunda devletimiz halka çok güzel bir refah düzeyi sağlamış. Sinema salonları, kooperatifler kurulmuş, yeni mahalleler yapılmış. Yaklaşık 5 bin personel çalışmış, köylere ücretsiz servisler verilmiş. Devletimiz burada halkın refah düzeyini çok iyi bir şekilde sağlamış.

Ancak 2006 yılında Eti Bakır İşletmesi buraya geldikten ve özelleştirme gerçekleştikten sonra çevresel etkileri gözle görülür hâle geldi. Eti Bakır İşletmesi’nin şu anda bölgeye istihdam dışında bir faydası yok. Şu an çalışan personel sayısı 538’e düşmüş durumda. Yani 5 binlerden bu seviyelere geriledi.

Çevresel etkiler konusunun üzerine uzun süre çok fazla düşmedik. Elbette bu konular bizim için önemliydi ama ‘Biz madenle iç içe yaşayan insanlarız’ dedik. Burada abilerimiz, kardeşlerimiz çalışıyor. Madeni bilen, görmüş insanlar olduk. Ancak bu çevresel etkiler yetmezmiş gibi bir de siyanürlü altın ayrıştırma tesisi dayatılması Murgul ve Damar halkının büyük tepkisine neden oldu. İnsan sağlığını doğrudan olumsuz etkileyebilecek bir tesisin burada kurulmak istenmesi gerçekten işler acısı.”

“SİYANÜRLÜ AYRIŞTIRMA GİRİŞİMLERİ DAMAR’I YOK OLMA NOKTASINA GETİRDİ”

Murgul Damar Koruma Yaşatma Derneği Başkan Yardımcısı Muhammed Bayrak da Damar’ın geçmişte belde statüsüne sahip olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:

“Damar eskiden beldeydi, sonra beldelikten düşürüldü ve köy oldu. Daha sonra iki kez referandum yapılmasına rağmen bir kararnameyle Murgul’un mahallesi hâline getirildi. Buradaki asıl sorun Cengiz İnşaat’tır. Daha önce iki kez siyanürlü ayrıştırma havuzu kurmayı denediler. İtiraz etmemize ve kendilerinin söz vermesine rağmen yeniden denemeye kalktılar.

Biz doğmadan önce, Ruslar zamanında da burada bakır çıkarılmış. O dönemlerde doğaya en az zarar verecek şekilde yapılmış. Etibank döneminde, 1957-60 yıllarında, hiçbir yerde elektrik yokken burada dedelerimiz elektriği ücretsiz kullanıyordu.

Bizim köyümüz daha aşağıdaydı. Çok zarar verildiği için devlet köyümüzü buraya taşıdı. Atık barajındaki atık sular içme sularına karışıyor. Aşağısı benim eski köyüm. Burası Damar’ın gözde köylerinden biriydi; İskep olarak bilinir. Son yıllarda iklim değişikliği ve Atık Barajı’nın etkileriyle, bilim insanlarından aldığımız bilgilere göre yabani arılar tamamen yok oldu.

İklim değişikliğiyle birlikte meyvelerimiz çürüyor, sebzelerimiz döllenmiyor. Arıcılık da bitti. Oysa çok güzel balımız vardı; kestanesiyle, ıhlamuruyla meşhurdu. Şimdi doğayı görüyorsunuz, hiçbir şey kalmadı.”

Damarlı Şeriman Kadıoğlu da “Damar'da oturuyorum. 38 yıllık gelinim. Benim gelin geldiğim zamanla şimdiki hâli arasında çok büyük fark var. İnşallah kurtarmaya çalışacağız. Cengiz bizi mahvetti ama yapacak bir şey yok, başaracağız inşallah” dedi.

“İŞÇİ KENTİNDEN GERİYE SADECE TOZ BULUTLARI KALDI”

Damar Mahallesi’nde yaşayan Zekiye Turan, bölgedeki madencilik faaliyetlerinin geçmişten bugüne yarattığı tahribata ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Turan, Damar’ın bir dönem “işçi kenti” olarak anıldığını hatırlatarak, bugün gelinen noktada kamusal yaşamın neredeyse tamamen ortadan kalktığını ifade etti.

Turan, konuşmasında şunları söyledi:

“Buranın çocuğuyum, buranın vatandaşıyım. Damar ‘işçi kenti’ olarak bilinir. Karadeniz Bakırları vardı; önce Etibank’tı, sonra Karadeniz Bakırları oldu. Babam da oradan emekliydi. Ben çocukken burada dört tane sinema vardı. Ortaokul vardı, üç tane ilkokul vardı. PTT vardı, Köy Hizmetleri vardı, belediye vardı. Şimdi hiçbir şey kalmadı. Ne banka var ne PTT ne karakol ne lise… Geriye sadece toz bulutları kaldı. Cevher tozu meyvelerin üzerine konuyordu. Kopardığımızda meyveler gri renkte oluyordu. Sebzelerin, hayvanların üzerinde de gri tozlar oluyordu."

“DAMAR’A BİR ZAMANLAR ‘KÜÇÜK ALMANYA’ DERLERDİ.”

Damarlı Nihat Yüksel, geçmişte “küçük Almanya” olarak anılan Damar’ın bugün "fakirliğin merkezi" hâline geldiğini söyledi.

“Yazları tam burada ikamet ediyorum. Gördüğünüz bina benim. Altında eskiden lokantam vardı, üstü mağazaydı. 23 yıldır buradayım. Eski hâlini çok iyi biliyorum. Burada kıraathaneler vardı, PTT vardı, sinemalar vardı. Bu binanın üstü sinemaydı, iki tane sinema vardı. Belediye vardı. Yaklaşık 5 bin kişi çalışıyordu. Halk çok kalabalıktı, aileleriyle birlikte. O zamanlar buraya ‘küçük Almanya’ derlerdi. Şimdi ise fakirliğin merkezi oldu.”

Türkiye Haberleri