AKP'li 'Yeliz' hakkında bir suç duyurusu daha

Cumhuriyet'i '1923 kanlı darbesi' olarak nitelendiren eski AKP Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'ya tepkiler sürüyor. Atatürkçü Düşünce Derneği'nin genel merkezinin ardından derneğin Eskişehir şubesi de Çamlı hakkında suç duyurusunda bulundu.

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Eskişehir Şube Başkanı Mehmet Avcı, düzenlediği basın toplantısında herkesi Çamlı hakkında suç duyurusunda bulunmaya davet eden Avcı, Sözcü TV’ye verilen karartma cezasına ve terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın videosunun yayınlanmasına sert bir dille tepki gösterdi.

"BİZ BIÇAĞIN KEMİĞE DAYANDIĞI YERDEYİZ"

Kurucu iradenin temsilcisi olduklarını vurgulayan Avcı, "Türkiye Cumhuriyeti’ne, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, halkın haber alma hakkına ve devletin bütünlüğüne karşı son günlerde ardı ardına gelen saldırılar artık tahammül sınırını aşmıştır. Bu açıklama, dostu da düşmanı da netleştirme açıklamasıdır. Artık hiçbir bahaneye, hiçbir ‘yanlış anlaşıldım’ kurnazlığına yer yoktur. Biz bıçağın kemiğe dayandığı yerdeyiz. Ve biz bu ülkenin kurucu iradesinin temsilcisiyiz" diye konuştu.

"CUMHURİYET DÜŞMANLARININ MECLİS’TEKİ TEMSİLCİSİ, BIYIKLI YELİZ’DİR"

"1923’e "kanlı darbe" diyen vekil, Cumhuriyet düşmanıdır" diyen Avcı, şöyle konuştu:

"AK Parti milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı’nın "1923 kanlı darbesi" şeklindeki skandal açıklaması; Atatürk’e, Cumhuriyet'e, millî egemenliğe ve bu toprakların şehitlerine hakarettir. Bu şahıs, açıkça cumhuriyet rejimini gayrimeşru ilan etmiş, hilafet özlemini dile getirmiş, Kurtuluş Savaşı’yla hesaplaşma cüretini göstermiştir. Buradan açık söylüyoruz: Bu kişi milletvekili değildir; bu kişi Cumhuriyet düşmanlarının Meclis’teki temsilcisi, bıyıklı Yeliz’dir. Bu açıklama, anayasal düzene karşı kalkışma çağrısıdır. Türk Ceza Kanunu’na göre bu söz suçtur, cezası hapis cezasıdır. Yetkililer susuyorsa ortaktır. Sessiz kalan her kurum, bu ihanete ortaktır. Atatürkçü Düşünce Derneği olarak bu şahıs hakkında suç duyurusunda bulunduk. Her yurttaşı da aynı şeyi yapmaya çağırıyoruz"

"DEVLET ZAAFI DEĞİL SKANDALDIR"

PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın yayınlanan videosuna da tepki gösteren Avcı, şunları söyledi:

"Terörist başının videosunun yayılması bir devlet zaafı değil; bir skandaldır. Daha yeni, 12 vatan evladının şehit oluşu bile şaibeli iken, basında bu kadar yer almamışken, bebek katili, eli kanlı terörist Abdullah Öcalan’a ait olan video görüntülerinin sosyal medyada rahatça dolaşıma sokulması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı açık bir psikolojik operasyondur. Bu videonun çıkmasına izin veren, önlem almayan, müdahale etmeyen kim varsa sorumludur. Bu bir ihmal değil, ihanettir. Soruyoruz: Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan bir terörist nasıl video çekebiliyor? Bu videonun yayılmasına kim göz yumuyor? Bu görüntüler hangi güçlerin çıkarına hizmet ediyor? Devletin görevi terörist başlarını korumak değil, milletin onurunu korumaktır. Bu görüntü sadece bir teröristin değil; onu “yeni bir rol için” yeniden parlatmak isteyen odakların ürünüdür. Sessiz kalmak, bu kirli senaryoya destek vermektir"

"SÖZCÜ TV’YE VERİLEN CEZA, AÇIKÇA SİYASÎ SANSÜRDÜR"

Sözcü TV’ye verilen ekran karatma cezasını siyasi olarak nitelendiren Avcı, "Sözcü TV’ye verilen ceza, açıkça siyasî sansürdür. Kabul etmiyoruz. RTÜK’ün Sözcü TV’ye verdiği 10 günlük karartma cezası, özgür basını susturma operasyonudur. Bunun adı "yayın ilkeleri" değil, iktidarın hoşlanmadığı gerçeğe tahammülsüzlüğüdür. Bugün bu ceza, yarın ekran karartma, öbür gün kitap yasaklama. Bu gidiş, tek adam rejiminin medya üzerindeki faşizan baskısının açık göstergesidir. Sözcü TV susmaz, halk susmaz, biz susmayız. Bugün Sözcü’ye yapılan, yarın bize yapılacaktır. Biz bu tehdidi tanıyoruz ve karşısındayız" dedi.

"CUMHURİYET’İ YIKMAYA ÇALIŞANLARLA HER ALANDA HESAPLAŞACAĞIZ"

Avcı, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

"Yüce Türk milletinin ve tarihin önünde uyarıyoruz: Bu ülkenin kurucu ilkelerine savaş açanlara, Atatürk’ü karalamaya çalışanlara, terör propagandasına göz yumanlara, basını susturmak isteyenlere karşı mücadelemiz, vatan borcumuzdur. Sakın kimse bu milletin hafızasını, sabrını ve vatan sevgisini küçümsemesin. Cumhuriyet’i yıkmak isteyenlerle, sokakta da, hukukta da, fikriyatta da her cephede hesaplaşacağız. Biz görevimizi, ebedî liderimiz ve başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nden ve Bursa Nutku’ndan aldık. Son sözümüz nettir: Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı yolda, gösterdiği hedefe durmadan yürüyeceğiz. Cumhuriyet’i yıkmaya çalışanlarla her alanda hesaplaşacağız. Halkı susturmaya çalışanlara karşı, örgütlü, dirençli ve kararlı olacağız."

Cemal Enginyurt daha fazla dayanamadı: 'Yeliz' için bakın ne yaptı?