Libya üçgeni
Haber: Ali Isıyel
İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, pazartesi günü Türkiye'deki ziyaretleri esnasında ilginç bir açıklamaya imza attı. Zarif, İran'ın Libya'da Birleşmiş Milletler tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükûmetini (UMH) desteklediğini duyurdu.
Bu önemli açıklamayı, Türkiye ziyareti sırasında yapan İran Dışişleri Bakanı Zarif, uluslararası topluma da şu mesajı verdi:
"Libya'daki meşru hükûmeti destekliyoruz. Bu hükûmet savaşı bitirebilme kabiliyetine sahip. Libya ve Yemen'deki krizlerin sonlanmasıyla ilgili Türkiye'yle ortak görüşlerimiz var."
Tahran yönetiminden gelen bu açıklama, UMH başkanı Sarraj'ın İhvancı olması ve Rusya'nın üstü kapalı bir biçimde Hafter'e destek olması nedeniyle dikkat çekti.
Rus heyetinin İstanbul ziyaretini iptal etmesi
14 Haziran'da, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov öncülüğünde bir Rus heyet İstanbul'a gelecekti. Ancak bu ziyaret son dakikada Moskova tarafından iptal edilmişti. Daha sonra Reuters'a konuşan bir Türk yetkili, arka planda görüşmelerin devam ettiğini ancak UMH'nin Sirte'ye yapacağı operasyona Türkiye'nin destek olması nedeniyle söz konusu zirvenin iptal edildiğini söyledi.
Rusya: ABD'nin etkisini memnuniyetle karşılıyoruz
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bu sabah yaptığı açıklamada, 'ABD'nin Libya'da ateşkesi hedefleyen etkisini memnuniyetle karşılıyoruz' ifadelerini kullandı. Lavrov'un bu açıklaması, Türkiye'de UMH'yi desteklediklerini söyleyen İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ile Rusya'daki görüşmesinden bir gün sonra, Türk heyetinin Libya ziyaretinden saatler önce geldi.
Türkiye'den Libya'ya sürpriz 'üst düzey' ziyaret
Bugün ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, MİT Başkanı Hakan Fidan Libya'ya gitti. Heyet, Sarraj ve kabinesiyle görüşmelerde bulundu.
Bir başka görüşme iptali de bu sabah Ankara'da yaşandı. İtalya Dışişleri Bakanı Luigi Di Maio ile Çavuşoğlu'nun Ankara'da bu sabah görüşmesi bekleniyordu. Maio ile Çavuşoğlu arasında planlanan görüşme yapılmadı. Bakanlık görüşmenin iptal olduğunu duyurdu ancak nedenine dair bir açıklama yapmadı.
Türkiye'ye askeri üs tahsis edilecek mi?
Yine Reuters'a konuşan bir Türk yetkili, Türkiye ile UMH'nin ülkede Türkiye'ye iki askeri üs tahsis edilmesi üzerine görüşmelerde bulunduğunu iddia etmişti. Bu üslerin de Misrata ve el-Vatiyya olduğu öne sürülmüştü.
Sarraj'la Türk heyetinin görüşmesinin ardından UMH'den açıklama geldi. Yapılan açıklamada, Türk kamu ve özel sektör şirketlerinin Libya'da altyapı ve petrol çalışma ve yatırımlarının görüşüldüğü ifade edildi.
Türkiye, Libya üzerinden ABD ile ilişkileri toparlamak mı istiyor?
halktv.com.tr'ye konuşan Ortadoğu Enstitüsü Türkiye Programı Direktörü Gönül Tol, bu görüşmenin perde arkasını anlayabilmek için giden grubun profiline bakmak gerektiğini ifade etti. Çavuşoğlu, Kalın, Fidan ve Albayrak'ın gitmesiyle, enerji ve inşaat firmalarının akıbetinin önemli başlıklar olabileceğini düşündüğünü ifade eden Tol, Ankara'da "ABD ile ilişkileri Libya üzerinden toparlayabiliriz algısı" oluştuğunu söyledi.
