Son 20 yıldır dünya çapında yapılan araştırma ve çalışmalarda en uzun yaşam beklentisine sahip ülke olarak öne çıkan Japonya’da her şey sağlıklı yaşam üzerine kurulmuş durumda.1945 yılında atom bombasına maruz kaldıktan sonra ülke yeniden dizayn edilirken, Japonlar son 20 yıldır dünyanın diğer toplumlarından 15 sene daha fazla yaşıyor. Ortalama yaşam süresinin 83,7 olduğu ülkede, doğuştan itibaren sağlıklı ve pozitif yaşam aşılanıyor. İşte Japonların yaşam ortalamasının bu kadar uzun olmasının nedenleri...
Japon'nın önde gelen beslenme uzmanlarından olan Asako Miyahita, CNBC için kaleme aldığı makalede "Küçük yaşlardan itibaren gıdayı ilaç olarak düşünmemin öğretildiği Japonya’da büyüdüm. Büyükannem 92 yaşında ve uzun ömrünü doğru yiyecekleri yemeye borçlu" diyor.
Japonya, dünyanın en uzun yaşayan insanlarından bazılarına ev sahipliği yapıyor. Japonların uzun ve sağlıklı yaşayan insanları dünyanın da ilgisini çekiyor. Makaleye göre ülkede 100 yaş ve üstü 90 bin 526 kişi var. Japon Sağlık, Çalışma ve Refah Bakanlığı’nın 2022 raporuna göre bu rakam 20 yıl önceye göre 5 kattan daha yüksek.
Küçük Japon adası Okinawa, dünyadaki en yüksek 100 yaş üstü nüfus yoğunluğuna sahip bölge.Soruyu cevaplamadan önce adanın yakın tarihini özetlemekte fayda var. Okinawa adası dünyada sayılı coğrafyanın tabi olduğu bir zulüm döneminden geçmiş. Okinawa II. Dünya Savaşı’nda en fazla insanın öldüğü yerlerden biri. ABD’nin, Pasifik Savaşı’nın son aşamasında çıkarma yaptığı Okinawa, Japon tarihinde en fazla sivilin öldürüldüğü kara parçası. Atom bombası saldırılarından bile daha fazla insanın hayatını kaybettiği Okinawa Savaşı 84 gün sürmüş ve yaklaşık 200 bin adalının ölümü ile sonuçlanmış. Ada, 1972’ye kadar Amerika’nın hakimiyeti altında kalmış ve bu süreçte siyasi baskı ve askeri şiddet hüküm sürmüş. 1972 yılında tekrardan Japonlara devredilen adanın Güney Çin Denizi’ne yakınlığı nedeniyle Amerikalılar, kıyılarında askeri üslerini sürdürmeye devam ediyor. Japonya’daki Amerikan askerlerinin %75’i (50 bin civarı) hala Okinawa’da bulunuyor.
Miyashita, geleneksel Japon diyetini uygulayan bir beslenme uzmanı olarak ailesiyle beraber sık tükettiği 5 yiyeceği şöyle paylaşmış. Bu noktada bir ekleme yapalım. Her bünye farklıdır, o nedenle diyette değişiklik yapmak öneriler değil bir uzmana danışarak yapılmalı.
1. Japon tatlı patatesleri
Miyashita, "Okinawa’dan gelen bu mor tatlı patatesler (Japonca’da “imo” olarak adlandırılır) genellikle atıştırmalık veya tatlı olarak yenir. Yaşlanma karşıtı özellikler içeren kırmızı-mor sebzelerde bulunan bir grup antioksidanlar açısından zengindirler. Çalışmalar kardiyovasküler hastalık riskini azaltmaya yardımcı olabileceklerini göstermiştir" diyor.
Japonyada süper yiyecek olarak bilinen Tatlı Mor Patates (ipomoea batatas) bildiğimiz patates (Solanum tuberosum) türünden farklı olarak aslında gündüz sefası çiçeğinin bir akrabasıdır. Üstelik besin değeri önemli taze yaprakları, ıspanak gibi tüketilebilmektedir.
2. Miso çorbası
Miso çorbası, dashi, miso ezmesi ve deniz yosunu veya tofu gibi çeşitli ek bileşenlerden yapılan geleneksel Japon soya bazlı bir çorbadır.
Japon diyeti, fermente gıdalar içeren çeşitli yemekler içerir ve miso çorbası popüler. Miso, fermente edilmiş soya fasulyesi ve tahıllardan yapılan bir macundur. Fermente gıdalardaki probiyotikler, canlı bakteriler veya maya, bağırsak sağlığımızı dengelemeye ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilir .
3. Daikon turpları
Kök sebzeler Japon mutfağında popülerdir. Daikon turplarının soğuk algınlığını önlemeye ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olduğuna inanılıyor. Bir turp, önerilen günlük C vitamini alımının %124′ünü içerir. Diğer sağlıklı kök sebzeler arasında havuç, pancar, yaban havucu ve şalgam bulunur.
ABD'de "Japon turpu" adıyla bilinmesine rağmen anavatanı Japonya değildir. Başlangıçta Kıta Asyası'nda yetiştirildi. Han Hanedanı döneminde Çin ile Japonya'ya taşındı.
4. Yosun
Deniz yosunu demir, kalsiyum, folat ve magnezyum gibi önemli mineraller açısından zengindir. Diyete lif eklemeye yardımcı olur. Yeterli lif alımı, kalp hastalığı, inme, hipertansiyon ve tip 2 diyabet riskinde karşı destek sağlayabilir.
Japonlar günlük 4-6 g arası yosun tüketirler. Popüler çeşitleri arasında Wakame, Nori ve Kombu sayılabilir. ½ bardak Wakame 25 kalori, 1 yaprak Nori 10 kalori ve 3,5 parça Kombu 5 kaloridir. Yosun yararlı iyot ve hastalıklarla savaşan özel bileşikler fucoidanları (özellikle kahverengi yosunlarda) içerir. Yapılan çalışmalar fucoidanların anti viral (virüslere karşı etkili), anti koagülan (pıhtılaşmayı önleyici), anti inflamatuar (iltihap karşıtı) ve anti kanser özellikte olduğunu göstermektedir. Yapılan bir çalışmada fucoidanların farklı kanser hücrelerinde kanser hücre çoğalmasını önlediği saptanmıştır. Fucoidandan zengin yosunlar bir kez alındığında vücutta dioksin gibi toksinlere bağlanarak atımlarını da kolaylaştırır
5. Balık
Miyashita, "Günlük beslenmeme her zaman biraz protein, özellikle de somon ve ton balığı gibi yağlı balıklar dahil ederim. Balıktaki omega-3 yağları kan basıncını düşürmeye, trigliseritleri düşürmeye ve iltihabı hafifletmeye yardımcı olabilir" diyor.
Japon uzman makalede şu eklemeyi de yapmış: Japonya’da, hayvanlara ve çiftçilere olan minnettarlığımızı göstermek için yemeklerden önce sık sık “itadakimasu” deriz. Bu dikkatli yeme uygulamasının sağlığımıza ve yaşam kalitemize katkıda bulunduğuna inanıyorum.