Köfteye neden domuz eti karıştırılıyor? Büyük tehlikeyi uzman isim açıkladı

Köfteci Yusuf'ta ortaya çıkan domuz eti skandalı, gıda güvenliği konusunda büyük tartışmalara neden oldu. Peki, neden dana etine domuz eti karıştırılıyor?

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın yayınladığı taklit ve tağşiş ürünler listesinde yer alan Köfteci Yusuf gibi işletmelerde domuz etinin kullanılması, tüketicileri şok etmişti. Bu durum, dana etine neden domuz eti karıştırıldığı sorusunu akıllara getirdi.

Gourmet Pork şirketinin ithalat sorumlusu Halit Özbahçıvan'ın yaptığı açıklamaya göre, bu işletmelerin kullandığı domuz eti, çiftliklerde yetiştirilen evcil domuzlardan değil, yaban domuzlarından geliyor. Özbahçıvan, "Ucuz olması için çiftliklerde yetiştirilen domuzların etlerini kullanmaları anlamsız olur. Hem böyle bir fiyat skalası varken hiçbir şirket bu riske girmez. Onların kullandığı sağlıklı olan çiftlik domuzları değil, yasalara aykırı şekilde avlanan ve ticareti yapılan yaban domuzları" dedi.

Yaban Domuzu Eti Piyasası ve Riskleri

Özbahçıvan, yaban domuzu eti için adı konulmamış bir piyasa olduğunu ve bu piyasanın avcılar tarafından avlanan domuzlarla döndüğünü belirtti. "Bazen avcılar bize bile gelip vurdukları yaban domuzlarını satmaya çalışıyorlar" diyen Özbahçıvan, bu durumun ne kadar yaygın olduğunu gözler önüne serdi.

Ucuza satılan yaban domuzu etlerinin ise 'Trişin' adı verilen parazit içerme riski taşıdığına dikkat çeken Özbahçıvan, bu durumun tüketici sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguladı.

TRİŞİN HASTALIĞI

Trişin (Trichinella) bütün memelilerde, özellikle de domuzlarda yaşayan bir asalaktır. Dünyanın hemen her yerinde, özellikle de AB.D., Almanya ve İngiltere gibi domuz etinin az pişirilerek yendiği ülkelerde raslanır. Sosis, jambon biçiminde hiç pişirilmeden yenmesi, domuz etinin tehlikesini büsbütün artırır. Trişin kurtçuklarının kistler oluşturması barsak ve kaslarda düzensizliklere yolaçar. Hastalık, asalakların mide mukozasına yayıldıkları durumlarda ciddi ve tehlikeli bir görünüm alır.

Trişin, dişisi 3-4 mm uzunluğunda olan beyaz renkli bir kurttur. Erişkin asalaklar insan ve hayvanların barsak mukozalarına yerleşmiş yaşarlar. Dişilerin doğurdukları kurtçuklar, önce lenf. sonra da kan yoluyla bedene yayılarak çizgili kaslarda (kalp kası dışında) yuvalanırlar. Orada keselenerek, yıllarca canlı kalacak kist biçimine dönerler. Trişin’in en sık görüldüğü kaslar göğüs, dil ve baş-boyun kaslarıdır.

TRİŞİN: GÖRÜNMEZ DÜŞMANIN VÜCUTTAKİ YOLCULUĞU

Trişin adı verilen parazit, insan vücuduna girdikten sonra adeta bir savaş başlatır. Bu savaşın üç aşaması vardır ve her aşama, vücuda verdiği hasarla farklı belirtilerle kendini gösterir.

YAYILMA EVRESİ: İLK SALDIRI

Parazitler, kontamine olmuş yiyeceklerle vücuda girer ve mide asidini aşarak bağırsaklara ulaşır. Burada hızla çoğalmaya başlayan parazitler, kan dolaşımı yoluyla kaslara doğru bir yolculuğa çıkar. Bu sırada vücut, ishal, karın ağrısı ve kusma gibi tepkilerle bu istilaya karşı direnmeye çalışır. Ateş, 40 dereceye kadar yükselirken, vücut sanki alev alev yanıyormuş gibi hisseder.

YERLEŞME EVRESİ: SAVAŞIN EN ŞİDDETLİ DÖNEMİ

Parazitler kaslara yerleştikten sonra, savaşın en şiddetli dönemi başlar. Kas ağrıları dayanılmaz hale gelir, yutkunmak ve nefes almak zorlaşır. Yüzde ve boyunda şişlikler oluşur, bazen de bu şişlik tüm vücuda yayılarak akciğerleri etkileyebilir. Ciltte kaşıntılı döküntüler görülür. Bu evre, ölümle sonuçlanabileceği gibi uzun süreli ve kronik bir hale de gelebilir.

SÜREĞEN EVRE: UZUN SAVAŞ

Parazitler kaslara yerleştikten yaklaşık 20 gün sonra, savaşın en uzun ve yorucu evresi başlar. Kas ağrıları azalmaya başlasa da, ateş ve döküntüler aylarca hatta yıllarca sürebilir. Vücut, bu uzun süreli savaşın yorgunluğunu taşır.

Trişin hastalığı, erken teşhis edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, özellikle domuz eti tüketiminde dikkatli olmak ve hijyene önem vermek büyük önem taşır.