Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma, geçtiğimiz yıl Akar'ın bulunduğu Milli Savunma Bakanlığının şikâyetiyle başladı. Yıldız'ın telefonu dört ay boyunca bu kapsamda dinlendi.

2018 yılında Hulusi Akar, Müyesser Yıldız'a Abdullah kod adlı gizli tanığın FETÖ Kara Havacılık davasındaki ifadesinin haberleştirilmesinden dolayı "Kişisel husumet ve kin" suçlamasıyla 250 bin liralık tazminat davası açmıştı. Yıldız ise buna 5 liralık tazminat davasıyla buna karşılık vermişti.

Akar'ın şikâyetiyle gözaltına alındı

5 Mart'ta mahkeme, Müyesser Yıldız'ı 7 bin 80 liralık adli para cezasına çarptırırken hükmün açıklanmasını da geriye bıraktı.

Odatv'de yer alan habere göre; tazminat kararından 3 ay sonra yani geçtiğimiz gün Yıldız, yine Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın şikâyetiyle bu kez 'askeri casusluk' suçlamasıyla gözaltına alındı.

Yıldız, kendisine 'kişisel husumet' suçlamasıyla tazminat davasının açılmasının ardından şu ifadeleri kullanmıştı:

“37 yıllık gazeteciyim. Bugüne kadar değil hakaret davası açılması, hiçbir haberime tekzip veya yalanlama dahi gelmedi. Ben, TSK’ya kumpas kurulurken askerlerimize sahip çıktım ve onları savundum. Bunun bedelini de Silivri Cezaevi’nde yatarak ödedim. TSK’ya kimsenin hakaret etmesine izin vermem. Sayın Akar kendisine ‘kin, nefret, husumet’ beslediğimi ifade ediyor. Tanımam, bilmem. Dili dilime, eli elime değmemiştir. Sadece şehit cenazelerinde ve televizyonlarda gördüğüm birisidir. Silah arkadaşı, mevkidaşı değilim. Makamında gözüm yok ki husumetim olsun. Ben sadece ülkemize yaşatılan 15 Temmuz travmasının ortayı çıkması için çalışıyorum, çalışmaya da devam edeceğim.”