Tacize engel olurken öldürülen Haydarcan'ın babası: 'Baba ben şiddete kaşıyım' derdi

Ankara'da taciz edilen 12 ve 13 yaşlarındaki iki kız çocuğunu korumak isterken Mert T. (17) ve Yunus H. (17) tarafından bıçaklanarak öldürülen Haydarcan Kılıçdoğan'ın (28) babası Nurettin Kılıçdoğan, “'Baba ben şiddete kaşıyım' derdi. Akrabalarımın spor yerleri var, oraya kendisini koruma anlamında 15 gün gitti. Sonra 'şiddete kaşıyım' diyerek bıraktı” dedi.

Yenimahalle ilçesi Batıkent semtinde geçen hafta Pazar günü meydana gelen olayda; iki kız çocuğu, iki kişinin tacizine uğradıklarını ileri sürerek Haydarcan Kılıçdoğan'dan yardım istedi. Kılıçdoğan, kızları taciz ettiği ileri sürülen Mert T. ile Yunus H.'yi uyarınca kavga çıktı. Mert T., Haydarcan'ı 6 yerinden bıçaklayarak ağır yaraladı. Çağrılan ambulansla Yenimahalle Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Haydarcan Kılıçdoğan, hayatını kaybetti. Olayın ardından oto tamircide çalışan Mert T. ile Yunus H., yakalanıp, tutuklandı. Haydarcan'ın cenazesi Ankara'da toprağa verildi.

'En büyük hayali müzisyen olmaktı'

İki çocuklarından birini kaybeden Nurettin ve Songül Kılıçdoğan çifti, evlerinin önünde kurulan taziye çadırında taziyeleri kabul ediyor. Nurettin Kılıçdoğan, olaydan sonra birçok kişinin kendilerini arayarak, baş sağlığında bulunduğunu, yalnız bırakmadıklarını söyledi. Batıkent'te bu olayların devam etmesinin kendilerini üzeceğini söyleyen Nurettin Kılıçdoğan, oğlunun isminin yaşatılmasını istedi. Kılıçdoğan, "Bir mücadelenin ismi olarak olayın yaşandığı yakın bir parkta veya bir yerde çocuğumun isminin yaşatılması hem çocuğumu hem de bizi onore eden bir davranış olur. Bu tür olayların tekrarlanmasını engelleyen ya da duyarlılığı arttıran bir şey olur diye düşünüyorum. Tabii bunu değerlendirecek olan yetkililerdir" dedi.

'Şiddete karşıyım derdi'

Baba Kılıçdoğan, oğlunun hiç kavga etmediğini, sesini yükseltmediğini söyleyerek, "Onun kırmızı çizgisi vardı. Kendisine hakaret edilirse kavga edeceğini söylerdi. Çocukluğundan beri böyle bir davranışı vardı. 'Kavga edeyim birisini döveyim' diye bir düşüncesi yoktu. Biz arkadaşlarımızla bir araya gelince 'şöyle kavga ettik, böyle dayak yedik' diye anlatırken bile yanımızdan kalkan bir çocuktu. Hatta 'baba ben şiddete kaşıyım' derdi. Akrabalarımın spor yerleri var, oraya kendisini koruma anlamında 15 gün gitti. Sonra 'şiddete kaşıyım' diyerek bıraktı. En büyük hayali müzisyen olmaktı. Oğlumla gurur duyuyorum" diye konuştu.

'Bize çok büyük bir onur ve gurur bıraktı'

Haydarcan'ın akrabası Ekrem Öztaş ise yeğeninin kimseyi incitmeyen birisi olduğunu belirterek, "Ben boks antrenörü olduğum için Haydarcan'a, 'Gel spor yapalım' dediğim zaman, 'Ağabey ben şiddete karşıyım, benim işim müzik' derdi. Haydarcan bize çok büyük bir onur ve gurur bıraktı. İki kız çocuğunun hayatını kurtardı; ama kendi hayatını kaybetti. Bunun acısını yaşıyoruz; ama onurlu ve gururluyuz. Bize böyle bir gurur yaşattığı için de çok mutluyuz. Herkes yanımızda, Haydarcan herkese mal oldu" ifadesini kullandı.