İşçilerden Muhammed Gezici, "Bu işe ilk başladığımda 'girebilir miyim, yapabilir miyim' diyordum. Çünkü içinde fareler var, insan atığı var, ama sonra alıştık. Kanalizasyon işi temiz bir iş değil, herkesin yapabileceği bir iş değil" sözleriyle işini anlattı. İmdat Yüce, "Kanalda, asit kokusu yüzünden 4 arkadaşım zehirlenmişti, dışarıya zor çıkarmıştık" diyerek yaşadığı zorlukları aktardı.
Sadece pandemi döneminde değil her zaman hastalıklarla karşı karşıya olan kanalizasyonlarda ve su hatlarında çalışan Ankara Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) işçileri, mesleğin zorluklarını anlattı. Yerin metrelerce altında, kokularla, karanlıkta, risk altında çalışan işçiler, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı'nda işçi haklarına dikkat çektiler. "En önemlisi işçilerin haklarının verilmesi. İş yapılır" diyen İmdat Yüce, "İşçiyiz, emekçiyiz, mutluyuz" sözleriyle mesleğini sevdiğini söyledi.
İşçilerden Muhammed Gezici, "Elimizden geldiği kadar kendi önlemlerimizi almaya çalışıyoruz. Aşılarımız periyodik olarak Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılıyor" diyerek işini anlattı:
'İşyerinde banyomuzu yapıp eve öyle gidiyoruz'
Kanalizasyon bacasının içine girip temizliğini yapıyoruz. İşyerinde banyomuzu yapıp eve öyle gidiyoruz. Bu işe ilk başladığımızda ben girebilir miyim, yapabilir miyim diyordum. Çünkü içinde fareler var, atıklar var ama sonra alıştık. İnsan atığı var sonuçta çok zorluk var, ama alıştık. Kanalizasyon işi temiz bir iş değil, herkesin yapabileceği bir iş değil.
İşe ilk girdiğimizde iştahsızlık oldu
Herkesin yapabileceği bir iş değil. İçeri girdiğimizde ivedi bir şekilde işimizi bitirip çıkmak istiyoruz. Hastalıklardan kendimizi korumak istiyoruz. İlk girdiğimizde iştahsızlık, kilo verme oldu. Dışarıdaki insana pis gelebilir ama bize normal geliyor. Altı buçuk yıldır çalışıyorum, alışmam iki yılımı aldı.
'Zehirlenir miyiz, boğulur muyuz diye aklımıza geliyor'
İmdat Yüce, "Acaba burada zehirlenir miyiz, boğulur muyuz diye aklımıza geliyor" diyerek şunları söyledi:
"Alışmam 3 sene sürdü. Kanalda asit kokusu yüzünden 4 arkadaşım zehirlenmişti, dışarıya zor çıkarmıştık. Havasızlıktan boğuldular. Bazen 6-7 metrelik derin kazılarımız oluyor. Ölürüz, altında kalırız diye düşüncelerimiz oluyor. Üzerine toprak da ta da yıkılabilir, önlem almamız gerekiyor. Kışın şartları zor. Sırılsıklam oluyoruz. Görevimiz olduğu için ıslanarak da olsa o işi bitirmek zorundayız."
İstanbul'da 1 Mayıs: Çok sayıda gözaltı
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü