Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım, bu yıl buğday üretim alanlarının arttığını ancak ciddi rekolte kayıplarının öngörüldüğünü belirtti. Kuraklık, özellikle İç Anadolu bölgesinde büyük kayıplara yol açtı. Yıldırım, "Bu yıl buğday üretimine yönelme oldu. Ancak nisan ayında ülke genelinde ciddi bir kuraklık yaşandı. TMO, kıraç bölgelerde %10-20 azalma bekliyor. Üretim arttı ama verimlilik düştü" dedi. Ayrıca, Rusya'daki üretim düşüşü nedeniyle buğday fiyatlarının artacağına dikkat çekti.

Yem konusunda Türkiye'nin dışa bağımlılığı, özellikle soya ve mısırda belirgin. Yıldırım, soya ihtiyacının %95'inin ithalatla karşılandığını ve mısır üretiminin artmasına rağmen yıllık 1,5-2 milyon ton ithalat yapıldığını belirtti. Yerel kaynaklara yönelme ve kamu desteklerinin artırılması gerektiğini vurguladı.

Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Murat Kapıkıran, buğday üretiminin azalmasının ekmek ve buğday mamullerinde fiyat artışlarına neden olacağını belirtti. Kapıkıran, "Buğday taban alım fiyatının 15 TL’nin altında açıklanması durumunda buğday çiftçisi buğday tarımından vazgeçmeye devam edecektir" dedi. Ayrıca, 2024 yılı için arpa üretiminde beklenen düşüşün hayvancılık maliyetlerini ve hayvansal ürün fiyatlarını artıracağını söyledi.

Türkiye Yem Sanayicileri Birliği (TÜRKİYEMBİR) Başkanı M. Ülkü Karakuş, bitkisel üretimin hayvansal üretim hızına yetişemediğine dikkat çekti. 2023 yılında üretilen 27,9 milyon tonluk karma yemin %45'inin ithal edildiğini belirtti.

Bu gelişmeler, Türkiye'nin tarım sektöründe dışa bağımlılığın süreceğini ve çiftçilerin ekonomik sıkıntılar yaşamaya devam edeceğini gösteriyor. Kuraklık ve yetersiz destekler, tarım üretimini olumsuz etkilerken, ithalatın artması yerli üreticiyi zor durumda bırakıyor.