Yüksek hızlı bulutlar (HVC'ler) genellikle büyük kompleksler halinde bulunan hidrojen gazı konsantrasyonlarıdır. Samanyolu'nun düzenli dönüş hızına uymayan inanılmaz hızları nedeniyle bilim insanların dikkatini çekiyor. Yeni araştırmanın, onlarca yıldır bilim insanlarının kafasını karıştıran HVC'lerin kökenine dair fikir verebileceği düşünülüyor.
Space.com'un haberine göre, Üniversiteler Uzay Araştırmaları Derneği'nde astronom ve araştırmanın da başyazarı olan Joan Schmelz yaptığı açıklamada, "Mesafe, HVC'leri anlamanın ipucunu oluşturuyor. Sadece ne kadar uzakta olduklarını bilseydik gizemlerin çoğu çözülmüş olurdu" dedi.
"MI" adlı bir HVC'ye odaklanan Schmelz ve meslektaşları, HVC'nin yapısı içinde boşaltılmış bir boşluk keşfetti. Bu boşluğun, bir yıldız öldüğünde ortaya çıkan büyük patlama olan süpernova tarafından oluşturulmuş olabileceği düşünülüyor.
MI'daki boşluğun merkezinin yakınında, görülmesi zor başka bir yıldızla ikili bir sistemin parçası olan dev yıldız 56 Ursae Majoris yer alıyor. Bu ikinci kompakt nesnenin artık bir nötron yıldızı* olduğu biliniyor. Araştırma ekibi, bu nedenle bu süpernovanın MI adı verilen HVC'yi yüksek vitese geçirmiş olabileceğini söyledi.
*Nötron yıldızı, büyük bir yıldız ömrünün sonuna ulaştığında ve bir süpernovada patladığında oluşan ultra yoğun bir yıldız kalıntısıdır.
Şimdiye kadar, süpernovaların çoğunlukla HVC'leri gözlemlenen hızlarına itmek için gereken itici gücü sağlayamadığı düşünülüyordu. MI'ın bir istisna oluşturduğu tahmin ediliyor.
Süpernovalar HVC'leri yüksek vitese geçirebilir mi?
Birçok model HVC'leri Samanyolu'nun halo bölgesine, galaksimizin spiral kollarından ve merkezi şişkinliğinden uzağa ve Güneş'ten binlerce ışık yılı uzağa yerleştiriyor. Bu büyük mesafelerde, daha büyük HVC kompleksleri Güneş'in kütlesinin milyonlarca katına eşdeğer yıldız oluşturan gaz kütleleri içerebiliyor.
HVC komplekslerinin, Samanyolu'nun onları diğer galaksilerden koparmış olabileceği veya galaksimizin şimdi yavaş yavaş kendisine doğru düşen kendi HVC'lerini fırlattığı fikri de dahil olmak üzere diğer olası kökenler de ihtimaller dahilinde değerlendiriliyor.
Şimdiye kadar pek çok bilim insanı eski süpernovalarının HVC kaynağı olduğunu reddetti, çünkü süpernovaların gözlemlenen hızlarında büyük HVC'leri fırlatmak için yeterli enerjiye sahip olmadığı gözlemleniyordu. Öte yandan bu durumun yalnızca muazzam mesafelerde bulunan HVC'ler için geçerli olduğu görüldü.
HVC uzmanı ve araştırmanın ortak yazarı Gerrit Verschuur yaptığı açıklamada, "İronik bir şekilde, MI için bu senaryo sadece yüksek hızlı bulutlar yönündeki düşük hızlı gazı araştırdığımız için bir araya geldi. Eğer bu süpernova modeli doğruysa, MI'ın kesin mesafesi hakkında bize bir fikir veriyor" dedi.
Ekip şimdiye kadar bu senaryoyu sadece bu MI için araştırdı ve bu, sadece sözkonusu nötron yıldızının yaratılışına işaret eden süpernovanın, yoldaşı 56 Ursae Majoris'i sağlam bırakması sayesinde mümkün oldu. Ekibin araştırması The Astrophysical Journal'da yayınlanacak.