Öztrak: Sarayın, belediyelerimizin vereceği asgari ücretin kalması siyasi tercihtir
Partisinin MYK toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında konuşan CHP Sözcüsü Faik Öztrak, 2020 yılının değerlendirmesini yaptı. Öztrak'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
"Aşıda da torpil tam bir felaket olur"
Öztrak konuşmasında iktidarın koronavirüs salgınını yönetemediğini ifade ederek "Saray salgını yönetemedi. Her alanda yaptığı gibi, salgın istatistiklerini cilalamaya kalktı. Vaka sayılarına bin bir takla attırdı. “Hasta sayısıydı, vaka sayısıydı” diyerek salgının gerçek boyutunu aylarca vatandaşlarımızdan sakladı. Gerekli önlemlerin zamanında alınmasını engelledi. Bu nedenle binlerce canı yitirdik. Saray şimdi aşı konusunda da kötü bir yönetim sergiliyor. Aşı gelmeden önce KDV’si geldi. Ama 11 Aralık’ta gelecek denen aşılar halen ortada yok. Güya dün akşam gelecekti. Şimdi; “Çin gümrüğündeki Korona vakaları var. Birkaç gün daha gecikecek” deniyor. Oysa pek çok ülkede aşılama başladı bile. Aşılamada kaybettiğimiz her dakika ülkemizin zarar hanesine yazıyor. Koronavirüs aşılarının her nedense, yeterince tedarik edilmediği anlaşılıyor. Uyarıyoruz: Aşıda da torpil tam bir felaket olur" ifadelerini kullandı.
"Siyasi tercih olur"
Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz “Asgari ücretten gelir vergisi alınmamalı ve net en az 3 bin 100 TL olmalı” dedik ama saray hükümeti net asgari ücreti 2 bin 825 lira olarak açıkladı. Vergiden de vazgeçmedi. Bu zulümdür. Ülkenin şartlarına uygun değildir. Nitekim işçi kesimi de bu ücreti ret etmiştir. Bugün bu memlekette dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 2517 lira. Yoksulluk sınırı ise 8 bin 198 lira. Tekrarlıyoruz; Asgari ücretten vergi alınmadan, en az net 3 bin 100 TL olmalıdır. Şimdi bizim belediyelerimiz, Sayın Genel Başkanımızın da talimatıyla, en az 3100 lira net asgari ücret uygulamasına başlayacaklar. Bizim belediyelerimiz devlet kurumu. Biz belediyelerimizde net 3 bin 100 lira asgari ücret verirken, Sarayın bunun altında kalması sadece siyasi tercih olur. Çarçur edilen milyarlarca dolara rağmen, hem paramızın değer kaybında, hem de faiz artışında dünya rekorları kırdık. Yüksek faiz şampiyonları ligine girdik. Faizcilere istediklerini veren Saray, asgari ücretliye 3 bin 100 TL veremedi. Sıcak paracıya, tefeciye ne isterse veriyorsun ama asgari ücretliye 3 bin 100 TL vermiyorsun.
"Ülkemize giydirilen deli gömleğini yırtıp atacağız"
Milletin sorunlarını haber yapan, basın-yayın kuruluşlarına cezalar yağıyor. Yayın hayatına yeni başlayan Olay TV daha bir ayını doldurmadan kapanıyor. Saray’ın kibirlisi, ikram ettiği pestili yemek istemeyen kadın muhabire “Dayağı yersin ha” diyebiliyor. Diğer tarafta Anayasa Mahkemesi kararları yerel mahkemeler tarafından uygulanmıyor, ülkeyi yönetenler Anayasadaki açık hükme rağmen “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları bizi bağlamaz” diyebiliyor. Saray, Anayasamızı tağyir, tebdil ve ilga ediyor. Milletimiz bütün bu olan biteni görüyor. Ödediği bedel daha fazla ağırlaşmadan, bir an evvel hakemliğine başvurulması için, bunlara yerlerini gösterip evlerine göndermek için dört gözle sandığı bekliyor. Biz ülkemize zorla giydirilen bu deli gömleğini yırtıp atacağız. İlk adım olarak; bitkisel hayata giren hukuk devleti ve demokrasiyi Ayağa kaldıracağız. Güveni sağlayacağız. İkinci adımda küresel pazarlarda yarışma gücümüzü, üretimi ve geliri artıracak, işsizlik zulmüne son verecek, koronavirüs sonrası, yeni dünya düzeninin sunduğu yeni fırsatlardan yararlanacak, yeni bir büyüme stratejisi uygulayacağız. Üçüncü adımda artan refahı ve geliri adil paylaşacağız. Büyümeden ve refahtan üç beş yandaş değil, bu ülkenin tüm vatandaşları yararlanacak. Bunun için Aile Destekleri Sigortası’nı hayata geçireceğiz. Dördüncü adımda tüm bu yapıyı sürdürülebilir kılmak için çevresel, ekonomik ve mali çapaları sağlamlaştıracağız.