Atilla/Zarrab davasında 15. duruşma; Hakan Atilla çapraz sorguya alındı

Atilla/Zarrab davasında 15. duruşma; Hakan Atilla çapraz sorguya alındı
ABD'de İran'a yönelik yaptırımların delinmesine ilişkin kamuoyunda Zarrab davası olarak bilinen davada 15. duruşmaya gelindi. Davanın tek sanığı Hakan Atilla, kendi isteğiyle çıktığı tanık kürsüsünde savunma makamının...

ABD'de İran'a yönelik yaptırımların delinmesine ilişkin kamuoyunda Zarrab davası olarak bilinen davada 15. duruşmaya gelindi. Davanın tek sanığı Hakan Atilla, kendi isteğiyle çıktığı tanık kürsüsünde savunma makamının ve savcılık makamının sorularını yanıtladı.

Savunma makamında avukat Cathy Ann Fleming, Atilla'ya sorularını yöneltti. Ardından Savcılık makamı peş peşe sorular sordu.

Davayı takip eden Amerikan muhabirler Adam Klasfeld ve Pete Brush mahkeme salonundan yaşananları anlattı...

CANLI ANLATIM (Çeviri: Sebla Küçük)

00:50 Bugünkü oturum sona erdi.

Yarınki oturum, TSİ 17:15'te çapraz sorgu ile devam edecek.

00:41 Klasfed notu: Bugün mahkemede, Halkbank ile ilgili WikiLeaks'in daha önce yayınladığı bilgilerden söz edildi ama bilgiler açıklanmadı. WikiLeaks Task Force, zaten herkesin erişebildiği bir dosyayı mahkemenin açıklamamasına tepki gösterdi.

00:40 Soru: O dönemde, bankanın her bölümünde olan biten her şeyi sizin bilmeniz önemliydi, değil mi?

Atilla: Her şeyi bilmek asla mümkün olmaz.

Atilla, esasen her şeyden haberdar olmak için elinden geleni yaptığını söylüyor.

00:35 Halkbank'ın ilk halka arzı ile ilgili sorular soruluyor.

00:31 Atilla'nın, belli bankaların OFAC'a ait SDN listesine alındığını ne zaman öğrendiği konusunda sorular soruluyor.

İfade, Temmuz 2012 dönemiyle ilgili.

00:27 Soru: Sayın Atilla, sanırım dünkü ifadenizde yaptırımlar konusunda uzman olmadığınızı söylemiştiniz.

Atilla: Efendim, bunu bilmek için uzman olmanıza gerek yok.

00:26 Savcı, Atilla'ya, SDN (Özel Olarak Belirlenmiş Yurttaşlar) listesinde bulunan bankalar dışındaki bankaları mı kastettiğini soruyor.

SDN Listesi hakkında ayrıntılı bilgi için bu dosyaya bakabilirsiniz

00:22 Soru: (Adam Szubin'e) Özel olarak belirlenmemiş İranlı bankalarla iş yaptığınızı söylediğinizi hatırlıyor musunuz?

Atilla: Bunu söyledim çünkü Halkbank açısından, özel olarak belirlenmemiş bankayla çalışmamak, bizim için farklı bir anlama geliyor.

00:17 Savcı, başka bir delil sunuyor.

00:16 Soru: İşinizin bir parçası da, bankanın İran petrollerinden daha fazla para kazanmasını sağlamaktı, değil mi?

Atilla: Evet, bu da dahildi.

00:15 Atilla, ek komisyonların sadece yaptırımlar nedeniyle değil, "ilave iş yükü" nedeniyle de alındığını söylüyor.

00:14 Savcı, yaptırımlar ve yüksek komisyon uygulaması arasındaki bağlantıyı vurguluyor. Atilla işlemlerin riskiyle fiyatlandırma arasında ilişki olduğunu söylüyor. Zira risk nedeniyle daha fazla kişi çalıştırmak, daha fazla mesai ücreti ödemek ve daha fazla komisyon almak gerekiyor.

00:12 Soru: Daha fazla para kazanmak istiyordunuz, değil mi?

Atilla: Banka olarak, evet.

