"İthal peynirin altında da bir bit yeniği vardır"
Temel Karamollaoğlu,Venezuela’dan peynir ithalatını eleştirirken, Türkiye'de üretilen peynir çeşitlerini saydı. Her ürünün ithalatının yapılmasını eleştiren Karamollaoğlu, "Bunun altında bir bit yeniği vardır da henüz ne olduğunu bilmiyoruz” dedi.
“Bunun altında bir bit yeniği vardır”
“Türkiye Venezuella'dan sıfır vergi ile peynir ithal etmeye karar verdi, hayırlı olsun” diyen Karamollaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
Bundan sonra biz Venezuella peynirini yiyince sağlığımıza da kavuşacağız, ekonomimiz de düzelecek Türkiye'de peynir konusunda hiçbir sıkıntı çekilmeyecek.Emin olun akıllara durgunluk veren bir karar. Bizim Edirne'de Ezine Peyniri, Kayseri'de Çömlek Peyniri, Konya'da Küflü Peynir, Diyarbakır'da Örgülü Peynir, Van'da Otlu Peynir, İzmir'de Tulumumuz var. Dahasını saymakla bitiremeyiz. Şimdi bunlar bitti, Venezuella'dan peynir getireceğiz.Allah bunlara akıl fikir versin. Hayvan ithal eden buğday ithal eden bu iktidar şimdi de peynir üreticisini hedefe koymuş gözüküyor. Bunun altında bir bit yeniği vardır da henüz ne olduğunu bilmiyoruz.
“Kaynağı bulmak marifet değil”
Türkiye'nin ekonomide büyük bir çıkmazın içinde olduğunu ifade eden Karamollaoğlu, Karadeniz'de bulunan doğalgaz rezervine dikkat çekerek, şunları dile getirdi:
Karadeniz'de bulduğumuz gaz bizim bütün problemlerimizi çözecek kanaatine getirmeye çalışıyorlar milleti, inşallah öyle olur.Bizim böyle bir kaynağı bulmuş olmaktan dolayı sevinmemiz elbette gerekir ancak o kaynağı bulmak marifet değil o kaynağı milletin hizmetine sunmak önemlidir” diye konuştu.
“Giresun felaketi ilk değildir”
Giresun'da yaşanan sel felaketine de değinen Karamollaoğlu, şunları söyledi:
Sonrasında oraya çıkan tablo bütün milletimizi üzdü. Bilmeliyiz ki bu doğayı betona kurban etmemizin sonucudur. ‘Şehrin silüeti bozuldu' diyorlar.Eğer siz doğanın siluetini bozmaya kalkışırsanız bu sonuçlarla karşı karşıya kalırsınız. Sadece şehrin değil doğanın siluetini bozuyorsunuz.
Karamollaoğlu bir kez daha bu tür felaketlerin yaşanmaması için iktidara önerlerini de şöyle sıraladı:
“ Betonlaşma zihniyetinden mutlaka ülkemiz kurtarılmalıdır.
İmar izinlerinde çevre faktörü dikkate alınmalı dere yataklarına bina yapılmasına izin verilmemelidir.
HES'ler bu bölgede doğaya yaptığı tahribatı gidermek için gerekli tedbirler alınmalıdır.
İktidarın süratle bu bölgede araştırma yapmasına doğanın tahrip edildiği ve felaketlerin yaşanma ihtimali olan bölgelerde gerekli tedbirlerin alınması için bir adım atılmalıdır.
Yoksa biz bu felaketleri anlaşılan tekrar tekrar yaşayacağız çünkü Giresun felaketi ilk değildir. Son olması için mutluka adımlar atılmalıdır.
“Adeta Twitter adliye koridorlarına döndü”
Adaletin devletin temeli olduğunu söyleyen Temel Karamollaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
Temeli sağlam olmayan bir devlet ayakta duramaz. Bugün Türkiye'nin pek çok alanda sorunları ama en büyük problem adalet mefhumunun zedelenmesidir.Bir ülke düşünün ki millet adaleti sosyal medya üzerinden sağlamaya çalışsın. Her gün tweetlerle bir suçlunun yakalanıp ceza alabilmesi için kampanyalar düzenlenir hale geldi.Adeta Twitter adliye koridorlarına döndü. Bir ülkede adalet sosyal medya üzerinden sağlanmaya çalışılıyorsa o ülkede adalet yok demektir. Adaletin olmadığı yerde ise zulüm vardır.