ABD yönetimi, AB Komiseri Thierry Breton ve dört Avrupalı isim hakkında vize yasağı getirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre bu isimlere "Amerikalıların görüşlerinin sansürlenmesi için dijital platformlara baskı uyguladıkları" iddiasıyla yasak getirildi.
Vize kısıtlamaları getirilenler arasında eski AB Komisyonu Üyesi Thierry Breton, Dijital Nefretle Mücadele Merkezi Başkanı Imran Ahmed, Küresel Dezenformasyon Endeks Başkanı Clare Melford, Almanya merkezli sivil toplum kuruluşu HateAid'in yöneticileri Anna-Lena von Hodenberg ve Josephine Ballon yer alıyor.
AP BAŞKANI: DERHAL GERİ ÇEKİLMESİNİ TALEP EDİYORUM
Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Roberta Metsola, kon uya ilişkin sosyal medya hesabı züerinden açıklama yaptı. Metsola, eski AB Komisyonu üyelerinden Breton’a görevini yerine getirdiği için ve diğer bazı kişilere seyahat yasağı getirilmesinin kabul edilemez olduğu söyledi.
Metsola, "AP adına, bu kararın derhal geri çekilmesini talep ediyorum" dedi.
KALLAS: KABUL EDELİMEZ
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas da uygulanan vize kısıtlamasına ilişkin değerlendirmede bulundu. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Kallas, seyahat kısıtlaması kararının kabul edilemez olduğunu vurgulayarak "Bu egemenliğimizi sorgulamaya yönelik bir girişimdir" dedi.
Kallas, Avrupa'nın ifade özgürlüğü, adil dijital kurallar ve kendi alanını düzenleme hakkı başta olmak üzere değerlerini savunmaya devam edeceğini söyledi.
ALMANYA: ANAYASAL DÜZEN YANLIŞ YORUMLANDI
Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephuln da sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile ABD yönetimine tepki gösterdi. .
Wadephul, "ABD'nin HateAid'in yöneticilerine ve diğer kişilere uyguladığı giriş yasağı kabul edilemez" dedi.
AB’nin Dijital Hizmetler Yasası’nın (DSA) demokratik biçimde kabul edildiğini ve çevrimdışı ortamda yasa dışı olan içeriklerin çevrimiçinde de yasa dışı sayılmasını güvence altına aldığını belirten Wadephul, ABD ile bu konuda transatlantik diyalog yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
Adalet Bakanı Stefanie Hubig ise yaptığı açıklamada kuruluşun faaliyetlerinin sansür olarak tanımlanmasının anayasal düzenin yanlış yorumlanması anlamına geldiğini söyledi.
PREVOT: BELÇİKA BU DURUMDAN RAHATSIZ
Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Maxime Prevot, konuya ilişkin sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklama ile tepki gösterdi.
Belçika'nın bu durumdan büyük rahatsızlık duyduğunu söyleyen Prevot, "Tüm üye devletler tarafından desteklenen bu Avrupa mevzuatı, ABD’ye yönelik bir düşmanlık eylemi değildir" dedi.
Prevot, söz konusu mevzuatın sanal alanın da gerçek hayatta geçerli olan güvenlik ve insan onuru standartlarını karşılamasını sağlamayı amaçladığını kaydetti.