Dirk Kuyt açtı ağzını yumdu gözünü!

Dirk Kuyt açtı ağzını yumdu gözünü!
Fenerbahçe ile yollarını ayıran Dirk Kuyt, şampiyonluğu saha dışı faktörler nedeniyle kaybettiklerini savundu.130 resmi maç, 10 bir 712 dakika. 37 gol, 24 asist.. Bir şampiyonluk, bir Türkiye Kupası, bir Süper Kupa, Avrupa’da...

Fenerbahçe ile yollarını ayıran Dirk Kuyt, şampiyonluğu saha dışı faktörler nedeniyle kaybettiklerini savundu.

130 resmi maç, 10 bir 712 dakika. 37 gol, 24 asist.. Bir şampiyonluk, bir Türkiye Kupası, bir Süper Kupa, Avrupa’da yarı final.. Ve rakamlara, istatistiklere sığmayan bir sevgi, saygı. Dirk Kuyt 3 sezonluk Türkiye kariyerine bunları sığdırdı. Gidişi Başkan Aziz Yıldırım için bile sürpriz oldu. Yıldırım ona, “Bir yıl daha kal” dedi ama artık ayrılık vakti gelmişti…

Yediden yetmişe tüm futbolseverlerin sempatisini kazanan Kuyt, Fanatik gazetesine verdiği röportajda gündemi sarsacak bir iddiada bulundu. Şampiyonluğu saha dışı faktörler nedeniyle kaybettiklerini söyleyen Kuyt, şunları söyledi:

– İki ezeli rakip için ne dersin?

“ŞAMPİYONLUĞU HAK ETTİLER”

Bence bu sezon en iyi güç gösterisini ortaya koyan Beşiktaş’tı. Gerçekten onları takdir ediyorum çünkü zaman zaman müthiş bir performans ortaya koydular. Onlar da sona gelince beklenmedik puanlar kaybetti. Yoksa bizim gibi, Galatasaray gibi onlar da şampiyonluğu hak ediyordu. Galatasaray daha diriydi. Daha tecrübeli ve sonunda daha az hata yapan onlar oldu. Son maçlarda hep 1-0 kazandılar. Gol yemediler. Ve hiç fire vermediler. İnanmışlardı. Şampiyonluğu hak ettiler. Tüm Galatasaraylılar’ı tebrik ediyorum.

– Başarılı bir sezon mu geçirdin?

“SEZON O KADAR DA KÖTÜ GEÇMEDİ”

O kadar yaklaşmıştık ki çifte kupaya. Bu sezona baktığımızda o kadar da kötü geçmedi. Ama o kadar çok olumsuzluklar yaşadık ki, bunlara rağmen sonuna kadar iki kupa için de savaştık. Takım olarak başarılı olduk. Zaten başarıda çok ince bir sınır vardır. Bursa’yla yaptığımız ilk maç harikaydı. İkinci maçı hiç sormayın. Şampiyonluk yolunda ise hiç beklenmedik yerlerde puanlar kaybettik. Bu da şok oldu bizim için. Tabii ki bir de silahlı saldırı var.

– Sizin için dönüm noktası hangi haftaydı?

“SİLAHLI SALDIRI BİZİ ÇOK ETKİLEDİ”

Gençlerbirliği yenilgisi bizi çok hırpaladı. Bir de Eskişehir karşısında alınan 1-1’lik beraberlik. Son dakika yediğimiz gol. Takım olarak bir hayli üzülmüştük. Ama herkes de biliyor ki, bizi asıl önemli bir şekilde etkileyen, Rizespor maçından sonra otobüsümüze yapılan silahlı saldırıydı. Ondan sonra gerçekten de sadece biz değil, çevremiz ailemiz çok etkilendi.

– Failler hâlâ bulunamadı…

“DEVLET BU OLAYA NASIL EL ATMAZ!”

Zaten bizi en çok üzen ve etkileyen olay bu. Nasıl olur da 6 hafta önce olan bu silahlı saldırının failleri hâlâ sokakta dolaşabilir. Yetkililer buna nasıl izin verir! Türkiye Futbol Federasyonu yetkilileri nasıl bu olaya müdahale etmez ve sessiz kalır! Kimse bizim durumumuza şaşırmıyor mu, üzülmüyor mu! Yani böylesine önemli bir olaya devlet nasıl el atmaz? Açıkçası bunu bir türlü anlamış değilim.

– Yani 2. sıra başarı mıydı?

“SAYIYORUM: 1 SİLAHLI SALDIRI, 2 AVRUPA’DAN MEN…”

Eğer bir takım bazı önemli travmalar yaşamışsa, bana göre ikincilik iyidir. Size sayıyorum. 1 silahlı saldırı, 2 Avrupa’dan men, 3 şampiyonluğun son anda kaçması. Bunlar futbolcu topluluğunu tabii ki çok etkiler. İster istemez başka şeyleri düşünüyorsunuz. Her şeye rağmen, bütün olumsuzluklara rağmen iyi bir sezon geçirdiğimizi düşünüyorum.

– Bu sezon hakemleri nasıl buldun?

“ARKADAŞLARIM HALA SNEIJDER’İN ATTIĞI O GOLÜ SORUYOR”

Biliyorsunuz ben hakemler hakkında fazla konuşmayı seven biri değilim. Zaten genel olarak Türkiye’de bana göre hakemler görevlerini çok iyi yapıyor. Az hata yapıyorlar ama bazı şeyleri de görüyorsunuz, kanıtlayamıyorsunuz. Bizim 4 kırmızı kart gördüğümüz maça bakın. Hepsi doğru muydu, yoksa o maçta başka durumlar mı vardı. Mesela Sneijder’in Gençlerbirliği’ne attığı gol. Beni hâlâ Hollanda’dan arkadaşlarım arıyor.. Ve soruyorlar: Dirk Türkiye’de neler oluyor? Ben burada onun suçu, bunun suçu var demek istemiyorum. Ama biz çok zarar gördük. Bazı takımlar ise limitte olmasına rağmen kart konusunda çok ‘şanslıydılar’ İşte bu nedenle diyorum ki, Türk Futbolu daha iyisini hak ediyor!

– Volkan ile Emre’ye neden bu kadar çok küfür ediliyor, niye hep onlar tepki çekiyor?

“HÜKÜMETE KÜFÜR YASAK DA VOLKAN VE EMRE’YE SERBEST Mİ?”

Bazı futbolcuları seversiniz, sevmezsiniz. Konu o değil. Volkan ve Emre, Fenerbahçe’nin önde gelen isimleri. Takımı etkilemek için belki bu bir sebep olabilir. Ancak benim anlamadığım konu şu; seyirciler mesela hükümet aleyhine kötü tezahürat veya küfür ettiklerinde federasyon tribünü hemen boşaltabiliyor. Ben bu işi anlamıyorum. Peki 2 milli futbolcuya küfür edildiğinde aynı hassasiyet neden gösterilmiyor. Neden federasyon buna göz yumuyor. Biraz empati yapsınlar. Herkesin annesi ve ailesi var. Yazık değil mi. Yurtdışında bu durumlarda o seyirci hemen apar topar tribünden alınıp men cezası veriliyor da, burada neden kanunlar uygulanmıyor!