Vize krizini böyle yorumladılar: Türkiye'nin Batı'dan sürüklenişinin bir diğer işareti
ABD ile Türkiye arasında yaşanan vize krizi, AKP Türkiyesi'nin Batı'dan kopuşu olarak yorumlanıyor.
İngiliz Financial Times gazetesi, vize krizine "ABD'nin Türkiye'yle ilişkilerinde işler kötüleşiyor" başlıklı haberinde ve başyazılarından birinde yer verdi. Başyazıda krizin "Türkiye'nin Batı'dan sürüklenişini gösteren bir diğer işaret olduğu" yorumu yapıldı.
Gazetenin İstanbul muhabiri Mehul Srivastava imzalı haberde, önce krizdeki gelişmeler özetleniyor:
"Krize, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı geçen yıl düzenlenen darbe girişimden sonra başlatılan kovuşturmalarda ABD vatandaşlarının ve çalışanlarının tutuklanması yol açtı. Kriz, Türkiye'nin Batılı müttefikleriyle ilişkilerinin nasıl kötüleştiğini gösteriyor."
Haberde görüşlerine yer verilen ABD'nin eski Ankara Büyükelçilerinden James Jeffrey, "Hiçbir Amerikan yönetimi, karşısındaki ülke ne kadar önemli olursa olsun böyle bir baskı altına alınmaya izin vermez. Bu, Türk sistemi içinde ABD'yi bilerek hedef alan unsurlarla ilgili bir anlaşmazlık. Ve bu Erdoğan ve Trump seviyesinde çözümlenmeli. Rusya'da bile atmadığımız çok alışılmadık bir adım bu" diyor.
Financial Times, Cumöhurbaşkanı Erdoğan'ın özellikle geçen yılki başarısız darbe girişiminden sonra daha milliyetçi ve Batı karşıtı bir tutum takınmasıyla, Türkiye'nin ABD'yle ilişkilerinin bir süredir kötüye doğru gittiğini yazıyor.
'Gülen, Suriye ve Zarrab'
Gazete, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'nin Fethullah Gülen'i iade etmemesine, Washington'ın Suriye'deki Kürt militanlara desteğine ve İran'a yönelik ambargoları İran'a altın satarak deldiği iddia edilen hem İran hem de Türk vatandaşı bir iş adamının (Reza Zarrab) ABD'de tutuklu olmasına öfke duyduğunu belirtiyor.
Financial Times, uzmanlara göre Batı'yı düşman olarak göstermenin iç destek anlamında Erdoğan'ın işine yaradığını, ancak vize krizinin piyasalara etkisinin Erdoğan'ın politikalarının ekonomiye yönelttiği tehdidi gösterdiğini vurguluyor. Haber şöyle devam ediyor;
"ABD'li yetkililer bir süredir özel sohbetlerde Erdoğan'ın davranışına kızıyordu ancak terörle mücadele gibi konularda bu güçlü liderle ilişkiye devam ediyordu. ABD Başkanı Donald Trump geçen ay 'Erdoğan'ın dostu olduğunu' söylemişti. Ancak Washington'ın Türkiye'nin davranışı karşısında sabrı tükeniyor gibi görünüyor".
Haberde yorumuna yer verilen Türkiye'nin eski AB Büyükelçisi Selim Kuneralp de "Bu daha önce hiç görülmemiş bir şey. Bir Türk diplomatı olarak hizmet verdiğim onyıllar boyunca bir ülkenin Türkiye'ye vize yasağı koyduğunu hatırlamıyorum. Bu durumun hemen sakinleştirilmesi gerekiyor. Ancak Erdoğan gerilimi azaltmaya alışık bir lider değil, en azından hemen" diyor.
'Türkiye'nin Batı'dan sürüklenişi'
Vize krizine başyazılarından birinde de yer veren Financial Times, yazıya "Vize tartışması Türkiye'nin sürüklenişini gösteren bir diğer işaret" başlığını atmış.
Yazıdan bazı satırlar şöyle;
"Uzun zamandır süren ABD-Türkiye ittifakı ağır bir gerilim altında. Ancak bu son gerilimin artmasına izin verirlerse ki Türkiye'nin misillemesi bunun mümkün olduğunu gösterdi, her iki tarafın kaybedecek çok şeyi var. ABD için Türkiye, Ankara'nın önceliği IŞİD'le savaş olmasa da, hala terörle mücadelede stratejik bir müttefik ve ortak. Aynı zamanda Erdoğan bölgesel meselelerde Rusya ve İran ile işbirliği yapmanın gerekli olduğunu görse de, bu ittifaklara bağımlı kalmak istemeyecektir. Sonuçta Türkiye'nin kaderi hep Batı ile yakın ilişkilere bağlı olmuştur.
"Avrupa, Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı. Erdoğan da dâhil, iktidardaki AK Parti'nin seçkinleri çoğunlukla çocuklarını okutmak için Amerikan üniversitelerine yolluyor. İşte bu nedenle vizelerin askıya alınması sorun yaratacak ve tam da bu yüzden çabuk bir çözüm bulmak herkesin yararına. Bu tartışma geçse de, Türkiye ve NATO müttefikleri arasında giderek artan sürtüşme, özellikle de ABD'nin uluslararası liderlikten çekilmesi ve Rusya'nın Avrasya tutkuları bağlamında tehlikeli. Türkiye son yıllarda Batı'da demirlediği yerlerinden sürükleniyor. AB'yle ilişkileri çok yıpranmış durumda. Bu ne kadar uzun sürerse, sürüklenişin kalıcı olma riski daha da büyür."