Oyuncaklara yeni düzenleme

Oyuncaklara yeni düzenleme
Ticaret Bakanlığı yeni bir düzenleme yaparak oyuncaklar, bebek ve çocuk malzemelerinde kullanılan bazı kimyasal maddelerin kullanım limitlerini düzenledi.

Oyuncaklardaki kurşun, krom, fenolün, bisphenol limit değerleri düşürüldü. Böylece oyuncakların içindeki kimyasal miktarlar çocuklara zarar vermeyecek boyuta çekildi. Denetimler devam ederken oyuncaklarda rastlanan fitalat, bisphenol a ve kurşunun çocuklar için tehlike oluşturduğunun altı çiziliyor. Bu kimyasal maddelere karşı ebeveynlerin dikkat etmesi gereken bazı noktalar var.

"Kurşun, krom, bisphenol a ile ilgili değişiklikler getirildi"

Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması, Piyasa Gözetimi ve Denetimi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Meral Karaaslan yapılan son düzenlemeyi anlattı. Karaaslan, "Oyuncak güvenliği yönetmeliği Ekim 2016 itibarıyla Avrupa Birliği ile birebir uyumlu bir yönetmelik. Ancak bu yönetmelikle Avrupa Birliği içerisinde bilimsel bir takım çalışmalar yapılarak bazı kimyasallarla ilgili limitlerde düşüş gerçekleşti. Birebir takip ediyoruz ve kendi yönetmeliklerimize uyguluyoruz. Son değişiklik bu haliyle geçerli.  Özellikle kurşun, krom, bisphenol a ile ilgili değişiklikler getirildi" şeklinde konuştu. 

"Bisphenol a sert plastiklerde bulunan bir kimyasal"

Oyuncaklarda bulunan bisphenol a ve kurşun çocuklar için tehlike oluşturuyor. Meral Karaaslan, bu iki kimyasal ürünle ilgili denetimlerin de yapıldığını ifade ederek şunları söyledi: 

"Bisphenol a özellikle sert plastiklerde bulunan bir kimyasal. Ağız ve emme yoluyla geçebilen bir kimyasal. Dolayısıyla biz özellikle biberonlarda buna dikkat ediyoruz. Düdük ve melodika gibi ağızla etkinleştirilen oyuncak diyoruz. Bu tür ürünlerde biz mutlaka bisphenol a ile ilgili incelemelerimizi yapıyoruz. Bunun dışında kurşun bütün oyuncaklarda özellikle boyadan gelen bir kimyasaldır. Kazınabilir materyal dediğimiz çocuk arabasındaki boyayı kazıyarak içinde kurşun veya krom 6 bulunup bulunmadığını kontrol ediyoruz. Yine aynı şekilde oyun hamurlarında slimelarda boyadan gelen kurşun var mı, bunu kontrol ediyoruz. Hem boyalı hem de baskılı yüzeylerde kurşun olma olasılığı yüksek olduğu için biz bu tür ürünleri riskli kabul ediyoruz. Boya kalemlerinde çocuklar ağzına alıp kemirme refleksini çok gösteriyor. Aynı şekilde boyayı kazıdık içerisinde kurşun, krom 6 var mı, çocuğa bir etkisi olabilecek mi bütün bunları değerlendirmiş olacağız."

"Fitalat en yoğun karşılaştığımız kimyasal "

Oyuncaklarda en büyük tehlikenin fitalat olduğunu ifade eden Karaaslan, "Bir oyuncakta kesinlikle ambalaj bilgisi olması gerekiyor. Üzerinde bilgi olmayan ürünü tüketicilerimizin hiçbir şekilde almaması gerekiyor. Son iki yılda biz 2 milyon civarında oyuncağı inceledik ve 2 milyon oyuncaktan yaklaşık 35 bininde güvensizlik tespit edildi. Güvensizlikle ilgili en önemli unsur birincisi bizim için fitalat oluyor. Fitalat  yumuşak plastiklerde çok kullanılan bir kimyasaldır. Çocukların üreme organlarına son derece zarar veren bir kimyasaldır. Fitalat en yoğun karşılaştığımız kimyasal. Fitalat ve ayrılabilir küçük parçalar bizim en fazla karşılaştığımız güvensizlik unsuru. Fitalatlar yumuşak olan bütün plastiklerde çıkabiliyor. Plastik bebek, oyun hamuru ve plastik toplarda fitalatlara rastlanabiliyor. Limitlerin üzerinde çıkan bütün ürünler toplatılıyor" şeklinde konuştu.  

Tüketici nelere dikkat etmeli?

Oyuncaklardaki kimyasal tehlike gözle görülemiyor. "Tüketicinin bunları anlayabilmesi mümkün değil" diyen Karaaslan, "Bunu yalnızca laboratuarlarda anlayabiliyoruz. Bazı ürünlerde özellikle çok yoğun bir plastik kokusu olabiliyor. Bunlara dikkat edilebilir. Kurşun da çok tehlikeli bir kimyasal. Hemen hemen her üründe, bir bebek mobilyasında bile boyadan kaynaklı kurşun bulunabilir. Baskılı yüzeyler, boyası çok kolay çıkan ürünlere çok dikkat edilmesi gerekiyor. Boya çok kolay bir kazımayla çıkıyorsa bu gerçekten çocuklar için risk oluşturabilecektir" ifadelerini kullandı. 

DEĞİŞİKLİKLER BİR YIL SONRA YÜRÜRLÜĞE GİRECEK

Ticaret Bakanlığı'nın düzenlemesiyle kimyasal kısıtlamalara ilişkin değişiklikler bir yıl sonra yürürlüğe girecek. Üreticiler belirlenen değerlere Aralık 2020'ye kadar uyum sağlamak zorunda.