ABD'de Libya'ya dair fikir ayrılıkları
Washington'da farklı grupların Libya üzerinde farklı görüşlere sahip olduğunu ifade eden Tol, "Bir süredir Rusya'nın yükselmesinden endişe duyan bir grup var" dedi. Aralarında Pentagon ve AFRICOM'un da olduğu grup, Rusya'nın Libya'daki yükselişinin terör operasyonlarını sekteye uğratabileceğini düşünüyor. Tol, "Rusya'nın Kuzey Afrika'daki yükselişi bu grup tarafından rahatsızlıkla karşılanıyor. Libya'daki önceliğin karşı-terörizmden Rusya'nın dengelenmesine kaydırılması gerektiğini savunuyorlar. Türkiye de 'Ben buna talibin' gibi bir algıyla ABD ile ilişkilerini düzeltmeye çalışıyor olabilir" dedi.
Ancak ABD'de bir başka grup ise Hafter'in gitmesi gerektiğini düşünseler bile yerine geçecek kişiyi desteklemekten yana. Tol, bu kişilerin islamcı bir cephe istemediğini söylüyor. Öte yandan buradaki ana aktörün ne Rusya ne ABD olmadığını belirten Tol, "Ana aktör, Körfez ülkeleri. Bunlar Hafter'i finanse ediyor. Libya'daki durum, Türkiye için oluşturduğu tehditten çok daha fazla tehdit arz ediyor onlar için." diye konuştu. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır, Libya'da olası bir Sarraj zaferini kendi rejimleri için bir 'varlık' sorunu olarak görüyor.
BAE ve Mısır için 'varlık' sorunu
Tol, şöyle devam etti:
"BAE, yakınlığı olan Trump'a da bu nedenle baskı kuruyor" dedi. Mısır'da ve Körfez ülkelerinde büyük ölçüde Arap Baharı öncesi statükoya dönüldüğünü ifade eden Tol, Libya'nın bu ülkelerin stratejileri için bir 'diken' olduğuna vurgu yaptı. "Türkiye, sen iyi savaştın ve kazandın. Biz Libya'dan çekiliyoruz" deme lükslerinin olmadığını aktaran Tol, "Onlar bunu diyemedikçe Rusya'ya alan açılıyor. Rusya burada farklı bir aktör. Hafter'den hiçbir zaman hazzetmediler. Başından beri Hafter'in çok parlak olmadığını söylediler. Rusya, sürecin başından beri tüm taraflarla konuşuyor. Hafter'e Mısır ve BAE çok angaje olmuşlardı. Onların da bir hayal kırıklığı var bu nedenle. Hafter'in yerine biri bulma çabaları sürüyor. Bu yüzden Tobruk Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih öne çıkarılmak isteniyor."
Erdoğan'ın Libya'daki asıl amacı ne?
Erdoğan'ın Libya'daki hareketlerinin niyetiyle ilgili olarak enerjinin ikinci planda olduğunu söyleyen Tol, "Erdoğan'ın önceliği iç politika" vurgusu yaptı. Erdoğan'ın kendi milliyetçi tabanını konsolide etmek için bugüne kadar Suriye'yi kullandığını hatırlatan Tol, "Burada duvara tosladık, hareket edemiyoruz. Oradan bir oy devşiremiyor" dedi. Libya'daki Türkiye varlığının amaçlarından birinin de Kıbrıs olduğunu söyleyen Tol, Erdoğan'ın Doğu Akdeniz'deki statükoyu bozmayı iç siyaset için çok önemli bulduğunu ifade etti. Sarraj'ın uzun zamandır Türkiye'den askeri destek istediğini ancak Türkiye'nin karşılık vermediğini hatırlatan Tol, "Türkiye o zaman da deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşması imzalanırsa buna evet diyeceğini söylemişti" ifadelerini kullandı. Kıbrıs'la ilgili atılacak adımlarda, bugün Erdoğan'a muhalefet edenlerin dahi destek verme ihtimallerini işaret eden Tol, "Libya'yı kim takar iç siyasette? Ama Kıbrıs'ı herkes önemser" dedi.
Tol, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki hareketlerinin Batı'yı sinirlendirdikçe, bunun kendisine Libya'da düşmanlık olarak geri döneceğini de belirtti.