CHP Sözcüsü Tezcan: Maltepe baskıdan kurtulmanın miladı olacak

CHP Sözcüsü Tezcan: Maltepe baskıdan kurtulmanın miladı olacak
CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, katıldığı bir radyo programında Maltepe buluşmasının milat olacağını söyledi ve "Bir büyük çarenin harekete geçtiği günleri yaşayacağız" diye konuştu.

CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, katıldığı bir radyo programında Maltepe buluşmasının milat olacağını söyledi ve "Bir büyük çarenin harekete geçtiği günleri yaşayacağız" dedi. RS FM'de Yavuz Oğhan'ın programına konuk olan Tezcan, "kardeşliği, ortak yanlarımızı öne çıkaran büyük bir buluşma düşünüyoruz" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı Adalet Yürüyüşü İstanbul'a yaklaştıkça katılım da artıyor, güvenlik önlemleri de. Yürüyüşün dünkü bölümünde ilk kez güvenlik gerekçesiyle Ankara İstanbul karayolu tek yönlü olarak trafiğe kapatıldı. RS FM'de Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle Programı'na katılan CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, "Zaman zaman vatandaşlarımızı üzdüğümüz oluyor trafik nedeniyle. Vatandaşlarımızdan özür diliyoruz ama bu bir kutsal yürüyüş, bu bir adalet yürüyüşü. Vatandaşlarımızdan hoşgörü ve destek bekliyoruz" dedi.

"9 TEMMUZ'DA MALTEPE'DE BÜYÜK BİR BULUŞMA GERÇEKLEŞECEK"

Bülent Tezcan Adalet Yürüyüşü'ndeki atmosferi aktardıktan sonra 9 Temmuz'da İstanbul Maltepe'de yapılacak mitinge ilişkin değerlendirmelerde bulundu:

"Maltepe çok büyük bir adalet buluşmasının merkezi olacak. Maltepe bu yönüyle tarihte yerini alacak. Türkiye'nin içinde bulunduğu kıskaçtan, baskıdan, kaygıdan, korkudan kurtulmanın miladı olacak. Buna inanıyorum. Çok güçlü bir destek var. Türkiye'nin 81 ilinden ve özellikle İstanbul'dan çok güçlü bir katılım olacak. Büyük bir buluşma olacak ve bu Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir mitingi değil. Bu adalet özleyen ve isteyenlerin buluşması olacak. Dolayısıyla orada sayın Genel Başkan'ın mesajları, adalet merkezindeki mesajlar Türkiye'de bir yeni dönem açacak. Bunu görüyoruz, buna inanıyoruz. Kavga etmeye gitmiyoruz, kavga diliyle değil, yine referandum sürecinde olduğu gibi kardeşliği, ortak yanlarımızı öne çıkaran büyük bir buluşma düşünüyoruz. Bu buluşmanın zemini referandum dönemindeki hayır buluşmasından daha geniş bir zemin olacak. Bu sadece referandum döneminde hayır diyenleri değil evet diyenleri de kucaklayan, kapsayan bir büyük buluşma zemini. Türkiye'nin geleceği açısından, huzur, barış ve demokrasi açısından önemli bir dönüm noktası olacak."

"BU YÜRÜYÜŞ TOPLUMA CESARET VE UMUDU HATIRLATTI"

Peki Adalet Yürüyüşü ve Maltepe Mitingi sonrasında Türkiye'de ne değişmiş olacak. Bülent Tezcan bu yöndeki soruyu da şöyle yanıtladı:

"Şu anda bir çok şey değişti zaten. Mesela bu yürüyüşü bir çok kelimeyle ifade edebilirsiniz ama ben iki kelimeyle özetlemek istersem cesaret ve umut diyorum. Cesaretin yok olduğu korkunun, kaygının hakim olduğu bir dönemde artık insanlar korku zincirini kırdılar, cesaret ediyorlar. Söylemeye, konuşmaya, itiraz etmeye, sokağa çıkmaya, karşı çıkmaya cesaret ediyorlar. Bu çok önemli. İkincisi de hiçbir şey değişmez umutsuzluğunun hakim olduğu bir yerde artık bir şey değişmeyecek düşüncesinin hakim olduğu bir süreçte büyük bir umut ateşi yanıyor. Çok şey değişecek. Yani bundan sonra artık ne iktidar eskisi gibi davranabilir, ne de toplum kendisini çaresiz hisseder. Tam tersine bir büyük çarenin harekete geçtiği günleri yaşayacağız."

"SARAYIN 15 TEMMUZ'UNDA YER ALMAYACAĞIZ"

Yürüyüşün bitmesinin ardından 10 Temmuz'dan sonra da adalet mücadelesine devam edeceklerini söyleyen Tezcan, yeni mücadele biçimleriyle toplumun ve iktidarın dikkatini çekmeye devam edeceklerini ancak bunları şimdilik açıklamayı uygun bulmadıklarını belirterek, şöyle dedi:

"İki 15 Temmuz var, biz bunu daha önce de söyledik. Milletin 15 Temmuz'u, sarayın 15 Temmuz'u. Milletin 15 Temmuz'u parlamenter demokrasiyi savundu, darbeye karşı mücadele etti. Sarayın 15 Temmuz'u ise bir yeni darbe planladı. Bunu fırsat olarak kullandı ve 20 Temmuz OHAL Darbesi'ni gerçekleştirdi. Bunun üzerinden bir yeni tek adam rejimini kurdu onun anayasasını da 16 Nisan Referandumu'nda bir mühürsüz seçimle tesis etti. Biz demokrasiye sahip çıkacak bütün nöbetlerde yer alırız ama bu nöbetler tek adam rejimini tesis etme aracı haline dönüştüğünde bizim orada bulunmamız mümkün olmaz. Biz 15 Temmuz darbe girişiminden sonra o mücadelenin içindeydik, bunun bayram ilan edilmesindeki kanun teklifi bizim de teklifimizdi. 15 Temmuz'da biz o kutlamalarda yer alacağız ama sarayın 15 Temmuz'unu meşrulaştırmaya çalışan, 20 Temmuz OHAL Darbesi'ni tahkim etmeyi amaçlayan yapılanmada bizim yerimiz tabii ki yoktur. Tavsiyemiz o demokrasi nöbetlerini aynı zamanda adalet nöbetiyle de taçlandırsınlar."