Cumhuriyet'ten Emre Deveci'nin haberine göre; seçimlere günler kala, krizdeki Türkiye ekonomisinde olağanüstü hareketlilik yaşanıyor. Merkez Bankası (TCMB) döviz rezervlerindeki sert düşüş ve ABD ile artan gerilimle 22 Mart Cuma günü 5.84’ü gören dolar/TL kuru dün 5.47 ile 5.59 arasında dalgalanırken, uzmanlar seçim öncesinde kur şokunu önlemek için Ankara’nın seferber olduğuna işaret ediyor.
TCMB 22 Mart’ta kurdaki sıçramanın ardından 1.5 puanlık örtülü faiz artışına giderken, yurtiçi bankaların Londra’da yabancılara TL satışını büyük oranda kısarak kurdaki artışı frenlediği belirtiliyor.
SİYASİ BASKI VAR
Yabancıların TL almak için kullandığı Londra swap (takas) piyasasında gecelik TL swap faizleri yüzde 22’den yüzde 300’lere rekor bir sıçrama yaşarken ekonomist Erkin Şahinöz, “Bankalar siyasi baskıyla Londra’da TL likiditeyi kıstı, böylece yabancıların TL borçlanıp döviz alması engellendi” dedi.
Reuters da, Londra swap piyasasında faizlerdeki olağanüstü artışın nedeninin “Türk bankaların yasal sınırların (bankaların özkaynaklarının yüzde 25’i) da oldukça altında TL sağlaması” olduğunu yazdı.
Gelişmeleri gazetemize değerlendiren eski ABD Merkez Bankası (Fed) analisti Erkin Şahinöz, yapılanın sürdürülemez olduğunu ve sadece seçimlere kadar kuru tutabileceğini dile getirerek “Bugünü kurtarmak için yarından çalıyorlar” dedi.
BORSA DÜŞTÜ FAİZ VE RİSK ARTTI
Kur artışı ve son üç günde atılan adımlar sonrası Borsa İstanbul’da (BIST) işlem gören bankaların hisse değerlerinde sert düşüş yaşandı. Bloomberg, kuru frenleme operasyonunun bankalara maliyetinin olacağını yazdı. Kredi faizlerini düşük tutmaları yönünde baskı altında olan bankalar, TCMB faizlerinin artışıyla baskı altında kaldı. BIST 100’de bankacılık endeksinde üç günde değer kaybı yüzde 12’yi aştı.
21 Mart’ta yüzde 18.28 seviyesinde olan 2 yıllık gösterge faiz, dün yüzde 19.98 seviyesine yükseldi. TCMB fonlama faizi ve gösterge faizlerdeki artışın, önümüzdeki günlerde kredi faizlerine de yansıması bekleniyor.
Ülkenin iflas riskinin göstergesi olan 5 yıllık CDS primleri 409 ile Kasım 2018 sonrası en yüksek seviyelere çıktı. Bu oran Türkiye ile birlikte “kırılgan beşli” listesinde yer alan Brezilya, Endonezya, Hindistan, Güney Afrika’da ortalama 138 seviyesinde bulunuyor. Risk primlerindeki artış, Türkiye’ye dönük yabancı yatırımcı ilgisini azaltırken, dış borç faizlerinin de artmasına neden oluyor.
Merkez Bankası eski başkan yardımcısı ve Borsa İstanbul (BIST) eski başkanı İbrahim Turhan, Twitter’dan yaptığı açıklamada “Piyasalara bu şekilde müdahale ederek Türkiye piyasası ve finans sektörü için çok önemli bir kazanım olan Londra TL piyasasını etkin bir mekanizma olmaktan çıkarmak doğru bir karar değildir” dedi ve ekledi: “Gerektiğinde TL karşılığında dolar veya dolar karşılığında TL yaratmak, itibarı ve kredi notu yüksek küresel finansal kuruluşların TL piyasasına katılmasını, böylece TL’nin küresel bir para olmasını sağlamak bakımından yaşamsal önem taşıyan piyasanın etkinliğini yitirmesi bir kayıptır. Spekülatif saldırılarla mücadele yasakçılıkla değil rasyonel politikalar ve iyi yönetimle başarılır.”