Bakan Soylu çok net konuştu! Kimse kusura bakmasın, tavizsiz başlıyoruz...
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Trafik Medya Ödülleri” törenine katıldı. Törene Bakan Soylu'nun yanı sıra, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan da katıldı. Törende TRT Çocuk Müzik Korosu “Kemerini tak” isimli bir şarkı seslendirdi.
İçişleri Bakanı Soylu programda yaptığı konuşmasında, “Maalesef uzun yıllardır, bu ülkenin en önemli güvenlik problemlerinden birisi olarak bu mesele varlığını sürdürmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bir stratejiyi yani trafik kazalarının ve ölümlerin yüzde 50 azaltılması hedefini esas itibariyle ulaşılması zor bir hedef arkadaşlarımızla değerlendirdik ve tartıştık.
Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu hedef inşallah 2020 yılı sonu itibariyle Türkiye'de karşılığını bulacaktır. Her bir adımın katkısı olduğunu, yapılan yollardan yükselen standartlara kadar, hava yolu taşımacılığının çok ciddi mesafeler almasından, denetime ve eğitime kadar her birinin kendi adına her birinin çok ciddi katkısı var. Bakanlığımız tarafından İstanbul özelinde yaptırdığımız bir araştırmada, insanların, başlarına gelmesinden en çok korktukları olaylarda trafik kazası yüzde 39.2 ile ikinci sırada çıktı.
Birincisi de hırsızlık. Hayatımızın bu kadar içinde, bu kadar ortasında ve bu kadar uzun yıllardır birlikte yaşadığımız bir problemimiz vesilesiyle burada bulunuyoruz ve bir farkındalık oluşturmaya gayret gösteriyoruz. Bu mesele bu ülkenin bir kaderi falan değildir. Tamamen insana ait, insanın bir şeyleri doğru yapıp yapmamasıyla ilgili bir meseledir” dedi.
TRAFİK KAZALARINDA ÖLÜM ORANLARI
Soylu, “Trafikte yaşadığımız hiçbir ölüm, vakti gelmiş ölüm değildir. Yaşanan hiçbir sakatlık, hiçbir acı, beklediğimiz, hazırlıklı olduğumuz bir şey değildi. 100 bin nüfus başına düşen trafik kazalarındaki can kaybı rakamının ABD ve Rusya'da bizden fazla olduğunu belki bilmiyor olabiliriz. Amerika Birleşik Devletleri'nde rakam yüz binde 12, Rusya'da 15, AB ortalaması 5, Fransa 4.5, Almanya 3.8. İngilizleri gerçekten bu konuda takdir etmek lazım, orada yüz binde 2.5 neredeyse dünyanın en iyi noktasına gelmiş.
Biz de bu 4 yıl önce 9.6'lardan, 10'lardan başladı, geçen yıl 6 bin 675 rakamı 2017'deki 7 bin 427 rakamından oraya geldi. Yani geçen yıl güzel bir rakamla inişi yakaladık ama bizim için yeteli değil. 6 bin 675 kişiden bahsediyoruz, bu ortalama bir orta Anadolu ilçesinde herkesin hayatını kaybetmesi demektir. Yani bir ölçek olarak bunu size sunmak istiyorum. Biz de geçen yıl 8.1'e indi. Bu yıl hep birlikte büyük bir iş yapıyoruz” diye konuştu. Soylu, “Şu an yüz bin kişi başına can kaybı rakamımızın eldeki verilerle yıl sonu için ortalama 6.2. İnşallah 2020 Avrupa Birliği ortalamasına düşmeyi planlıyoruz. Yani yüz binde 5'e düşmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
Bakan Soylu, “Bu alanlardan en önemlilerinden birisi de hiç şüphesiz karayolu güvenliği meselesidir. Sizlerin de bildiği gibi bu konuda son yıllarda ciddi bir farkındalık çalışması ve gayret içindeyiz. 2017 yılında ilan ettiğimiz ‘Karayolu Trafik Güvenliği Uygulama Politikası' belgesi ile attığımız ilk kararlı adımın ardından, bir yandan denetimlerimizi hem kalite hem sayı bakımından arttırarak saha sonuçlarına odaklandık. Diğer yandan eğitim faaliyetlerine ağırlık vererek gelecekteki sürücü ve yaya davranışlarını değiştirmeyi hedefledik. Yalnızca denetlenen araç sayısında bile 2016-2018 arasında yüzde 38.5 bir artış sağladık. Cezayı bilindiği gibi o kadar yüksek yazmıyoruz. Geçen yıl ile bu yıl arasında ceza yazma konusunda sadece yüzde 1'lik bir fark var, miktarında da yüzde 6.5. Orada da farklı bir yöntem geliştirmeye çalışıyoruz.
