CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, hava koşulları nedeniyle İstanbul Havalimanı’nda yaşanan olumsuzluklarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Kaftancıoğlu, “Halkla inatlaşan, bilimle zıtlaşan iktidar faturayı bu millete ödettiriyor. Mühendislere değil müteahhitlere göre iş yapanlar bugün yaşanan ve yarın yaşanabilecek tüm olumsuzlukların baş sorumlusudur. Kış aylarında Atatürk Havalimanı yalnızca bazı kişilere değil halkın kullanımına açılmalıdır” dedi

CHP’li Kaftancıoğlu, İstanbul Havalimanı’nın yağmurlu ve rüzgarlı havalarda felakete davetiye çıkardığını belirterek yeni havalimanı projesine yönelik bilim insanlarının yaptığı itirazları hatırlattı. “İstanbul’u ve çevresini etkisi altına alan olumsuz hava koşulları İstanbul Havalimanı projesiyle ilgili bilimsel itirazları bir kez daha ispatladı” diyen Kaftancıoğlu, 7 Ocak Salı günü 4 uçaktan 1’inin İstanbul Havalimanı’na iniş yapamadığını söyledi. Havalimanın proje aşamasında yapılan itirazların haklı çıkmasından üzüntü duyduğunu kaydeden Kaftancıoğlu, “Halkla inatlaşan, bilimle zıtlaşan iktidar faturayı bu millete ödettiriyor. Mühendislere değil müteahhitlere göre iş yapanlar bugün yaşanan ve yarın yaşanabilecek tüm olumsuzlukların baş sorumlusudur. Kış şartlarında kullanılması felaketlere sebep doğurabilecek İstanbul Havalimanı ile ilgili gerekli tedbirler derhal alınmalıdır. Kış aylarında Atatürk Havalimanı yalnızca özel misafirlere değil halkın da kullanımına açılmalıdır” dedi.

CHP’li Kaftancıoğlu’nun yaptığı yazılı açıklamanın satır başları şöyle:

• Son günlerde İstanbul’u ve çevresini etkisi altına alan olumsuz hava koşulları İstanbul Havalimanı projesiyle ilgili bilimsel itirazları bir kez daha ispatladı. En ufak bir olumsuz havada uçuşların iptal olduğu İstanbul Havalimanı’nda onlarca uçak çevre illerdeki havalimanlarına iniş yapmak zorunda kaldı. Havalimanında etkili olan fırtına nedeniyle binlerce yolcu hem mağdur oldu hem de büyük korkular yaşadı. Hiçbir bilimsel rapor, uyarı, itiraz dikkate alınmadan yapılan havalimanı felakete davetiye çıkarmaya devam ediyor.
• Sadece dün (7 Ocak) kalkış noktası İstanbul Havalimanı olan 118 uçuş rötar yaptı. Varış noktası İstanbul Havalimanı olan 160 uçuşta da rötar yaşandı. Bu sayı varış noktası İstanbul Havalimanı olan uçuşların yüzde 26’sına denk düşüyor. Dün her 4 uçuştan birinin İstanbul Havalimanı’na inemediği anlaşılıyor. İstanbul Havalimanı’nın dünyada en fazla rötar yaşanan havalimanlarının başında gelmesi bilimle inatlaşmanın acı bir sonucudur.
• İstanbul Havalimanı ile ilgili hazırlanan ÇED raporunda dahi havalimanının inşa edildiği bölgede yılın 107 günü kuvvetli rüzgarlı, 65 günü ise yoğun bulutlu olduğu tespit edilmişti. Üstelik ÇED raporundaki bu meteorolojik değerlendirmeler proje alanına çok uzak bir bölgede bulunan Florya Meteoroloji İstasyonu verileri kullanarak hazırlanmıştı. TMMOB’nin 2014 yılında havalimanı projesiyle ilgili hazırladığı teknik raporda yer alan şu uyarıyı bir kez daha hatırlatmak gerekiyor: “Bir havalimanında meteorolojik parametrelerin gerçekliğe uygun olarak ölçülebilmesi için proje alanında bir meteoroloji istasyonu kurulmalı ve en az 5 yıllık bir ölçümden sonra projenin yapılıp yapılmayacağına karar verilmelidir. ÇED raporunda iklim değişikliğinden kaynaklanan riskler yani hortum, aşırı sağanak yağışlar ve fırtınalar da değerlendirilmemiştir.”
• Havalimanı yapılmasına değil havalimanı için seçilen bölgenin doğru olmadığına yönelik itirazlarımıza kulak vermemelerinin sebebini biliyoruz. Dikey mimariyle İstanbul’un yerini göğünü betonla kaplayanlar bugün de yatay mimari adı altında yeni rant alanlarına gözünü dikmiş durumda. İktidar, İstanbul’un mevcut yerleşim bölgesinde rant yaratacak boş alan kalmaması nedeniyle yatay mimari adı altında İstanbul’un kuzeyini imara açmak istemektedir. Söz konusu havalimanı projesi için tüm bilimsel itirazlara ve gerçeklere rağmen İstanbul’un en kuzeyinin seçilmesinin sebebi budur.
• Bugün söz konusu havalimanının proje aşamasında yaptığımız itirazların haklı çıkmasından üzüntü duyuyoruz. Çünkü her fırsatta halkla inatlaşan, bilimle zıtlaşan iktidar faturayı bu millete ödettiriyor. Mühendislere değil müteahhitlere göre iş yapanlar bugün yaşanan ve yarın yaşanabilecek tüm olumsuzlukların baş sorumlusudur. Kış şartlarında kullanılması felaketlere sebep doğurabilecek İstanbul Havalimanı ile ilgili gerekli tedbirler derhal alınmalıdır. Kış aylarında Atatürk Havalimanı yalnızca bazı kişilere değil halkın da kullanımına açılmalıdır.