Bayram değil seyran değil yandaş gazete, neden Esad diyor? Yılların 'Esed'i' 2022'ye Esad olarak giriyor

Yandaş Türkiye Gazetesi dünkü haberinde Suriye Devlet Başkanı için Esed yerine Esad ifadesini kullanmasıyla dikkat çekti.

Türkiye Gazetesi'nin Suriye haberinde yandaşların kullandığı 'Esed' ifadesi yerine Esad yazması gündem oldu. Bu haber ardından Ortadoğu'daki Suriye'ye yönelik normalleşme adımlarına "Türkiye'nin yandaş medyası da mı ayak uyduracak" sorusunu gündeme getirdi.

Türkiye Gazetesi'nin sözkonusu, "Suriye ile yeniden: PKK temizlenecek, mülteciler evine dönecek" başlıklı manşet haberi, yandaş gazetenin "Suriye ile yeniden" vurgusuyla tavır değişikliğine gittiği izlenimini yarattı.

Haberde, "Esad rejimi ile görüşmelerde PKK'ye ortak operasyon, Halep'in imarı ve mültecilerin dönüşü için önemli mesafeler alındı" ifadelerine yer verildi.

Öte yandan haberde, "Aracı ülkelerin katılımı ile Türkiye ve Esad rejimi arasındaki görüşmelerde terör örgütü PKK’ya karşı müşterek operasyon, Halep’in imarı, mültecilerin yeniden dönüşü, Haseke-Kamışlı ve Lazkiye-Kesep kapılarının açılması gündemde" diye yazıldı.

'Kardeşim Esad' dönemi yeniden mi başlayacak?

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bir dönem beraber tatile gidecek kadar arasının iyi olduğu ve 'Kardeşim' diye hitap ettiği Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la anlaşmazlıklarının başlaması ardından kendisine 'Esed' diye hitap etmeye başlamış yandaş medya da haber dilini bu şekilde revize etmişti.

Türkiye Gazetesi'nin sözkonusu haberinde Esad olarak yazılması yandaşın güncellenen dili ardından "Kardeşim Esad" dönemine mi dönülüyor sorusunu akıllara getirdi.

Ne olmuştu?

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Cumhuriyet gazetesinden Utku Çakırözer'e 2012 yılında verdiği röportajda Erdoğan ile arasının neden bozulduğunu ise şöyle anlatmıştı:

"Erdoğan bizimle ilişkilerinde dostluk ve kardeşlik ilişkisinin ötesine geçerek içişlerimize karışma yönüne gitmiştir. Oysa biz egemen bir devletiz. Kendisine saygısı olan bir devletiz. Hiçbir şekilde dışarıdakilerin bizim işlerimize karışmasına izin vermeyiz. Başlangıçtaki bu içişlerimize karışma isteği, sonraki süreçte Türkiye’yi maalesef Suriye’deki tüm kanlı eylemlerde taraf haline getirmiştir.

Tabii bir de Başbakan’ın kişisel özellikleriyle ilgili bir yanı da var aramızda olanların. Yaptığı açıklamalarda her türlü terbiye, saygı sınırlarını aşarak ileri gittiğini, iki siyasetçi ya da iki insan arasındaki sınırı çok çok aştığını söylemek zorundayım."

Dünya Haberleri