Arkadan yazılan cezaların miktarı yüzde 75'ti, yüz yüze yazılan cezaların miktarı yüzde 25'ti. Biz bunu ilk öce 50-50'ye getirip daha sonra ise yüz yüzeyi yüzde 60'a çıkartıp, 60'a 40 uluslararası kabul gören modelleme ve standart içine taşımayı hedeflemiştik. Şu anda 50-50'ye getirdik. Sadece ceza yazmak değil, uyarmak, tembih etmek, yönlendirmek ve rehberlik yapmak. Avrupa'da tolerans denilen bir sistem var. Bunu Türkiye'ye getirmek zorundayız. Yani trafik polislerinin, jandarmasının karşı karşıya kaldığında; yönetilebilir bir hata olduğu zaman sürücüye veya yaya karşı bir kereye mahsus tolerans gösterme kabiliyeti Avrupa'da uygulanan bir yöntemdir. Bu da sürücülerle trafik polisleri aradaki empatiyi geliştirmektir” diye konuştu.
Bakan Soylu, yaya öncelikli trafiğe geçilmesinin ardından, trafik kazalarındaki yaya ölümlerinde yüzde 34.5 azalma olduğunu belirtti. Soylu, “Trafik kazalarında hayatını kaybeden insan sayısı, ilk 9 ay itibarıyla araç sayısı arındırılmadan geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30.3, yüz bin araç başına ise yüzde 28.5 azalmıştır. Bu bir taraftan insan canını bir taraftan da ekonomimizin kaybını önlemektir” dedi.
ÇAKAR KULLANIMI
Soylu, “Biliyorsunuz çakar kullanımı, son zamanlarda önemli bir şikayet konusuydu. Ben İçişleri Bakanı olarak kendim utanmaya başladım, tam bir yıldır çakar kullanmıyorum. Bütün arabalarımdan çıkardım. Zorluk çekmiyorum muyum? Çekiyorum. Araya araçlar giriyor, güvenlik için benim için bir tehdit oluşturmuyor mu? Oluşturuyor. Ama öyle bir utanma belası içine girdim ki çünkü vatandaşlarımız bu konuda çok ciddi eleştiriler ortaya koydu. Bunu defalarca uyardık. Zamanlı zamansız herkes, ihtiyacı olan olmayan herkes İstanbul'un bütün güvenlik şeritlerinde Allah selamet versin bir çakarla beraber gidiyor. Vatandaş şikayetinde yüzde yüz haklıydı. Ve biz de gereğini yaptık. Yasal düzenlemesini tamamladık, daha önce bunun cezalarını artırdık, bin liranın üzerine çıkardık cezalarını. Ve 1 Kasım itibarıyla yetkisiz çakar kullanımı noktasında tavizsiz bir uygulamaya başlıyoruz. Kimse kusura bakmasın” şeklinde konuştu.
“MEDYA ŞÜPHESİZ Kİ TOPLUM ÜZERİNDE ÇOK ÖNEMLİ BİR ETKİYE SAHİPTİR”
Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş ise programda yaptığı konuşmada, “Medyanın bireylerin davranışlarını etkilediği ve onları çeşitli konularda harekete geçirdiği bir gerçektir. Bu anlamda medya şüphesiz ki toplum üzerinde çok önemli bir etkiye sahiptir. Medyanın toplum ve birey üzerindeki bu etkisini kullanarak karayolu güvenlik kültürünün daha geniş kitlelere duyurulması trafik kazalarının en aza indirilmesi ve trafik güvenliği konusunda farkındalığın artırılması için Trafik Güvenliği Medya Ödülleri düzenlenmiştir” dedi.
“TRAFİĞİ DE BİR TERÖR MESELESİ OLARAK ELE ALMAYA BAŞLADIK”
Vali Ali Yerlikaya, “Ülkemizde terörle mücadelede olduğu gibi, trafikte de yeni bir dönem başladı. Trafik ve hayat arasındaki bağ 7'den 70'e hepimizin gündemine girdi. Trafiği de bir terör meselesi olarak ele almaya başladık. Trafik bir terördür ve ötekine hiçbir farkı yoktur çünkü ikisi de insanımızın hayatını ve güvenliğini hedef alıyor. Trafik kazaları nedeniyle İstanbul'da 2016'da 180 trafik kazasında 203, 2017'de 177 trafik kazasında 186, 2018'de 123 trafik kazasında 141 vatandaşımızı, 2019'un ilk 9 ayında 82 trafik kazasından maalesef 83 vatandaşımızı kaybettik. Yaya çarpma şeklinde meydana gelen kazalarda ise İstanbul'da 2017'de 73, 2018'de 42, 2019 yılının ilk 9 ayında maalesef 28 vatandaşımızı kaybettik” dedi. Konuşmaların ardından medya alanında ödüller dağıtıldı.
DHA