Soru: Bunun bir kısmını da yaptırımlar sayesinde kazanıyordunuz, değil mi?

Atilla: Bununla yaptırımlar arasında bir paralellik çizemem. Daha yüksek komisyon aldığımız için mi böyle diyorsunuz?

DAHA FAZLA PARA KAZANMAK İSTİYOR MUYDUNUZ?

00:10 Soru: Peki, Sayın Atilla, uzman çevirmenin bunu yanlış çevirdiğinden emin misiniz?

Atilla: Evet, eminim. Çünkü işim gereği neler yaptığımı biliyorum.

00:08 Atilla: Bu bankaların yaptırımlar nedeniyle İran'la iş yapmadıkları anlamına gelmiyor.

Sadece Halkbank ile aynı ölçekte iş yapmadıklarını ifade ediyor.

Atilla, belgede çeviri hatası olduğunu söylüyor.

ATİLLA ÇEVİRİ HATASI OLDUĞUNU ISRAR EDİYOR

00:07 Atilla, ifadede çeviri hatası olduğunu söylüyor.

00:06 Savcı, e-postanın 1. paragrafındaki 2. cümleye işaret ediyor: "Fiyatlandırma, normal operasyonlardan daha yüksek seviyede olmalı."

Atilla, "Evet, görüyorum" diyor.

Atilla e-postada, yaptırımlar nedeniyle "bu işlemleri başka hiçbir banka bizim ölçeğimizde yapamaz" diyor.

00:05 E-postanın konusu: İran'daki dış ticaret operasyonları. Atilla, bunu teyit ediyor.

00:04 Savcı, Atilla'nın Süleyman Aslan'a gönderdiği bir e-postayı gösteriyor.

SORGU SIRASI ŞİMDİ SAVCIDA

00:03 Savcının, Atilla ile çapraz sorgusu başlıyor.

Soru: İran hesaplarının Halkbank'a getirilmesinden siz sorumluydunuz, değil mi?

Atilla: Hesaplar otomatik olarak aktarıldı, benim (ayrıca) yapmam gereken bir şey yoktu.

00:02 Oturuma verilen kısa ara sona erdi.

Yargıç Berman, Atilla'nın çapraz sorgusunun ve yeniden doğrudan sorgunun yarın yapılmasını beklediğini söyledi.

Ayrıca Berman, kapanış konuşmalarının da yarın yapılacağını tahmin ettiğini söyledi.

00:01 Klasfeld: Duyduğum kadarıyla, Bharara'nın yaptığı her şey Türkiye'de devasa spekülasyonlara yol açıyor. Bana kalırsa Bharara ve Rakoff, dost oldukları için ve geçmişte birlikte çalıştıkları için mahkemeden birlikte ayrıldılar."

23:57 Ara verilmişken Adam Klasfeldi Bharara'nın salona uğramasıyla ilgili ayrıntıları paylaşıyor: "Onu gördüğümde, ABD Bölge Yargıcı Jed Rakoff'un yanında duruyordu. Rakoff'un bu davayla bir bağlantısı yok. Bu iki isim, ABD'de 'beyaz yakalı suçlara' yönelik eleştirileriyle biliniyor."

23:51 Atilla: Kesinlikle suçlu değilim.

Fleming: Teşekkürler.

Doğrudan sorgu sona eriyor.

Oturuma kısa bir ara veriliyor.

23:50 Soru: Yaptırımları atlatmak için Zarrab veya bir başkasıyla işbirliği yaptınız mı?

Atilla: Hayatımda bu konuda herhangi biriyle işbirliği yapmadım.

Soru: Herhangi bir kanunu çiğnemeye niyetlendiniz mi?

Atilla: Asla.

Soru: İddianamedeki suçlardan suçlu musunuz?

Atilla: Değilim.

LONDRA'YA GİDERKEN TUTUKLANDIM

23:45 Atilla: Boston'daki toplantıları tamamladıktan sonra New York'a geçtim.

Atilla, hafta sonunu New York'ta geçirdiğini, ardından Londra'ya uçmak üzere havaalanına gittiğini ve orada tutuklandığını söylüyor.

