halktv.comtr Haber Merkezi

Hatay'ın İskenderun ilçesinde akşam saatlerinde bir kafeteryada oturan Hatay Baro Başkanı Ekrem Dönmez, polislerce gerçekleştirilen Genel Bilgi Taraması (GBT) sırasında gözaltına alınmış ve Dönmez’in, kimlik ibraz etmediği gerekçesiyle polislerce gözaltına alındığı bildirilmişti.

Gözaltıyı dün akşam saatlerinde Aydın Baro Başkanı Gökhan Bozkurt sosyal medya hesabından "Ailesiyle yemek yediği lokantada kimliğini almak isteyen polislerden dayanak isteyen Hatay Barosu Başkanımız 
Ekrem Dönmez zorla götürülüp göz altına alındı.Sosyal medya açık olduğu için bu bilgiyi sizlerle paylaşabiliyorum. Hepimiz başkanımızın yanındayız, yola çıkmaya hazırım." ifadesi ile duyurmuştu.

Gözaltı uygulamasına çok sayıda tepki geldi.

İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu Halk TV'de Gündem Özel'de gözaltı uygulamasına tepki gösterdi.

Durakoğlu, "Polis kanununda bu tip aramaların nasıl yapılması gerektiği anlatılıyor. Makul şüphe olmadan kimlik sorma yetkisi yok. Önce kendi kimliğini ibraz edecek, sonra makul şüpheyi açıklayacak. Önleme araması şeklinde de olabilir. Bunlar da belli bir karara dayanmak zorundadır.  Bunu da anlatması gerekir. Başkanın dayanağını gösterin dediği şey o işte. Polisin söylediği söz çok önemli, ''Ben devletim, kanunsuz iş yapmam.'' diyor. Sorun bu zaten, devletin kanunsuz işler yapması. Yani Ekrem başkan, kendisinin baro başkanı olduğunu söylemeden, böyle bir durumda vatandaşın ne yapması gerektiğini, bunu yaptığında polis devletinde neyle karşılaşacaklarının dersini vermiş oldu. Burada bir hukuksuzluk var, hukuk talep etmek herkesin hakkıdır." ifadesini kullandı.

Durakoğlu'nun ardından Halk TV Gündem Özel'e bağlanan Aydın Baro Başkanı Gökhan Bozkurt ise şöyle konuştu:

"Ekrem başkanın başına gelenler aslında bir baro başkanları üzerinden bütün yurttaşlara gözdağı verilmesi ve hukuk devleti olan devletimizin polis devletine nasıl dönüştürüldüğünün bir göstergesi. Telefonu polislerin engellemesi yüzünden binbir zorluk ile veriliyor başkana. O da grubumuzdan duyuruyor yaşananı. Eğer sosyal medya kapatılmış olsaydı dün itibariyle örneğin bu duyulmamış olacaktı. Eğer sizin ekranlarınız karartılmış olsaydı şu anda bu yayını yapamayacak olacaktık. Dolayısıyla aslında bunlar birbirleriyle bağlantılı. Zincirleme olarak başka bir devlet şekline sürüklenmeye çalışılıyoruz. Biz bunları Ankara'da gördük, siz de bunları ekranlarınıza yansıttınız. Başkanımız orada avukat olduğunu ya da baro başkanı olduğunu söylemiyor. Eğer bunu söyle diyecekler ki niye bunu söyledi?
Söylemiyor bu sefer diyorlar ki e söyleseydin. Baro başkanı protokolde Cumhuriyet Başsavcısı ve Adalet Komisyonu Başkanı ile birlikte yargının üç ayağının biri olarak aynı sırayı paylaşır. Orada o kadar çok polis var ki, hiçbirinin baro başkanı olduğunu bilmediğine inanmıyorum. Polis ben devletim diyerek kimliğini göstermedi. Verilmek istenen mesaj net budur. Polis devleti."

Prof.Dr. Adem Sözüer konuya ilişkin Twitter hesabından tepki verdi.

Sözüer, "Sadece Hatay Baro Başkanına Ekrem Dönmez'e değil kişi hak ve özgürlüklerine müdahale niteliğindeki her işlem ve eylemin gerekçesi   her vatandaşa açıklanmak zorundadır.
Hukuka uygun kullanıldığında zor kullanma yetkisi söz konusu olur.
Bunun dışındaki kaba kuvvettir ve suçtur!" ifadesini kullandı.

Prof. Dr. Ali Kemal Yıldız da Twitter'dan bir paylaşımda bulundu. Yıldız'ın paylaşımları şöyle:

"Her konferansımda anlatıyorum:

1) polisin, “huzur” adı altında bir ilçeyi, il veya ülkeyi kapsayan uygulamalarının hiç bir kanuni dayanağı yoktur ve görünüşte bir karara veya emre dayansa dahi hukuka aykırıdır. Uygulayanlar bakımından da suçtur.

