Kapadokya'da Son Bulunan Yer Altı Şehri

Kapadokya'da Son Bulunan Yer Altı Şehri
Kapadokya'da bulunan yer altı şehri.Kapadokya'da son bulunan yer altı şehri - Nevşehir'de kentsel dönüşüm çalışmaları sırasında ortaya çıkarılan yer altı şehrinde, uzun geçiş tünelleri ve yeni yaşam galerilerine ulaşıldı...

Kapadokya'da bulunan yer altı şehri.

Kapadokya'da son bulunan yer altı şehri - Nevşehir'de kentsel dönüşüm çalışmaları sırasında ortaya çıkarılan yer altı şehrinde, uzun geçiş tünelleri ve yeni yaşam galerilerine ulaşıldı - Nevşehir Belediye Başkanı Ünver: - "Burası diğer yer altı şehirleri gibi insanların belli bir süre saklandığı değil, sürekli yaşadıkları gerçek bir yer altı şehri konumunda. Dünya tarihi açısından da çok önemli bilgi ve bulgulara ulaşacağımıza kesin gözüyle bakıyoruz" - "Nevşehir'in tarihini 5 bin yıl öteye taşıyacak bu alandaki ilk bulgular bizi Hititler dönemine kadar götürüyor. Çalışmalar neticelendiğinde Kapadokya'nın tarihi yeniden yazılacaktır"

Nevşehir Belediyesi tarafından projelendirilen ve Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından gerçekleştirilen Nevşehir Kalesi ve Çevresi Kentsel Dönüşüm Projesi uygulaması sırasında ortaya çıkan yer altı şehrinde yeni uzun geçiş tünellerine ve yaşam galerilerine ulaşıldı. Kent merkezinde yer alan ve üçüncü derece arkeolojik sit alanı ilan edilen Nevşehir Kalesi çevresindeki 11 mahalleyi içine alan 360 bin metrekarelik alandaki kazı çalışmaları devam ediyor.

Çalışmalarda bu yılın başında ortaya çıkarılan yer altı şehrinde, yeni geçiş tünelleri ve yaşam galerileri bulundu. Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver, yaptığı açıklamada, halen devam eden kazı çalışmaları sırasında edinilen ilk bilgilerin paylaşılmasıyla farklı ülkelerden birçok araştırmacının bölgeye gelerek incelemelerde bulunduğunu, Kapadokya bölgesinin tarihi başlangıcına ışık tutacak bilgilere bu yeraltı yerleşimi sayesinde ulaşılacağını söyledi. Turizme kazandırılmış bilinen diğer yeraltı şehirlerinin geçmiş dönemlerde insanların tehlike anında kısa süreli sığındıkları yerler olduğuna işaret eden Ünver, "Ancak burası insanların yaşamlarını sürdürdükleri gerçek bir yeraltı şehri. Ayrıca diğer yeraltı şehirlerinde hiç karşılaşmadığımız uzun tüneller ve geçmişte insanların yıllarca hayatını sürdürdüğü tespit edilen yeni yaşam odalarıyla ilk kez karşılaşıyoruz" dedi.

Kazı çalışmaları 5 bin yıllık bulguları ortaya çıkarttı Kazı çalışmaları sırasında 5 bin yıllık bulguların ortaya çıkartıldığını aktaran Ünver, şöyle devam etti: "Çok önemli bulgulara, yeni uzun tünellere ve insanların topluca yaşadığı alanlara ulaştık. İçerisinde bezirhaneler, şapel ve insanların yeraltı şehrindeki farklı yaşam alanlarına eriştiği tünellere ulaşıldı. Burası diğer yeraltı şehirleri gibi insanların belli bir süre saklandığı değil, sürekli yaşadıkları gerçek bir yer altı şehri konumunda. Dünya tarihi açısından da çok önemli bilgi ve bulgulara ulaşacağımıza kesin gözüyle bakıyoruz. Türkiye ve dünya tarihi adına önemli bir süreçte ilerliyoruz. Nevşehir'in tarihini 5 bin yıl öteye taşıyacak bu alandaki ilk bulgular bizi Hititler Dönemi'ne kadar götürüyor. Çalışmalar neticelendiğinde Kapadokya'nın tarihi yeniden yazılacaktır" Ünver, çalışmalar tamamlandığında dünyanın en büyük antik parkının da ziyarete açılmış olacağını belirterek, "İnsanlar buradaki medeniyeti yakından tanıma imkanı bulacaklar, tarihsel yolculuk yapacaklar. Kapadokya’da insan yaşamlarının temelini öğrenmemizi sağlayacak heyecan verici bir çalışmaya ev sahipliği yapıyoruz" dedi.

Çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığı kontrolünde yapılıyor Yürütülen kazı ve temizleme çalışmalarının ilk etabının 2017 yılında ziyarete açılacağını öngördüklerini dile getiren arkeolog Semih İstanbulluoğlu ise çalışmaların Kültür ve Turizm Bakanlığı kontrolünde devam ettiğini aktardı. Kapadokya'da geçmiş dönemlerde yaşam sürmüş medeniyetler hakkında net bilgilere erişilebilecek kazı çalışmalarında ilginç malzemeler bulduklarını aktaran İstanbulluoğlu, "Hitit öncesi döneme dayandığı yönünde öngörülerimiz var bilimsel çalışmaların laboratuvar ortamlarından tamamlanmasının ardından daha net bilgilere ulaşabileceğiz. Kazı çalışmalarında tarihsel sürecini henüz tespit edemediğimiz lüle taşından yapılan pipolar gibi ilginç eşyalar bulduk. Bunlar insanlık tarihi açısından elimize net veriler sunabilir" ifadelerini kullandı.