23:44 Atilla: Elbette, herkes biliyordu.

23:43 Soru: Zarrab'ın ABD'de tutuklanması Türkiye'de basında yer aldı mı?

"ZARRAB TUTUKLANDIĞINDA SİNGAPUR'DAYDIM"

23:42 Atilla, o tarihte Singapur'da olduğunu söylüyor.

23:41 Soru: Zarrab'ın ABD'de tutuklandığını ne zaman duydunuz?

Atilla: Sanırım hemen duydum.

Atilla, ertesi gün de duymuş olabileceğini söylüyor. Atilla'ya göre haber tez yayılmıştı çünkü Zarrab'ın tutuklanmasının ardından Halkbank'ın hisseleri düşüşe geçmişti.

23:40 Atilla: David Cohen, Zarrab hakkında olumlu veya olumsuz bir hissiyatı olmadığını söyledi. Ben de ona, bu kişinin neden hala bankayla çalıştığını açıkladım. Hala çalışıyordu çünkü devam eden bir kredi işlemi vardı.

23:31 Soru: ABD Hazine Bakanlığı'nda kimlerle görüştünüz?

Atilla: David Cohen ve başka kişilerle. Fleming, Ali Fuat'ı (Taşkesenlioğlu) soruyor.

(Fleming, saygısızlık etmek istemediğini ancak Ali Fuat'ın soyadını telaffuz etmeyeceğini söylüyor.)

23:20 Atilla, seyahat tarihleri konusunda "kadınların hafızasının daha iyi olduğunu" söylüyor.

Atilla eşine maaşını hiç sormadığını iddia ediyor, seyahat konularında da eşinin hafızasına güveniyor. Atilla'nın cinsiyet politikası konusunda söze girmek isteyen varsa buyursun.

23:19 Fleming, Atilla'ya, polisle görüşmeyi reddetme hakkı olup olmadığını soruyor.

Atilla, bunu hiç düşünmediğini söylüyor.

23:18 Fleming, Atilla'ya, birkaç hafta sonra polisin kendisiyle görüşüp görüşmediğini soruyor.

Atilla, "Evet" diyor, 31 Aralık günü polisin görüşmeye geldiğini söylüyor.

Atilla, yılbaşı olduğu için başka gün görüşmek istediğini ancak polis ısrar edince görüşmeyi kabul ettiğini söylüyor

23:15 Atilla kendi ifadesini düzeltiyor: İşadamlarının tutuklandığı haberini sabah aldığını söylüyor. Gün içerisinde ise tutuklananlar arasında Aslan'ın da olduğunu öğrenmiş.

23:14 Atilla, Süleyman Aslan ve diğer işadamlarının tutuklanmasına ilişkin haberleri, eşiyle kahvaltı ederken okuduğunu söylüyor.

Atilla, başta meselenin vergi sorunu olduğunu sandığını söylüyor.

Haberi okuyunca "şaşırdığını" belirtiyor.

ÇİN BANKALARI SORULDU

23:08 Soru: Zarrab'ın Çinli bankalarla ne yaptığı hakkında bilginiz var mıydı?

Atilla: Buraya gelmemden önce mi? Hayır.

23:07 Adam Klasfeld, "Kapanış konuşmalarının ne zaman yapılacağını tam olarak bilmiyorum" diyor.

23:06 Delil olarak sunulan birçok belgenin üzerinden hızlıca geçiliyor.

Bunu daha önce belirtmiştim ama yinelemekte fayda var: Bu ifadelerin önemi hemen anlaşılamayabilir ancak bunlar karar öncesi kapanış konuşmalarında odak noktası olabilir. Kapanış konuşmalarına da çok kalmadı zaten.

23:03 Bir sonraki delil: Atilla'nın Szubin'e gönderdiği bir e-posta.

22:50 Klasfeld'in notu: Bu uzun, birçok konuyu kapsayan bir sorgu oldu. Fleming, Atilla'ya bu soruları sorarak gündeme getirdiği tüm konularda savcıların çapraz sorgu yapmasına olanak tanıyor.

