Kavuk Artık Şevket Çoruh'ta
Geleneksel Türk tiyatrosunun en önemli simgelerinden olan kavuk, Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda düzenlenen törenle Rasim Öztekin'den Şevket Çoruh'a devredildi.
Kavuğu devreden usta oyuncu Rasim Öztekin ve Şevket Çoruh, Şirin Payzın’ın sunduğu Sözüm Var programına konuk oldu.
Rasim Öztekin tiyatroların salgın öncesindeki durumunu şöyle değerlendirdi:
"Tiyatro artık izlenmiyor. Tiyatrodan bi haber insanlar var. Eski gibi değil. Eskiden biz oyuna başladığımız zaman 100 bin garanti seyircimiz vardı. Türkiyede ciddi bir kültürsüzlülük var. Tiyatro eksiye doğru gidiyor. Pandemi de buna tuz biber ekti."
Kavuğun yeni sahibi Şevket Çoruh, tiyatroların son dönemde mali açıdan büyük sorunlar yaşadığının altını çizerek, "Belli bir kesimin ilgisi artmıştı, ama bir altın çağ yoktu. Bir biletin yüzde 40'tan fazla vergi yükü var. 1958 yılındaki bir tiyatrocunun şikayetleri 2020 yılında da devam ediyor. Birçok tiyatro kapandı ve kapanacak. Birçok arkadaşımız işsiz kaldı. Bazıları memleketlerine döndüler, bazıları başka işler yapıyorlar. Kapan tiyatrolar bir daha açılamıyor. AVM'ye çevrilen, yakılan birçok tiyatro örneği var geçmişte." diye konuştu.
Politik mizah öldü mü
Kadri Gürsel'in "Politik mizah öldü mü?" sorusuna Rasim Öztekin şöyle cevap verdi:
"Mizah her zaman için kötü koşullardan çıkmıştır. Ancak tiyatro ve mizah arz talep meselesi haline geldi. Politik mizahı destekleyecek seyirci yok. Ferhan Şensoy, politik mizah yapıyor, salon boş."
O gece
Rasim Öztekin, kavuk devir töreni hakkında şunları söyledi:
"Dün akşam gerçekten güzel bir gece yaşandı. Hiç ummuyordum. Daha önceden bu kavuk teslimi, tiyatrocular arası bir törenle olup bitiyordu. Yerel yönetimin törene el atmasıyla kavuk verme seviye atladı. Yerel yönetimlerin tiyatroya ciddi destek vermeleri gerektiğini dün akşam gördük. O geceyi organize ettikleri için İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ve sayın Ekrem İmamoğlu'na teşekkür ediyorum. Saat 19.00'a kadar yağmur yağdı, 20.00'da başlaması gereken etkinliğe yoğunluk nedeniyle başlayamadık. Ara ara yağmur yağmasına rağmen katılımda azalma olmadı."
Şevket Çoruh ise, "Dün geceye dair bir şey hatırlamıyorum. Çok garip bir duygu. Yılların birikimiyle gelen bir gelenek. Bu büyük bir sorumluluk. Bir yandan da zor zamanlardan geçiyoruz. Gülerek mi, ağlayarak mı alsam bilemedim. Rasim ağabeye tekrar teşekkür ediyorum." diye konuştu.
"Kavuk" neden önemli?
Rasim Öztekin, kavuk teslim töreninin önemini şöyle anlattı:
"Bu 140 yıldır devam eden bir gelenek. Bunun İsmail Dümbüllü'nün gerçek kavuğu olmadığı gibi önemsiz tartışmalar da var. Burada aslolan usta-çırak ilişkisi. Ben Ferhan Şensoy'dan kavuğu aldığımda, 'diplomamı aldım' dedim. Tiyatrocuların en çok ustalara saygı duyması gerekir. Ben babamın yanında sigara içerdim, Ferhan Şensoy'un önünde içmezdim. Yeteneğin varsa oyuncu olursun, ama önce insan olmak lazım. Ben çok iyi tiyatrocu olan ama artık bitmiş kimseleri tanıyorum. Disiplin ve ustalara saygı çok önemli."
"Örgütlenmeliyiz"
"Kavuk neyi değiştirdi?" sorusun cevap veren Çoruh, "Kavuğu kafama takıp İstanbul sokaklarında dolaşmak istiyorum. TBMM'ye, Kültür Bakanlığı'na gitmeyi düşünüyorum, acaba ne değişmiş diye. Kavuğun bize kattığı bir şey yok. Bizim yapacaklarımız var ancak. Zor zamanlardan geçiyoruz. Daha iyi günlere gidebilmek için bir şeyler yapmalıyız, örgütlenmeliyiz. Birçok özgürlükten mahrumuz, bunlar için mücadele etmeliyiz. Kavuk bana genç meslektaşlarıma destek olmam gerektiğini söylüyor. En önemlisi örgütlü bir mücadeleyle Türk tiyatrosunun sorunlarını iyi anlatmamız gerekiyor." diye konuştu.