Resmi kayıtlara göre 17 bin 480 yurttaşın yaşamını yitirdiği 17 Ağustos 1999’da gerçekleşen Marmara Depremi’nde, yüzlerce cenazenin kimliği hâlâ daha belirlenemedi. Bunun üzerine de kimliği tespit edilemeyen cenazeler, kimsesizler mezarlıklarına defnedildi. Ancak kayıp yakınları, cenazelerine kavuşmak ve yakınlarının bir mezarının olmasını istiyor. Söz konusu kimsesizler mezarlıkları ise uzun yıllar mahkeme kararıyla açtırılabildi. Ancak bir sene önce mahkeme kararı olmadan da mezar açımı ve DNA testi yapımı gerçekleştirilmeye başlandı.

BirGün'de yer alan habere göre, DNA testi konusunda ciddi sıkıntılar yaşanırken, test için Kocaeli Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bin 321 lira ücret talep edildiği ortaya çıktı.

BİN 300 LİRALIK FATURA

Kayıp yakını Gamze Aktürk, “Depremde bütün ailemi kaybettim. Ama erkek kardeşime ölü ya da diri ulaşamadık” diyerek başlıyor sözlerine. 22 yaşında olan erkek kardeşini kaybeden Aktürk, yaşananları şöyle aktarıyor: “DNA testi için başvurduk, ilk başta bir ücretten bahsedilmemişti. Davayı ben açtım, emsal teşkil edecektim. Mezarı açtırmanız için de belli bir ücret ödemeniz gerekiyor, ama ben emsal teşkil edeceğim için bir ücret talep etmemişlerdi. Sonrasında benden kan örneği istediler, verdim. Ama uzun bir zaman sonuç bekledim gelmedi. Sonradan kan örneğinin karşılığında, adamın karşısına Kocaeli Üniversitesi’nin fatura kestiğini öğrendim.”

YARI YOLDA BIRAKTILAR

Aktürk, sözlerini şöyle sonlandırıyor: “DNA tespiti bile yaptıramıyor insanlar. Açılan mezarlardan alınan 14 tane kemik örneği de ne yazık ki bekletiliyor. Diğer kayıp yakınlarından kan örneği bile alınamıyor. Bize umut aşıladılar ama öyle bir yarı yolda bıraktılar ki… Kolumuz, kanadımız kırıktı, diğer yanımızı da kırdılar.”

‘EŞYA DEĞİL, EVLAT KAYBETTİK’

Nilgün Karamert ise depremde 6 yaşındaki kızını kaybetti. “Bu acının tarifi yok” diyor ve ekliyor: “Biz eşya kaybetmedik, evlat kaybettik. Kayıp yakınlarının bir değeri yok!”

Karamert, şöyle konuşuyor: “Benim kızım hastaneden kayboldu, öldüğüne dair ipucu da yok. Ücret için de yapılamadı DNA testi. 19 sene bitecek… Mezarlar açılırken tek tek baktım, kıyafetinden tanırım diye. Bize bu ıstırabı çektirmesinler, artık ‘yeter’ diyorum. DNA testlerinin yapılmasını istiyoruz. Kayıp yakınları hiç kimse tarafından önemsenmedi. Bunca seneden beri araştırsalardı, benim mi vazifem bu! Mezar olmayışı insanı kahrediyor, 19 sene bitiyor. DNA’dan sonuç çıkarsa insanların umudu biter, araması biter. Dersin ki yapabileceğim bir şey yok!”

MECLİS’E TAŞINDI

CHP Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, DNA testi için istenen ücreti Süleyman Soylu’ya sordu. Konuyu TBMM’ye taşıyan CHP’li vekil, “Kocaeli Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvuran aileler; evlerine gelen 1400 liralık test ücreti ile bir kez daha hayal kırıklığına uğramışlardır. 19 yıl sonra yakının mezarına ulaşabilme umuduyla DNA testi için gelen vatandaşlarımızdan ücret talep edilmemesi doğru olacaktır” dedi. CHP’li Tarhan, Soylu’ya şu soruları yöneltti: “DNA testi için acılı ailelerden ücret istendiği iddiası doğru mudur? Eğer doğru ise 19 yıl önce maddi ve manevi kapıp yaşamış aileleri umutlandırarak para talep etmek doğru mudur? DNA testi yaptırmak isteyip, ücreti yatıramayan kaç acılı aile bulunmaktadır? Kocaeli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde DNA için bekleyen kaç adet kemik örneği bulunmaktadır?”