22:42 Fleming, Atilla'ya, bu yazışmayı daha önce görüp görmediğini soruyor. Atilla "Hayır" diyor.

22:41 Tekrar duruşmaya dönüyoruz: Fleming, Atilla'ya 07.09.2013 tarihinde saat 08.36'da gönderildiği söylenen bir WhatsApp yazışmasını gösteriyor.

22:39 Klasfeld notu: Birçok yerde Preet Bharara'nın duruşma salonuna geldiği yönünde haberler yazılıyor.

Klasfeld, öğleden sonra yemekten döndüğü sırada Bharara'yı salondan çıkarken gördüğünü söylüyor.

Anladığım kadarıyla Bharara bugünlerde NYU'da Hukuk Fakültesi'nde çalışıyor. Eski meslektaşlarına selam vermek ve davanın nasıl geçtiğini görmek için uğraması normal görünüyor. Trump tarafından görevden alındığı için artık ABD hükumeti adına çalışmıyor.

22:36 Fleming, Atilla'nın sevkıyat belgeleri (konşimentolar ve menşe belgeleri) konusunda Zarrab'ın söyledikleri hakkında ne düşündüğünü soruyor.

22:34 Klasfeld notu: Zarrab'ın cezaevindeki telefon görüşmelerinin yazılı dökümleri bugün yayınlandı. Pete Brush, ailesinin, Zarrab'ın işbirliğini değerlendirdiğinden haberi olmadığını söylüyor. Ona göre Reza, suçu başkalarına atarak ailesini işbirliği haberine alıştırmaya çalışıyordu.

Görüşmenin dökümüne göre Zarrab, "Burada kanun yoktur. Burada görmediğin işi gerek deyesen görmüşem" diyor.

22:31 Analiz: Atilla'nın söyledikleri, Zarrab'ın daha önce verdiği ifadeyle çelişiyor.

(Zarrab ifadesinde, Atilla'nın büyük tonajlı gemilere ait konşimentoların izlenebilir olması konusunda endişelendiğini söylemişti.)

22:30 Atilla, kendisinin bile konşimentoların izlenebilir olduğunu bilmediğini iddia ediyor.

Bu ifadenin detaylarını birazdan aktaracağım.

22:29 Atilla: (Zarrab'la) konşimentolar hakkında konuştuk ancak konşimentoların izlenebilirliği konusunda konuşmadık.

22:28 Hakan Atilla'nın Barselona seyahatiyle ilgili soru soruluyor.

Fleming, Atilla'ya, seyahatinden sonra Zarrab'la sahte gıda ticareti konusunu hiç konuşup konuşmadığını soruyor.

Atilla: Döndüğümden sonra da, başka herhangi bir zamanda da Zarrab ile böyle bir konuşmamız olmadı.

22:27 Öğle arası bitti. Oturum devam ediyor.

Atilla: Bankalar altın ticareti için ödemeleri durdurunca, onlar da gıda ticaretine başladı. Dediğiniz doğru.

ÖĞLE ARASI VERİLDİ

21:22 Muhabir Pete Brush aktarıyor:

Bu arada: Atilla'nın avukatları, Zarrab'ın cezaevinde amcasıyla yaptığı telefon görüşmesinin jüriye dinletilmesini istiyor. Görüşmede Zarrab, amcasına "yapmadığın bir şeyi itiraf etmen gerekiyor" diyordu. Zarrab nedense tanık kürsüsündeyken bunu söylediğini inkar etmişti.

20:58 Öğle arası verildi.

20:57 Fleming, Atilla'ya savunmaya ait bir delili gösteriyor. Belgenin henüz delil dosyasına eklenmediğini belirtiyor.

20:51 Atilla, bu prosedürün sadece altın ticaretinde değil, diğer her tüm mal satışında uygulandığını söylüyor.

20:50 Atilla'nın ifadesine göre, ödeme, ihracatçı firmanın hesabına belli bir süre içinde geçiriliyor, ardından ihracatçı firma satış belgelerini ve bu işlemle ilgili elindeki sevkıyat belgelerini bankaya gönderiyor.

