Bir gazetecinin "Dün katıldığınız canlı yayında Binali Yıldırım'la ilgili söylediğiniz sözlere Sayın Yıldırım'dan cevap geldi,. O da iddialarınızı ispatlayın yada özür dileyin, diye açıklama yaptı." dedi. “Benim ispatlayacağım bir şey yok." diyen İmamoğlu, şöyle konuştu:
"Soruların tespitli olma konusunda zaten ben burada yokken, bazı ön görüşmeler olmuştu. Ben bunu söyledim. Karşı taraftan gelen teklifi söyledim. Hatta bana ilk bilgi ulaştığında, ‘10 soru siz hazırlayın, 10 soru biz hazırlayalım’ dediklerinde. Daha o zaman İsmail Küçükkaya ismi bile ortada yokken, 'buna gerek yok' diyen kişiyim. Ben bunu açıkladım. Bu talebi getirip, götüren iki arkadaşımız var. Onları onlar biliyor. Ben öyle boş bir laf söylemedim. Konuyu büyütmeye de gerek yok. Sayın Yıldırım’ın tercihi, eğer bu süreçten sonra ‘Evet, serbest, hadi buyurun sorularınızı sorun’ diye bir şekle dönüşmüşse bu bana mutluluk verir. Bu konuları da Sayın Küçükkaya bilmez. Çünkü o görüşmeleri yürüten başka insanlar vardı.”
“VALİ BEY’İ ÇOK BÜYÜTMEYİN GÖZÜNÜZDE”
Ordu Valisi ile ilgili İmamoğlu, “Vali Bey benim için inandırıcı bir insan değil. Vali Bey’i çok büyütmeyin gözünüzde. Islak imzalı bana ulaştırılan belgeler var. Engelliler gününde bile ne hikmetse Vali Bey, ta nerdeyse bir ay önce, bana hakaret etmeyi vazife edinmiş bir adam” diye konuştu.
Daha sonra kendisini bekleyen vatandaşları selamlayan Ekrem İmamoğlu, Maltepe Meydan’ında yapacağı mitinge gitmek üzere seçim otobüsüne binerek ayrıldı.
İMAMOĞLU'NDAN VIP AÇIKLAMASI
VIP düzeninin tümden ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü çok da ahlaki yönetilmediği konusunda elime yüzlerce veri akmaya başladı bu olaydan sonra... Kimlerin nasıl eş, dost, akrabayı geçirdiğini felan bu tarz görüntüler ulaşıyor bana. Ben de onlara üzülerek bakıyorum. Onları dosyama koyuyorum. Tümden elden geçirilmesine inanıyorum.
“BU SEÇİM NORMAL BİR SEÇİM DEĞİLDİR”
Bağdat Caddesi’nde bir otelde düzenlenen buluşmada konuşan Ekrem İmamoğlu, “İstanbul’da 23 Haziran’da bir seçim yaşayacağız. Bu seçim normal bir seçim değildir. Bu seçim yapılmış, hatta sonucu belli olmuş bir seçimin ne yazık ki hukuka aykırı bir biçimde, 16 milyon insanın iradesini gasp ederek bir seçimin yenilenmesidir. Dolayısıyla sanki bu seçim en adil koşullarda, en özgür koşullarda demokrasinin bir parçasıymış gibi yapıldığı izlenimini ortaya koyanlara ben buradan bir dakika diyorum. Kusura bakmayın öyle değil. Bu seçim ne yazık ki Türkiye’nin demokrasi yolculuğuna uğratılan haksız müdahaleyi tekrar düzeltme seçimidir. 23 Haziran, 31 Mart’ta kazanılmış ve sonucu belli olmuş bir seçimin yenilenen haline vatandaşın bu yönüyle iradesini koyacağı bir seçim olacaktır.” diye konuştu.
"ŞU AN İBB NE YAZIK Kİ PARTİZANLIK DUYGULARI İÇİNE GÖMÜŞMÜŞ"
İmamoğlu, “31 Mart öncesinde birileri beka sorunu diye yerel seçimi tanımladığında, ‘Hayır böyle bir şey yok’ dediğimizde kıyameti kopardılar. Şimdi beka sorunu olmadığını kendileri söylüyor. Değil kardeşim. Hele hele 'tek siyasi kadro bizde var, başka kimsede yok' diyen kibirli anlayışa karşı şunu söylüyorum, şu salondan bile bu şehri yönetecek birkaç kadro çıkar. Kendi insanına güvenmeyen kibirli anlayış, o ülkenin insanına hizmet edemez. Ancak kendine ve yakın çevresine hizmet eder. İstanbul’da yaşanan süreç de tam da böyle bir süreçtir.” ifadelerini kullandı.
“Şu an İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ne yazık ki partizanlık duyguları içine gömülmüş.” diyen İmamoğlu, Salt partizanlık değil, partizanlığın da ötesinde yakın, akraba, eş, dost ilişkisiyle yönetilir hale gelmiştir. Biz diyoruz ki, siz bir avuç insanısınız, bizim derdimiz sizinle başka hiç kimseyle değil. Biz bu şehrin nimetlerini bir avuç insanla değil, 16 milyon insanla paylaşmaya geliyoruz. Bu kadar net.” şeklinde konuştu.
DHA