2) PVSK 4/A maddesi de kolluğun bir ilçeyi, ili veya ülkeyi kapsayan durdurma işlemlerine cevaz vermiyor.

3) kolluğun PVSK 4/A maddesi uyarınca yapacağı durdurma bireysel bir işlem olup, “makul bir sebebe” dayanması gereklidir.

4) Makul sebep ise, kendini Devlet zanneden kolluk görevlisinin “paşa gönlü”nün keyfi sebebi değildir. İki temel kriteri vardır:

a) Birincisi, kolluğun elinde o kişiyi durdurması gereken istatistiki somut bir bilgi olması gereklidir. Örneğin, kişinin veya aracın, o gün işlenen bir bir suçta verilen tarife uyması.

b) İkincisi de, olağan dışı bir durum olması. Elinde kanlı bir bıçak, tabanca veya çırılçıplak sokakta dolaşan bir kimse.

5) Bu kriterler olmadan yapılan bütün durdurmalar da hukuka aykırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun koşma suçunu oluşturur.

6) Bir lokantada yemek yiyen, bir şeyler içen kişinin, sebepsiz kimliğini istemek PVSK 4/A’ nın koşullarını taşımadığı gibi en basit haliyle görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur.

7) Son olarak, kendini Devlet zanneden Devlet görevlisi dahi, özellikle de özgürlüğe müdahale niteliğinde olan işlemi gerçekleştirmeden önce, vatandaşa işlemin dayanağını göstermek/açıklamak, sebebini de izah etmek zorundadır.

8) Bunu yapmaması dahi işlemin usule aykırılığı sonucunu doğurup, hukuka aykırı hake getirecektir. Bu ise yine en basit haliyle görevi kötüye kullanma suçunun tanımıdır.

9) Polisin bir kimseye kimlik sorması da yukarıdaki koşullara tabi olup, canının istediği her kişiye “çıkar kimliğini” diyemez."

Tepkiler devam etti:

CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen: Hatay’da daha önce AKP’li vekilin oğlu ile tartışan polisleri bulmak için, karakolda bütün emniyetçileri AKP Milletvekilinin oğlunun önüne suçlu gibi dizenler bugün Hatay Baro Başkanı Ekrem Dönmez’i yaka paça gözaltına aldı.Sevsinler sizin hukukunuzu.

Erzincan Barosu Başkanı Adem Aktürk: Ailesiyle birlikte yemek yiyen Hatay Barosu Başkanımız Ekrem Dönmez, hiç bir yasal dayanak yokken, kimlik sorma nedeni ile haksız bir şekilde göz altına alınmıştır. Yapılan kanunsuz muameleyi şiddetle kınıyoruz. Hukuki süreci sonuna kadar takip edeceğiz…

Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt: Ailesiyle yemek yediği lokantada kimliğini almak isteyen polislerden dayanak isteyen Hatay Barosu Başkanımız Ekrem Dönmez zorla götürülüp gözaltına alındı.Sosyal medya açık olduğu için bu bilgiyi sizlerle paylaşabiliyorum. Hepimiz başkanımızın yanındayız, yola çıkmaya hazırım.

Tekirdağ Barosu Başkanı Sedat Tekneci: Eşi ve çocuklarıyla yemek yediği lokantada kimliğini almak isteyen polislerden dayanak isteyen Hatay Barosu Başkanı Av. Ekrem Dönmez zorla götürülüp gözaltına alındı.Baro Başkanlarına Ankara'da yapılan kötü muamele ve fiili gözaltı zorla gözaltıya dönüştü. Savunma susmayacak.

Van Barosu Başkanı Zülküf Uçar: 22 Haziranda Ankara’da Baro Başkanlarının yürüyüşünü hukuksuzca engelleyenlerden birinin “KARŞINDA DERİN DEVLETİN POLİSİ VAR” söylemine şahit olmuştuk, şimdi ise “BEN DEVLETİM” söylemine şahit olduk. Karanlığa karşı elbette susmayacağız!

Gaziantep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı: Ailesiyle yemek yiyen bir başsavcı, savcı ya da hakime, Emniyet müdürüne aynı kolluk bu şekilde kimlik sorabilir mi?Kolluk keyfi bir şekilde hangi vatandaş olursa olsun “neden şüphelendiğini, gerekçesiyle birlikte söylemek zorundadır. Öyle ben şüphelendim demekle olmaz.

Öte yandan Hatay Barosu Başkanı Ekrem Dönmez'in bir basın açıklaması yapacağını ve yaşananları bu yol ile ifade edeceği öğrenildi. Açıklamanının ardından baro başkanları ile bir toplantı yapılmasının söz konusu olduğu ifade edildi.