20:48 Fleming, Atilla'ya "Halkbank üzerinden altın ticaretinin nasıl yapıldığını biliyor musunuz?" diye soruyor.

Atilla, ödemelerin nasıl yapıldığını kabaca bildiğini söylüyor. İranlı alıcı, İran'daki banka üzerinden talimat gönderiyor, ilgili taraf da talimatları Halkbank'a iletiyor.

20:45 Soru: Düzenlemelerde bir yasa boşluğu bulup bunu Süleyman Aslan'la görüştünüz mü?

Atilla: Bir yasa boşluğu bulmak için özel bir inceleme yapmadım. Sadece düzenlemelerde ne deniyorsa onu uyguladık.

20:44 Atilla, İran'ın yurt dışına sattığı petrol ve doğalgaz ile ilgili düzenlemeler hakkında ifade veriyor.

20:37 Atilla: Bankacılık böyle bir şey ancak bir Türkiye'de müşterilerimize faiz ödüyoruz.

Atilla, ABD'de bu işlerin nasıl olduğunu bilmediğini ekliyor.

20:36 Fleming, ABD'de buna "float" dendiğini söylüyor. (Not: Bu terim için finansçıların yardımı iyi olabilir.-s.)

20:34 Atilla'ya göre, ikinci seçenekte, Halkbank'ta tutulan bu paralar uygun maliyetli bir fon kaynağı olarak kullanılıyor.

20:31 Fleming, Halkbank'ın bu işlemlerden nasıl para kazandığını soruyor.

Atilla, Halkbank'ın iki tür geliri olduğunu söylüyor: Bu petrol şirketleri komisyon ödüyor... Çünkü Türk petrol şirketleri de komisyon ödüyor.

Bu birinci seçenek.

20:24 Fleming, jüri üyelerine yeni bir delil sunuyor: Atilla'nın Szubin'e Kasım 2013'te gönderdiği bir e-posta.

20:23 Atilla, İran tarafının Hindistan'ın para birimi olan "rupi"yi kullanmak istemediği için Hintli şirketlerin böyle bir şey istediğini tahmin ediyor.

20:21 Atilla: Hintli petrol şirketleri ödemelerinde Euro para birimini kullanmak istiyorlardı ve ödemelerde Halkbank'ı kullanmak istiyorlardı.

ZARRAB İLE İLGİLİ SORULAR SORULUYOR

20:11 Fleming yine Zarrab'ın ifadesiyle ilgili sorular soruyor.

20:08 Atilla, İran'a yönelik yaptırımlara uyum için uygulanması gereken prosedürleri ayrıntılı şekilde anlatıyor. İfadesi teknik detaylarla dolu.

19:59 Atilla, İran'a yönelik yaptırımlarla ilgili düzenlemelerdeki değişiklikleri ve bunların Halkbank üzerindeki etkilerini ayrıntılı şekilde anlatıyor.

19:54 Atilla, geçen hafta tanık olarak ifade veren Adam Szubin'in imzasını taşıyan bir delili inceliyor.

19:50 Atilla, 2010'da OFAC'ın kendilerini bazı bankalar konusunda uyardığını ve o bankalarla çalışmayı bıraktıklarını söylüyor.

19:49 Atilla: David Cohen ile birçok toplantı yaptık.

Hatırlatma: Cohen davada tanıklık etmişti. Daha önce ABD Hazine Bakanlığı'nda Terör ve Mali İstihbarat Müsteşarı olarak görev yapmıştı. Atilla ile de o dönem görüşmüştü.

Cohen daha sonra 2015 başında CIA'de direktör yardımcısı oldu.

19:45 Atilla bu kurumdan neden bahsediyor, henüz anlaşılamadı.

19:43 Atilla, İtalya'daki "SACE" adlı bir kurumdan bahsediyor.

(Not: SACE adlı bir finans ve sigorta hizmetleri şirketi var, ondan bahsediliyor muhtemelen.-s.)

19:38 Verilen kısa aranın ardından oturum devam ediyor.

Fleming: Sayın Yargıç, devam edebilir miyim?

Berman: Evet.

Fleming, dosyadaki bir delilden bahsediyor.

