8 milyonun üzerinde bireysel yatırımcı ile Türkiye'de finans piyasalarının kalbi artık Borsa İstanbul'da atıyor.
Özellikle izlenen sıkı para politikaları sonrasında Türkiye'ye giriş yapması beklenen yabancı sermaye için 'ilk durak' olarak adlandırılan Borsa İstanbul, gelecek haftalarda yaşanması muhtemel yükselişleri şimdiden fiyatlamış durumda.
Nisan ayının ilk haftasında yaşanan yukarı yönlü hareketlerde bayram öncesi 9 bin 814 puana kadar ulaşan BIST100 endeksi hakkında dikkat çeken son uyarı, ekonomist Atilla Yeşilada'dan geldi. Yeşilada, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) 21 Mart tarihli PPK kararına dikkat çekerek, alınan 500 baz puanlık faiz artırım kararı sonrasında Borsa İstanbul'da yaşanacakların ortaya çıktığını iddia etti.
"DÖVİZİN YÜKSELİŞİNİ BEKLEMEK AKILSIZLIK OLUR"
Artık bu faiz artırımından sonra dövizin yükselişini beklemek akılsızlık olur. Mesele şu, Türk lirası değer kaybederken bu durum kontrollü mü yaşanacak, kontrolden mi çıkacak? Bu durum TCMB'nin açıkladığı gibi enflasyonun altında bir değer kaybı olursa, Türk lirası reel olarak değer kazanmış olacak. Ben döviz tarafında ciddi bir prim elde edilebileceğini düşünmüyorum.
Tabii ki çok güçlü bir döviz krizi hafızası var bu ülkenin. Merkez Bankası'da açık söylemek gerekirse, yılbaşından bu yana yükselen döviz talebini doğru yönetemedi ama yavaş yavaş artık insanların önce KKM'den çıkarken döviz yerine TL'ye geçtiğini, arkasından da döviz varlıklarını tasfiye ettiğini göreceğiz. Ben her zaman Türkiye'nin eurobondlarının uzun vadeli ve muhafazakar düşünen yatırımcılar için çok cazip bir alternatif olduğunu söylemiştim. Dün TCMB'nin faiz kararından sonra eurobond tarafında da çok büyük bir ralli yaşandı. Artık eskisi kadar cazip değil bunlar. Bu yüzden artık TL varlıkları ve Türk lirası finansal varlıkları konuşacağız.
"BORSA GELECEK BİR YIL İÇİNDE EN FAZLA KAZANDIRAN YATIRIM OLACAK"
İkincisi, Türkiye istikrara kavuşacak derken bunun sonucunun resesyon ya da ekonomik büyümenin yavaşlaması olacağını söylemiştik. Bu şartlar altında şirketlerin kar üretimi de yavaşlayacak. O halde neden ben borsanın yükseleceğini söylüyorum. Çünkü artık sıcak paranın girişinin önünde bir engel kalmadı. Dün Merkez Bankası'nın faiz artışı sonrasında uluslararası basın kuruluşlarının açıklamalarını takip ettim. Daha öncesinde Türkiye'ye çok mesafeli yaklaşan, gelişmeleri görmeden pozisyon almak istemeyen birçok fon yöneticisinin ikna olduğunu gördüm.
"SAKIN GAYRİMENKUL HİSSESİ SATIN ALMAYIN"
Bütün bunlar bir günde değişmez, yine insanlar seçim sonucunu bekleyecektir ancak seçimlerin ardından yavaş yavaş Borsa İstanbul'a girişlerin olduğunu göreceğiz. Borsa hala ucuz değil ama şöyle bir şey var, Türkiye ekonomik istikrara kavuşacak olursa ve bu yolda adımlar atarsa, Türkiye'nin kredi notu yükselecek. Bunun hisse senetleriyle ne alakası var? diye sorabilirsiniz. Türkiye, düşük kredi notu nedeniyle gelişmekte olan piyasalar hisse senedi ortalamasında ıskontoyla işlem görüyor. Bunun değişmesi, istikrara kavuşması halinde Türkiye'nin en azından gelişen piyasalar hisse endeksi civarında bir işlem görmesine ve dolayısıyla senetlerin prim yapacağını düşünüyorum.