TBMM 26. Dönem 3. Yasama Yılı: Erdoğan'ın açılış konuşması
Meclis, yoğun gündemle çalışacağı 26. Dönem 3. Yasama Yılı'na bugün başlıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan açılış konuşmasında "Tezkere konusunda bir parti hariç Meclisimizde sergilenen birlik ve beraberliği taktirle karşılıyorum" diye konuştu. Erdoğan konuşmasının sonunda sorulan HDP'nin açılışa kalmamasına ilişkin bir soruya ise 'Onların yeri Kandil' diye yanıt verdi.
Meclis’teki törene HDP parti olarak katılmama kararı aldı, CHP, MHP ve AKP milletvekilllerinin hazır bulunduğu Genel Kurul’da Erdoğan’ın girişi ve çıkışı sırasında CHP’liler ayağa kalkmadı.
Açılış konuşmasında Genel Kurul'a seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şöyle konuştu:
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 26'ncı Dönem, 3'üncü Yasama Yılı'nın açılışında, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Bugüne kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında görev yapmış tüm milletvekillerimizi saygıyla yâd ediyorum.
Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinden ahirete irtihal etmiş bulunanları rahmetle anıyorum.
Kurtuluş Savaşı’nı sevk ve idare eden, 15 Temmuz’da çifte gazilik ünvanı alan Meclisimize yeni yasama yılında başarılar diliyorum. 15 Temmuz’da TBMM’nin ve Genelkurmay Başkanlığı binası çevresinde 34 vatandaşımız şehit olmuştur.
15 Temmuz gibi felaketler ülkelerin birliklerinin adeta test edildiği imtihanlardır. Biz devlet ve millet olarak bu imtihanı alnımızın akıyla verdik. Artık ihanet ortaklarının işi çok daha zordur.
15 Temmuz artık bizim tıpkı Malazgirt, İstanbul’un fethi, Çanakkale gibi hepimizin ortak bir değeridir. Bu değere saygı duyan herkes milletimizin gönlünde yücelir. Bu değeri önemsizleştirmeye çalışan herkes de milletimizden hake ettiği cevabı alır.
YENİ YÖNETİM SİSTEMİ
Yasama, yürütme ve yargı arasındaki ilişkiler yeni sistem ile netleşti. Yasalar cumhurbaşkanlığı kararnamesinin üzerinde olacaktır. Türkiye milli iradenin bu derece güçlendirildiği bir sisteme kavuşmuştur.
Meclisimiz ve hükümetimizin önünde çok önemli bir görev var. Uyum yasaları başta olmak üzere yeni sistemin hayata geçmesini sağlayacak düzenlemeler için derhal çalışmalar başlamalı.
'TEK BİR YATIRIMIMIZI ERTELEMEDİK'
Dört bir yanımızın istikrarsızlıkla çevrili olduğu bir dönemde hem kendimizi korumamız hem de yatırımlarımız yapmamız önemli bir başarıdır.
Türkiye tek bir yatırımı ertelememiştir. Hükümet'ten beklentim kamu mali disiplininde taviz vermeden, vatandaşımızı günlük hayatını kolaylaştıracak tedbirler almasıdır.
Kafa karıştıracak gereksiz adımlardan kaçınılması büyük önem arz etmektedir. Tezkere konusunda, bir parti hariç, Meclis'teki birlik ve beraberliği takdirle karşıladığımı belirtmek istiyorum. Önümüzdeki günler de milli konularda bu dayanışmanın çok daha sık sergileneceğini ümit ediyorum.
'OLAĞANÜSTÜ TEHDİTLER OLAĞANÜSTÜ TEDBİRLER GEREKTİRİR'
Yargının terör örgütü olarak tanımladığı yapıları doğrudan ya da dolaylı desteklemeyi hiç kimseye yakıştıramam. OHAL uygulamasına yönelik bir takım nitelemeler var ki gerçekten kabul edilebilir değil.
Türkiye’nin olağanüstü tehditlerle karşı karşıya olduğunu kim inkar edebilir? Olağanüstü tehditler olağanüstü tedbirler gerektirir. Bugüne kadar terör örgütleri ve mensupları dışında OHAL’den zarar gören olmamıştır.
Biz Türkiye olarak sınırlarımızın içinde ve dışında terör örgütleriyle mücadele konusunda karalılığımızı devam ettireceğiz.
IRAK'IN KUZEYİNDEKİ REFERANDUM
Irak’taki mezhep gerilimi pek çok sorunun kaynağıdır. Kuzey Irak yönetiminin yaptığı referandumun herhangi bir karşılığı yoktur. Bu teşebbüs dahi başlı başına önemli bir sorundur. Buradaki asıl sıkıntı bu girişimin asıl kimin işine yarayacağıdır. Bir kaotik dönemde bölgesel bir yapının bağımsızlık iddiası başka güçlerin oyuncağı olmaktan başka bir anlam taşımayacaktır.Bir fitne kuyusunun kazılmasına biz göz yumamayız. Kerkük üzerinden ülkemizin tehdit edilmesine tahammül edemeyiz. Bunu hesabını da mutlaka sorarız.
'YAPILAN BU YANLIŞTAN BİR AN ÖNCE DÖNÜLECEĞİNİ UMUYORUZ'
Kuzey Irak yönetimi hüsrana uğramaya mahkumdur. Kişisel hırslar ve iktidar kaygılarıyla yapılan bu yanlıştan bir an önce dönüleceğini umuyoruz.
Konunun suhuletle çözümü en büyük arzumuzdur. Kuzey Irak yönetimi yaptığı yanlıştan dönme erdemi gösterirse Türkiye bu kardeşlerinin yanında olmaya devam edecektir.
'BİZİM AB ÜYELİĞİNE İHTİYACIMIZ DA KALMAMIŞTIR'
Şu anda bakıyoruz kıtanın her köşesinde terör örgütlerini yücelten afişler dağıtılıyor. Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde gösterdiği sabrı yanlış anladıklarını görüyoruz. Bizim AB üyeliğine ihtiyacımız da kalmamıştır.
Şayet bugün AB bir atılım yapacaksa bunun tek bir yolu vardır. O da Türkiye’yi üye yaparak gerçek anlamda bir ekonomik ve kültürel genişleme hamlesi yapmasıdır. Avrupa’nın geleceğine katkı vermekten mutluluk duyarız. Yapmazsa da kendi yolumuzda ilerlemeye devam ederiz.