19:17 Atilla, Hazine bonolarıyla ilgili karmaşık işlemleri izah ediyor. Bu konuya daha sonra döneceğiz.

Bu aynı zamanda, İran'a yönelik yaptırımlara uyma konusunda Adam Szubin'in verdiği talimatlarla da ilgili bir konu.

19:07 Atilla, ABD'li bir şirketin Halkbank üzerinden İran'a gıda satması durumunda, bunu yaptırımlar kapsamındaki muafiyetler çerçevesinde yapabileceğini söylüyor.

19:06 Klasfeld: Birçok takipçi, Türkiye'de bankacılığı düzenleyen kurumun adının BDDK olduğunu söylüyor. İfade hızlı geçtiği için yakalayamadım ama BDDK ismi doğru gibi.

TÜRKİYE'DE BANKACILIĞIN DENETİMİ SORULUYOR

19:02 Yargıç Berman: Türkiye'de hükümette bankacılık bölümü var mı?

Atilla: Bankacılık mevzuatını [denetleyen] bir kurum var.

Yargıç sorusunu detaylandırıyor.

Atilla, Hazine Müsteşarlığı ile başka bir kurumun daha olduğunu söylüyor. (İkinci kurumun adını kısaltma olarak veriyor.)

18:57 Adam Klasfeld'in yorumu: Atilla eğer "çok" gerginse, duygularını çok iyi gizliyor demektir.

18:54 Fleming, az önce bu konuya değindi.

Fleming: Bu duruşmada ifade verirken kendinizi gergin hissediyor musunuz?

Atilla: Evet, çok gergin hissediyorum.

18:53 Szubin "Atilla terliyordu" diye konuşmuş, Atilla'nın avukatları ise müvekkillerinin genel olarak gergin biri olduğunu savunmuştu.

18:50 Fleming, Szubin'in Atilla'yı "kenara çekerek" özel bir görüşme yaptığı yönündeki ifadesini soruyor.

Atilla, "kenara çekme" konusunda, "Öyle bir şey olmadı" diyor.

(Klasfeld: Bu ifadenin bağlamını birazdan aktaracağım.)

Hatırlatma: (OFAC'ın eski direktörü) Szubin ifadesinde Atilla'yı "kenara çektiğini" söylemiş, "Atilla çok şaşırmış görünüyordu" demişti.

18:46 Fleming, hükümetin sunduğu bir delilden bahsediyor. Atilla'nın ifadesine göre, sözü edilen delilde, Süleyman Aslan, David Cohen'e, bankanın petrol şirketlerine yönelik işlemlere aracılık ettiğini anlatıyor.

ZARRAB YAPTIRIM LİSTESİNE ALINMADI

18:45 Atilla: Yaptırım listesine o ismin eklenmesi yönünde bir karar almadıklarını söylediler.

Fleming: Hangi ismin?

Atilla: Reza Zarrab'ın isminin.

18:44 Fleming, OFAC'tan veya başka bir kurumdan birisinin, Atilla'ya Reza Zarrab ile iş yapmamasını söyleyip söylemediğini soruyor.

Atilla "Hayır" diyor.

"O şekilde bir uyarı yoktu. Nitekim 2012 civarında altın ihracatı yükselirken, ABD Hazine Bakanlığı durumun farkındaydı."

18:42  Fleming, Atilla'ya Türkiye'deki bankaların gizlilik düzenlemelerini soruyor.

Atilla, müşteri bilgilerinin gizliliği nedeniyle bilgilerin açıklanmasında kısıtlamalar olduğunu ancak bir kişinin bir banka ile çalışıp çalışmadığı konusunda belli bilgileri paylaşabileceğini söylüyor.

18:35 Klasfeld: WikiLeaks ile ilgili ifade çok muğlaktı. Yargıç ile avukatlar konuyu daha önce kenarda özel olarak görüştü ve bu görüşmenin yazılı döküme gireceği tahmin ediliyor. Bununla ilgili daha fazla bilgi çıkarsa size aktaracağım.

Not: Belgenin özel bir yazışma olduğu hususu açıkça belirtilmedi. Bu benim varsayımımdı. Farklı bir belgeyse düzeltme yayınlayacağım.

