Kurutulmuş Bitki Müzesi: Herbaryum

Kurutulmuş Bitki Müzesi: Herbaryum
Kurutulmuş Bitki Müzesi: HerbaryumKurutulmuş Bitki Müzesi araştırmalara ışık tutuyorUludağ Üniversitesi (UÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü bünyesinde oluşturulan ve "Kurutulmuş Bitki Müzesi" olarak da adlandırılan...

Kurutulmuş Bitki Müzesi: Herbaryum

Kurutulmuş Bitki Müzesi araştırmalara ışık tutuyor

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü bünyesinde oluşturulan ve "Kurutulmuş Bitki Müzesi" olarak da adlandırılan "herbaryum", Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden toplanmış yaklaşık 40 bin bitki örneğiyle biyoloji, tıp, eczacılık, ziraat, orman ve daha birçok alandaki araştırmalara ışık tutuyor.

Kurutulmuş bitki örneklerinin belli bir sistemle düzenlenerek saklandığı müzede, doğadan toplanan bitki örnekleri preslenerek kurutuluyor ve özel kartonlar üzerine yapıştırılıyor. Müzedeki örnekler tür, cins, familya olarak gruplandırılıp özel dolaplar içinde yatay olarak muhafaza ediliyor. Dolaplardaki bitki düzeni ise kabul gören evrimsel sıralamayla ya da alfabetik olarak yapılıyor.

UÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gönül Kaynak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, UÜ'de 1984 yılında göreve başladığını, o tarihten bu yana kurutulmuş bitki örneklerinin belli bir sistemle düzenlenerek saklandığı yer olan herbaryumun hem kurulmasında hem de geliştirilmesinde aktif rol aldığını söyledi.

Bursa ve çevresi başta olmak üzere Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yapılan arazi çalışmalarında toplanan bitki örneklerini üniversiteye getirdiğini belirten Kaynak, doğadan toplanan taze bitki örneklerini kurutma kağıtları içinde presleyerek kuruttuklarını, daha sonra bunları özel kartonlara yapıştırdıklarını dile getirdi.

Kartonlara bitkilerin künyelerinin yazıldığını aktaran Kaynak, "Künye kısmı, bitkinin hangi familyaya ait ve hangi tür olduğu, nereden toplandığı, yaşam ortamı (habitat) bilgilerini içerir. Ayrıca örneği toplayanın adı, örneği adlandıran kişinin adı, tarih yer alır ve herbaryum numarası verilir. UÜ'nün uluslararası kodu 'BULU'dur. Bu kod verildikten sonra kurutulmuş bitki örneği herbaryumda saklanmak üzere özel dolaplara kaldırılarak saklanır" dedi.

- "Örnekler, bitki örtüsünü anlamak adına önemli"

Kaynak, herbaryumdaki örneklerin yerli ve yabancı araştırmacılar ve akademisyenlere referans olması için kayıt altına alındığını vurguladı.

Araştırmacıların, herbaryuma gelip buradaki örneklerle inceleme yapabileceğini ifade eden Kaynak, şöyle konuştu:

"Burası herkese açıktır. Bitkilerin örneklerini saklıyoruz çünkü bugün en büyük sıkıntımız, doğadaki aşırı bozulmadır. Bitki türlerinin yaşam alanlarına sahip çıkıyoruz. Yollar, havaalanları, evler, binalar, oteller yapıyoruz. Ormanları yakıyoruz. Ormanı yaktığımız zaman içinde yaşayan ağaçlarla birlikte bu bitkiler de yok oluyor. Bazı bitkileri de ilaç sanayinde veya kozmetik alanında kullanmak için aşırı topluyoruz. Dolayısıyla yaşam alanları bu etkenlerden dolayı bölündükten sonra bazı türlerin popülasyonları zamanla azaldı. Bazı türlerin nesilleri de yok olmak üzere. Bu örneklerin herbaryumda saklanması hem daha önceleri sahip olduğumuz bitki örtüsünün ne olduğunu anlamak adına hem de yapılacak çalışmalara baz teşkil ediyor. Bu açıdan son derece önemli."

Herbaryumda uluslararası BULU kodu verilmiş 39 bin 500 bitki örneği bulunduğuna değinen Kaynak, müzede sadece Bursa değil, Türkiye'nin her yerinden toplanmış örnekleri barındırdıklarını anlattı.

Kaynak, herbaryumda Uludağ'daki bitki türlerinin örneklerinin de bulunduğunu söyleyerek, bir doktora öğrencisinin Uludağ'ın bitki örtüsü üzerine araştırma yaptığını ve bu sayede birçok bitki örneğini müzeye kazandırdıklarını bildirdi.

Uludağ'a gidip daha önce toplanmamış bitki örneklerini araştırdığını belirten Kaynak, "Toplama sırasında bazen bitkilerin yeni yayılış alanlarını tespit ediyoruz. O bitkilerin hepsi herbaryumumuzda yer alıyor. Hem Uludağ hem de Türkiye endemik türler açısından oldukça zengindir. Toroslarda çok inceleme yaparım ve oradan çok bitki toplarım. Endemik bitki türleri bakımından Türkiye'nin en zengin bölgesi Toros Dağları'dır" ifadelerini kullandı.