Uzmanlar keskin bir zihnin sırrını verdi. Üçünü de yapan cin gibi oluyor

Uzmanlar keskin bir zihnin sırrını verdi. Üçünü de yapan cin gibi oluyor
Sağlıklı bir beyin için anne karnında başlayan süreç ömür boyu devam ediyor. Tüketilen besinlerden, uyku düzenine, gün içindeki etkinliklerden, spora hatta içten bir gülümsemeye kadar birçok nokta beyin sağlığı için önem taşıyor.

Brain Sciences dergisinde son yayımlanan makale, beyin sağlığı alanındaki önceki araştırmalardan bildiklerimizin çoğunu bir araya getiriyor. Araştırmacılar, teorik perspektif makalelerinde kapsamlı olmak için büyük çaba sarf ettiler ve gri ve beyaz maddemizi nasıl formda tutacağımızla ilgili 101 farklı makaleyi incelediler. Sigmundsson şöyle söylüyor:

Beyninizi en iyi şekilde tutmak istiyorsanız, üç faktör öne çıkıyor.

Faktörler şunlar:

⦁ Fiziksel egzersiz,

⦁ Sosyal olmak,

⦁ Yoğun ilgi alanlarına sahip olmak (yani yeni şeyler öğrenmen ve yeni mücadelelerden kaçmamak).

1. HAREKET

Bu, muhtemelen hepimiz için en büyük zorluk. Çok fazla oturursanız vücudunuz tembelleşiyor. Malesef, aynısı beyin için de geçerli. Sigmundsson ve meslektaşları şöyle söylüyor: Aktif bir yaşam tarzı, merkezi sinir sistemini geliştirmeye ve beynin yaşlanmasına karşı koymaya yardımcı oluyor. Bu yüzden sandalyede sıkışıp kalmamak çok önemli. Bu, çaba gerektiriyor; ancak bunun farklı bir yolu da yok. Eğer masa başı bir işiniz varsa, okula gidiyorsanız veya işiniz bittiyse fiziksel olarak da dâhil olmak üzere kendinizi harekete geçirmelisiniz.

2. İLİŞKİLER

Bazılarımız yalnızken veya sadece birkaç kişiyle beraberken kendimizi en mutlu hissederiz. Yazar–filozof Jean Paul Sartre'ın ifadesiyle "cehennemin başka insanlar olduğunu" biliyoruz (onun versiyonu kuşkusuz biraz daha karmaşıktı). Ancak bu bakımdan, kendinizi güçlendirmeniz gerekiyor. Sigmundsson şöyle söylüyor: Diğer insanlarla ilişkiler ve onlarla etkileşim kurmak, beynin yavaşlamasını engelleyebilecek bir dizi karmaşık faktöre katkıda bulunuyor. Konuşma ve fiziksel temas gibi diğer insanlarla birlikte olmak, iyi beyin fonksiyonlarını destekliyor.

3. TUTKU

Bu son nokta kişiliğinizle alakalı olabilir. Ancak buraya kadar okuduysanız, zaten gerekli temele sahip ve muhtemelen öğrenmeye istekli olma ihtimaliniz yüksek. Sigmundsson şöyle söylüyor: Tutku veya bir şeye çok ilgi duymak, bizi yeni şeyler öğrenmeye yönlendiren belirleyici ve itici faktör olabilir. Zamanla bu, sinir ağlarımızın gelişimini ve sürekliliğini etkiliyor. Meraklı olun. Pes etmeyin ve her şeyin her zaman aynı şekilde ilerlemesine izin vermeyin. Daha önce hiç yapmadığınız bir şeyi yapmak için asla çok yaşlı değilsiniz. Belki de yeni bir müzik aleti çalmayı öğrenmenin zamanı gelmiştir.

KULLAN YA DA KAYBET

Sigmundsson, kapsamlı makale üzerinde Stavanger Üniversitesi'nde yüksek lisans öğrencisi Benjamin H. Dybendal ve doçent Simone Grassini ile işbirliği yaptı. Araştırmaları, vücut için olduğu gibi beyin için de benzer bir tablo sunuyor: Beyninizi çalıştırmalısınız ki çürümesin - veya dedikleri gibi: "Kullan ya da kaybet." Sigmundsson sözlerini şöyle tamamlıyor: Beyin gelişimi, yaşam tarzıyla yakından bağlantılı. Fiziksel egzersiz, ilişkiler ve tutku; yaşlandıkça beynimizin temel yapılarını geliştirmeye ve sürdürmeye yardımcı oluyor.

Etiketler :