18:31 Atilla, belgede "Hazine Bakanlığı hakkında bazı bilgiler" ve "orada yaptığımız toplantılarla ilgili bazı bilgiler" olduğunu söylüyor.

18:30 Anlaşıldığı kadarıyla, sözü edilen WikiLeaks belgesi gizli olabileceğinden, herkesin erişimine açık olsa da, yine de açık duruşmalarda belgenin içeriğinden bahsedilemiyor.

18:29 Fleming, Atilla'nın @Wikileaks'te yayınlanan yazışmaların içeriğinden bahsetmeden, bilgilerin nasıl Wikileaks'e düştüğünü açıklaması gerektiğini söylüyor.

Salonda kahkahalar yükseliyor.

BİLGİLER WİKİLEAKS'TE YAYINLANDI MI?

18:27 Fleming, herhangi bir noktada bilgilerin WikiLeaks'te yayınlanıp yayınlanmadığını soruyor.

Hangi bilgileri kastettiğini yakalayamadım. Birazdan detayları ileteceğim.

18:26 Atilla, tanık kürsüsüne çıktığında Szubin'i tanıyamadığını söylüyor.

18:25 Atilla genellikle OFAC (Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi), Hazine Bakanlığı ve elçilik yetkilileriyle bir araya geldiğini söylüyor.

Atilla, "O kadar çok isim var ki hepsini hatırlayamıyorum" diyor ancak geçen hafta tanıklık eden David Cohen ve Adam Szubin ile görüştüğünü söylüyor.

18:22 Atilla ayrıca, yaptırım listesinde yer alan isimlerin de filtreleme sistemine takıldığını söylüyor.

BİLGİSAYAR PROGRAMINDA O ÜLKELER İŞARETLENEMİYOR

18:21 Atilla, kullandıkları bilgisayar programında, İran, Küba, Suriye veya Kuzey Kore'nin adı geçen işlemlerin işaretlenmediğini anlatıyor.

18:20 Atilla, Süleyman Aslan tutuklanıp serbest bırakıldıktan sonra kendisine, Zarrab'dan aldığı paraların üniversite için "bağış" olduğunu söylediğini aktarıyor. Atilla, Aslan'ın ailesiyle, Aslan serbest bırakıldıktan sonra tanıştığını söylüyor.

18:18 Atilla, sözü edilen bilgisayar programının nasıl çalıştığını "bankacı dilinde", yani bankacılık terimleri kullanarak anlatıyor.

18:17 Atilla, Halkbank'ta ve tüm Türk bankalarında, yaptırımların uygulanmasını izleyen bir "uyum" departmanı olduğunu söylüyor.

Fleming, bu işlerde bilgisayar programı kullanılıp kullanılmadığını soruyor.

Atilla, "Evet, o tür şeyler kullanıyorlar" diyor ama programın adını bilmiyor.

18:15 Yargıç Berman, Aslan'ın danışmanlık işinde bankalarla çalışıp çalışmadığını soruyor.

Atilla, "sanmıyorum" diyor çünkü Aslan bankalarla çalışsaydı bundan kendisinin de haberi olacağını söylüyor.

Berman'ın sorusunun ardından Fleming sorgusuna devam ediyor.

18:13 Yargıç Berman: Süleyman Aslan'ın şu anda ne yaptığını biliyor musunuz?

Atilla: Danışmanlık işine girdiğini biliyorum ama ayrıntılarını bilmiyorum. Kimlerle çalıştığını bilmiyorum...

ASLAN-ZARRAB İLİŞKİSİ

18:08 Soru: Zarrab ile olan ilişkisi konusunda Süleyman Aslan'la hiç konuştunuz mu?

Atilla: Onunla, hakkında konuşabileceğimiz bir ilişkisi olduğunu bile bilmiyordum.

18:04 Soru: Süleyman Aslan sizden, Alçacı'ya, diğer müşterilerden farklı muamele etmenizi hiç istedi mi?

Atilla, "Hayır" diyor, bu hususta herhangi bir toplantı yapmadıklarını söylüyor.

18:01 Atilla, Ahmet Alçacı'yı tanıdığını ancak sadece banka müşterisi olarak tanıdığını söylüyor.

18:00 Atilla, Hüseyin Necefzade ile de hiç tanışmadığını söylüyor.

17:58 Fleming, Atilla'ya, Abdullah Happani, Rüçhan Bayar, Muhammed Zarrab veya Camelia Jamshidy adlı kişilerle hiç tanışıp tanışmadığını soruyor.

Atilla, her bir isim için "Hayır" cevabını veriyor.

17:57 Atilla: Birkaç bankada bir konsorsiyum tarafından mali kaynak sağlanması gereken bir proje olduğunda, kendi bankamızla diğer bankalar arasındaki görüşmelere destek veriyordum.

17:56 Atilla, Zarrab için, "Şimdikinden farklı bir namı vardı" diyor.

17:55 Atilla, yine Zarrab'ı kastederek, "O... ünlü bir şarkıcıyla evliydi" diyor.

Atilla, Zarrab'ın zenginliğinin çok "bariz" olduğunu ve İranlılarla yakın ilişkisi bulunduğunu söylüyor. Ayrıca Zarrab'ın Kapalıçarşı'da iş yaptığını da biliyormuş.

ZARRAB SEVERMİYDİNİZ?

17:53 Atilla, Zarrab'ı kastederek, "Onunla hiç yemek yemedim, çay-kahve içmedim" diyor.

Fleming: Zarrab'ı sever miydiniz?

Atilla: "Severdim" diyemem ama ona bu yüzden farklı davranamazdım çünkü bankanın müşterisiydi.

17:51 Fleming, Zarrab'la, İran'ın işlemleriyle bağlantılı "birkaç milyar" konusunda bir görüşme yapıp yapmadıklarını soruyor.

Atilla: Reza Zarrab'la veya başka biriyle böyle bir görüşme yapmadım.

17:50 Fleming, Atilla'ya, Zarrab'ın, kendisinin ve şirketlerinin Halkbank'tan Euro ve TL cinsinden 'birkaç milyar' para çektiği yönündeki ifadesini soruyor.

Atilla: Evet, bunu yaptığını söyledi. O ifadesini hatırlıyorum.

17:46 Fleming, Atilla'ya, Şubat 2013'te Zarrab'la konuşup konuşmadığını soruyor.

Atilla: Hayır, bu konuyla ilgili herhangi bir (görüşme) olmadı.

ŞİFRELİ KONUŞMALAR OLDU MU?

17:45 Fleming, Atilla'ya Zarrab'la konuşup konuşmadığını, konuşmalarında şifreli kelimeler kullanıp kullanmadığını soruyor.

Atilla, Zarrab'la konuştuklarını ancak "hiçbir zaman" şifreli kelime kullanmadıklarını söylüyor.

17:43 Fleming, Atilla'ya, belgelerde varış yeri olarak ne yazacağı konusunda Zarrab'a talimat verip vermediğini soruyor.

Atilla: Reza Zarrab'a veya başka herhangi bir müşteriye herhangi bir talimat vermedim.

17:42 Soru: Atlantis'in Reza Zarrab ile bağlantılı bir şirket olduğuna dair bir fikriniz var mıydı?

Atilla: (Bu konuda) hiçbir bilgim yok.

17:40 Türkçe bir telefon görüşmesinin ses kaydı dinletiliyor.

17.35 Atilla'nın avukatı Fleming bir ses kaydı dinletecek. Ayrıca bir telefon kaydından bahsediyor.

17.34 Jüri üyeleri salona girdi.

Yargıç Berman: Hepinizi gördüğüme sevindim. Lütfen oturun. Hakan Atilla'nın doğrudan sorgusuna devam edeceğiz.

17.30 Klasfeld: Hakan Atilla bugün yeniden kürsüde olacak. Atilla, V yaka kazak içine açık renkli bir gömlek giymiş. Cuma gününe göre biraz daha renkli giyinmiş. Rahat görünüyor. Jüri üyeleri henüz salona girmedi.

Etiketler :